Ben hiç görmedim;
Ugandalıdır misal. Küçümser, beğenmezsin hani.
40 kilometre maraton koşmuş gelmiş ipi göğüslemiştir herif.
Bi tur da stadyumda ülkesinin bayrağıyla atmayanı…
Dünyada bitek Türk bayrağı ayıptır!!!
****
Karşıma hiç çıkmadı, televizyonlarda, filmlerde, şurda-burda;
İsveçli güreşçi, olimpiyat şampiyonu olmuştur mesela. Gezegenimizin en uygar ülkesidir der, gıpta edersin hani.
Kürsünün en tepesinde, boynunda altın madalyası, bütün salona ulusal marşını dinletirken,
Duygulanıp ağlamayanı…
Bitek İstiklal Marşı’mız ayıptır!!!
****
Bana denk geldi diyenin alnını karışlarım;
Brezilya Milli takımı örneğin. Dünya Kupası’nı kaldırmıştır. İzlerken oyunlarını, sanat yapıtı gibi gelmiştir, hani.
Gururla göğsündeki armayı öpmeyeni…
Bitek Türk olmak ayıptır!!!
****
Varlığımız Türk varlığına armağan olsun demek de alengirli iştir ha bu memlekette.
Oysa ne demiştir Deniz Gezmiş son soluğunda;
-” Türkiye‘nin bağımsızlığından başka bişey istemedik. Varlığımızı Türkiye adına armağan ettik”…
Bitek, bizim Andımız ayıptır!!!
****
Dünyada hiç kimse savaş olsun istemez.
Ama, herkes ordusuyla gurur duyar. Askerini görünce tüyleri diken olur, diyelim, her Fildişi Sahili vatandaşının. İki saat uğraşsan haritada yerini bulamazsın hani.
Aklına şaşarım, hayır öyle değil kardeşim diyenin…
Bitek benim Mehmetçiğim ayıptır!!!
****
Emdiğin süte bağlıdır biraz da beyninde ”fikir” diye taşıdığın.
Sözgelimi ben… Japon olarak doğsaydım hani.
İçin için hissetmezsem adiyim;
-”Ne mutlu Japonum Diyene”.
N’olmuş kardeşim??
Suç mudur şu dünyayı, ama önce vatanını sevmek??
****
Bunlar geçti aklımdan, Türk Milli Takımı’nın Rusya ile dış sahada 1-1 berabere kaldığı futbol maçını izlerken.
Her ne kadar; futbolun-sporun-yarışma ahlakının-rekabetin-centilmenliğin bile içi boşalmış olsa da artık… Hiçbi şeyin eski tadı-tuzu kalmamış olsa da artık…
Milli Takım Milli Takım’dır yahu!
****
Çok daha iyi oynadık, dünya futbol devi Rusya’dan. Hak hukuk adalet diye bişey varsa galibiyet bizim hakkımızdı.
Kafamdaki bazı düşüncelere engel olamadım bense. Beraberlik golünü attığımızda da, son saniyeye değin tek kale top oynayıp bastırdığımızda da gözümün önünden geçtiler bir bir.
Söz gelimi; Abdullah Öcalan, Selahattin Demirtaş falan çok mu üzülmüşlerdir attığımız gole? Yazık yahu diye düşünmüşler midir?
Söz gelimi; Fetullah Hoca cemaati falan her kurtarış sonrası rakip kaleciye minnet mi duymuşlardır? Alkışlamışlar mıdır?
Söz gelimi; yetmez ama evetçi tayfadan, akil adamlar çok mu uyuz olmuşlardır bizim, geçit vermeyen savunma oyuncularımıza? Boyunuz devrilsin demişler midir?
Atatürk düşmanlığında, Türklük-vatanseverlik-ay yıldızlı bayrak karşıtlığında buluşmuş ”5 benzemezler” diğil midir bunlar?
Bi futbol maçında bile beklemez misiniz ihanetlerini?
Yoksa, yoksa? 9 numaralı oyuncumuzun golü yalnızca ağları diğil, bunların sözüm ona ”sınırsız dünya / sınıfsız-sömürüsüz toplum / analar ağlamasın” falan filan gibi içi boş klişelerini de mi sarsmıştır?
Ne bileyim?
(İsimlere takılmayınız. Örnek olsun diye andım adlarını. Asıl, ülkemizi kuşatmış ”değersiz” zihniyetlerden söz etmekteyim)
****
Bin yılda oluşmuş değerlere savaş açmayacaksın arkadaş! Uğruna canlar verilmiş değerlerle didişmeyeceksin!
Hele o cahil-cühela, akil adam-makil adam aklınla…
Gün olur, devran döner, geldiğin gibi gidersin!
(Gerek şehrimin, gerekse yurdumun en değerli beyinlerinden sevgili İhsan Çetin ağabeyim, köşesinde benim ”Toktamış Hoca” başlıklı yazıma ilişkin bazı değerlendirmelerde bulunmuş. Her sözcüğü altın değerindedir, sağ olsun. Kıymetli ağabeyime; ”Satırlarımın arkasındayım, sizinle Toktamış Ateş konusunda hemfikir diğiliz, en içten saygı ile ellerinizden öperim” demek istiyorum)