Sansür cennetine hoşgeldiniz

Sansür cennetine hoşgeldiniz

Sanata sansür ve saldırıların toplumumuzda ne yazık ki çok uzun bir geçmişi var. Yıkıcı güçler bir şey işlerine gelmedi mi onu tahrip etmenin yollarını çok iyi biliyorlar.

Sansür cennetine hoşgeldiniz

Sansürün daha sıkı işleyebilmesi için sansür yasasının, yeni adıyla ‘dezenformasyonla mücadele yasasının gündemde olduğu bugünlerde Datça’da eşcinsellik konusunu ele alan “Benim Çocuğum” belgeseli yasaklanıyor, Boğaziçi Üniversitesinin Sinema Kulübü gösterileri engelleniyor, Diyarbakır’da Ahmet Arif büstü tahrip ediliyor. Sanata sansür ve saldırıların toplumumuzda ne yazık ki çok uzun bir geçmişi var.  Yıkıcı güçler bir şey işlerine gelmedi mi onu tahrip etmenin yollarını çok iyi biliyorlar. Sansürü besleyen güçler bütün dünyada etkisini sürdüren radikal milliyetçi, ırkçı ve dinci ideolojiler ki bunlar otoriter toplumlarda  farklı  renkler ve biçimlerde gelişiyorlar. Bu tür ideolojilerin kendi görüşleri doğrultusunda kurguladıkları öykülerin sorgulanması bile sansürün hemen devreye girmesine yol açıyor. Sözgelimi tarih derslerinde kendimizi bildik bileli kahramanlık öyküleri dinlemişizdir, tarihe ezilenlerin açısından bakan alternatif bir yaklaşım ise doğal olarak yok sayılıyor. Çocukluğumuzdan beri beynimizi yıkayan böyle bir eğitimin bizleri etkilememesi mümkün mü?

Ben daha küçük yaşta sansürün ne olduğunu öğrendim. Babam Mazhar Şevket İpşiroğlu  ve Sabahattin Eyüpoğlu  “Hitit Güneşi” belgeseliyle (1957) Berlin’de ödül aldıktan sonra yaptıkları  ikinci belgesel  “Anadolu Yolları”  (1959)  tam yine yurt dışındaki festivallere gönderilmek üzereyken çok kötü sansüre takılmıştı. Hitit uygarlığının izinin sürüldüğü bu belgeselin en çarpıcı yanı canlılığıydı, yani yaşamla bütünleşmesiydi. Belgeselde eski Anadolu uygarlığıyla belgeselin yapıldığı dönemin geleneksel yaşam kültürü arasındaki benzerlikler göze çarpıyordu. Ama tozlu Anadolu yollarının gösterilmesi, Anadolu’daki halkın kağnı kullanması, çocukların yırtık pırtık giysilerle dolaşmaları, köylü kadınların yoksul görüntüleri sansürcü zihniyeti hemen tetiklemişti. En absürtü de develerin geçtiği ıssız bir yol gösterilirken jeneriğin üstüne gelen İstanbul Üniversitesi yazısının üniversiteye hakaret olarak algılanması olmuştu.

Aradan altmış yıldan fazla zaman geçti, ülkeyi yönetenler değişti, koşullar değişti ama otoriter sansürcü zihniyet hiç değişmedi. Edebiyata, tiyatroya, sinemaya, sanata sansür hiç gündemden çıkmadı. Bu da sanatın yıkıcı güçlere karşı direnme gibi bir gizilgücünün olduğu inancının sürmesine yol açtı. Belki de bu nedenle ülkemizde sanatçıların pek çoğu yönetenler tarafından yerden yere vurulurken, halk tarafından hala itibar görüyor. Ancak bu da geçici bir süreç. Çünkü günümüzde sanatın direnme gücünü körleten çok daha büyük bir tehlikeyle karşı karşıyayız, o da demokrasinin gelişmiş olduğu yönetimlerde bile etkisini sürdüren gizli sansür ve otosansür.

TOPLUMSAL CİNSİYET ALANINDA OTOSANSÜR VE GİZLİ SANSÜR

Medyada ve dizilerdeki cinsiyetçi yaklaşımlara baktığımızda otosansüre  sayısız örnek bulabiliriz. Modern yaşamın hızlı akışı içinde geleneksel kadın ve erkek rolleri de değişirken, dizilerde hala koruyucu, denetleyici, etkin maço erkekler güzel, alımlı, edilgen, sevecen, seksi ve doğurgan kadınların ön planda olduğunu görüyoruz. Dizilerin yaşamını sürdürmesi büyük oranda ataerkilliğin korunmasına bağlı. Sözgelimi Korona öncesi gösterime giren ve varoştaki aile yaşamını  konu alan uzadıkça da giderek saçmalaşan dizi “Bizim Hikaye”de kardeşleri için her tür özveriye razı olan bu açıdan da olumlu bir rol modeli çizen abla kelimenin tam anlamıyla ailesi için saçını süpürge  ederken, erkek kardeşler vur kırlarıyla, saldırganlıklarıyla küçük birer maço olarak canlandırılıyor. İyice klişeleşmiş olan kadın ve erkek rolleri öylesine doğal olarak gösteriliyor ki izleyicinin sorgulamak aklının ucundan bile geçmiyor. Öykünün varoşta geçmesi orada da daha muhafazakâr bir yaşam biçiminin benimsenmesi yeterli bir neden değil, çünkü birbirinden kesin çizgilerle ayrılan kadın ve erkek rolleri abartılarak sunulurken, tek gerçek buymuş gibi gösteriliyor. Gerçi dizinin ilerleyen bölümlerinde klişe rollerin yer yer kırıldığını, kadınların da etkin duruşlarıyla gösterildiğini görüyoruz ama bunun da yeterli olmadığını, senaristlerin bu alanda çok daha yaratıcı olmaları gerektiğini düşünüyorum.Dizinin senaristlerinden Hatice Meryem’in kitaplarındaki feminist duruşa baktığımızda toplumsal cinsiyeti ön plana alan bir bakışın dizinin gerçekçiliğini bozmayacak bir biçimde diziye sindirilmesi pekala mümkündü. Bir çok dizide ise bu tür sorunlar gündeme bile gelmiyor, çünkü ataerkil bakış,  toplumda kadınlara ve erkeklere biçilen roller yaşadığımız gerçeğe ayna tutma adına hiç sorgulanmadan sürdürülüyor.

Yine dizilerde kürtaj  düşüncesi bile büyük bir çaresizlik olarak çok olumsuz gösteriliyor. Kadınlar için yaşamsal bir önemi olan bu konu ele alındığında da ne yapıp yapıp kadının kürtajdan  son anda vazgeçmesi sağlanıyor. Farklı bir anlayışın diziyi riske atabileceği kaygısı otosansürün devreye girmesine yol açıyor. Otosansürün nedeni sadece  cezalandırılma korkusu değil, aynı zamanda kabul edilmeme ve dışlanma kaygısı ki bence en tehlikelisi de bu.Ataerkilliği kadınlar da büyük oranda içselleştirdikleri için  sosyal medyada dizilerden yola çıkarak bu sorunu gündeme getiren bir tartışma başlattığımda  bir çok dizi izleyicisinin bu konu üstünde konuşmaktan bile kaçınan saldırgan duruşuna tanık oldum.

Sinemada da kadın sorunlarını ele alan çok ciddi yerli filmlerde bile sorunlar sadece kişisel ilişkilerde odaklanıyor, buna karşılık kadınları ezen, yok sayan sistem eleştirisi devreye bile giremiyor. Sinemada, tiyatroda, dizilerde toplumsal cinsiyetle ilgili konular gündeme geldiğinde bu konuların yerleşik düzenin koruyucularını rahatsız etmeyecek bir biçimde gösterilmesine özen gösteriliyor. Bu açıdan da sorunların çözümünde daha çok psikolojik olanda odaklaşılıyor.

Kendi çalışmalarımdan örnek verecek olursam son tiyatro oyunum “Babalar, Amcalar ve Diğerleri”nde çocuk tacizi gibi çok zor bir konuyu işlerken sorunu sadece psikolojik etkenlerle sınırlamıyor, sistem eleştirisine de yöneliyorum. Oyunda giderek muhafazakârlaşan bir anlayışın bize dayattığı kutsal aile imajının yıkılması, aileyle yüzleşme ve faili koruyan sistem eleştirisi oyunun sahnelenmesi söz konusu olduğunda hemen sansürcü bir bakışın devreye  girmesine yol açmıştı. (Nilüfer Belediye Tiyatrosunun raporu). Benzer olumsuz tepkiler ataerkil dünyada eril zihniyeti nasıl içselleştirdiklerini gösteren Yüzleşme oyunumda da (Ankara Aralık Sahne) gündeme gelmişti.Özellikle de oyunda eril düşünceyi simgeleyen erkek sesleri yadırgatmıştı. Bu tür tepkiler eleştiriye, eleştirel bakışa tahammülsüzlüğü gözler önüne sererken mercek altına alınan eril sistemi de ister istemez onaylamış oluyor.

Buna karşılık bir kadının kimlik arayışını gündeme getiren “Lena, Leyla ve Ötekiler” oyunum bu tür tehlikeli sularda yüzmediği için yedi yıldır tiyatrolarda yaşamını sürdürüyor. Bu gelişim bir roman yazarı kadar özgür ve bağımsız olamayan bir oyun ya da sinema yazarı için daha yazmaya başlamadan otosansürün devreye girmesi anlamına gelmiyor mu?

POLİTİK DOĞRUCULUK ADINA SANSÜR

Ötekileştirilen insanların haklarını koruma adına (politik doğruculuk) devreye giren sansürcü zihniyeti sadece bizde değil demokrasinin gelişmiş olduğu ülkelerde de görüyoruz. Aslında kültürel çeşitlilik ve eşit temsil edilme hakkını savunan böylelikle dilin incitici gücünü ve nefret söylemlerini engelleyen politik doğruculuğu  ilerici bir gelişme olarak görebiliriz. Belden aşağı küfürlerin, kadınları aşağılayan sözcüklerin kullanılmaması buna tipik bir örnek veriyor. Ya da zenci, çingene, kapıcı gibi belli  etnik grupları ya da meslekleri ötekileştiren sözcüklerden de bugün  özenle kaçınılıyor.

Ancak sansürün gündeme geldiği her yerde olduğu gibi politik doğruculukta da sorunlarla karşılaşıyoruz. Sözgelimi bedenini satarak geçinen kadınların mesleğine onları küçük düşürmeme adına seks ticareti ya da sömürüsü olarak değil de seks işçiliği olarak tanımlıyor, kadınlara da seks işçisi diyoruz. Ancak görünüşte liberal gibi görünen bu tanım kadın bedeninin satılık bir mala dönüşmesini doğal bir olgu olarak kabul etmemize yol açıyor. Böylece kadını seks köleliğine indirgeyen ataerkil sistem de doğal bir biçimde onaylanmış oluyor. Ünlü feminist Alice Schwarzer bu sorunu gündeme getirdiğinde transları ötekileştirme, dahası yok sayma suçlamasına  maruz kalmıştı.

Beni çok etkileyen bir olay başörtüsü ile ilgili bir tartışmada ortaya çıkmıştı. Almanya’da başörtülü bir kadının katıldığı bir TV programında bir üniversite hocası “Özgür bir ülkede herkes istediğini giymekte elbette serbesttir” demişti. “İsteyen başörtüsü takar, istemeyen takmaz. Kimse kimseye karışamaz. Ancak başörtüsünün kadını kapatan ataerkil bir zihniyetin ürünü olduğunu da gözden kaçırmamalıyız.” Bu sözleri başörtülü kadının kendisine dava açmasına yol açmıştı.

Politik doğruculuğun bizlere zaman zaman dayattığı sansür konuya tek bir açıdan baktığı, yani sorunu bir bütün olarak görmediği için gerçekleri belli bir filtreden geçirerek kısıtlıyor, dahası yok sayıyor. Bu nedenle politik doğruculuk özünde ne kadar doğru olursa olsun  verdiğim örnekte de gösterdiğim gibi kolaylıkla kötüye kullanılarak bir baskı ve  manipülasyon aracına dönüşebiliyor.

Politik doğruculuk adına sansür devreye girdiği anda edebiyatta önemli bir yeri olan  taşlama,  alaylama, yergi ve kara mizah da  geri plana itiliyor ya da yok sayılıyor. Karikatürün de ne büyük çatışmalara yol açtığını son yıllardaki gelişmeler gözler önüne seriyor.Almanya’da yeni yayınlanan ama hala yönetmenini bulamayan kara mizah oyunum “Memleketimden Kadın Manzaraları” (Blickwechsel, Frauenlandschaften)  sadece bizde değil yurt dışında da şaşırtıcı bir sansürle karşılaşmıştı. Viyana’daki ajansımın bana yolladığı  raporlarda oyunla ilgili çok olumlu yorumlar gelmesine rağmen, böyle bir oyunun sahnelenmesinin riskli olduğu görüşü ön plandaydı. Bunun da nedeni taşlamanın temelini oluşturan doğru/yanlış görüşünün ön planda olmasıydı. Gerçekten de  herkes kendi açıdan haklıdır gibi bir göreceliği savunan postmodernizmin hala geçerliğini sürdüğü bir dönemde taşlama türü oyunları pek sahnede göremiyoruz. Öte yandan yazarın yan tutması ve sosyal ya da politik bir iletiyi savunması çoğu kez didaktik gibi bir damgalamayla küçümseniyor. Bu da bizim kuşağın olmazsa olmaz diye kabul ettiği sorgulayıcı ve eleştirel bakışın yavaş yavaş yok edildiğini gösteriyor.

Sonuçta sansür demokratik toplumlarda sadece gizli sansür ve otosansür olarak etkisini sürdürürken bizim gibi otoriter ve baskıcı toplumlarda dolaysız sansürden gizli sansüre kadar bütün boyutlarıyla ve yoğunluğuyla yaşanıyor. Çünkü  dolaysız sansür ne kadar yoğunsa gizli sansür ve otosansür de o kadar kolay dal budak salabiliyor. Bu açıdan toplumumuzun her tür sansür biçiminin kolaylıkla filizlendiği  tipik bir sansür cenneti olduğunu söyleyebiliriz.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • Koç
  • Boğa
  • İkizler
  • Yengeç
  • Aslan
  • Başak
  • Terazi
  • Akrep
  • Yay
  • Oğlak
  • Kova
  • Balık
KOÇ BURCU YORUMU

Bugün tutkularının peşinden koşmanın zamanı. Enerji dolu bir gün seni bekliyor; yenilikler ve cesur adımlar atmak için ilham alabilirsin. İçsel motivasyonun yüksek olacak, hedeflerine yönelik net bir vizyon geliştirebilirsin. Sosyal çevrende dikkat çekici bir aura sergileyerek başkalarının ilgisini üzerinde toplayacaksın. Ancak, düşüncelerini net bir şekilde ifade etme konusunda dikkatli olmalısın; yanlış anlaşılmalar, beklemediğin sorunlara yol açabilir. Fiziksel aktivitelere zaman ayırarak enerjini dengeleyebilirsin. Şimdi, arzularının peşinden koşmak için mükemmel bir zaman dilimindesin; tereddüt etme ve harekete geç!

BOĞA BURCU YORUMU

Bugün içsel huzur arayışında olacaksın. Güne başlarken dingin ve kararlı bir ruh hali seni karşılayabilir. Yalnız kalmak isteyebilirsin; bu durum, düşüncelerini toparlamana yardımcı olacak. Maddi konularda dikkatli olman gereken bir dönemdesin; harcama yapmadan önce iyi düşünmelisin. İkili ilişkilerde samimiyet ve açıklık ön planda olacak. Sevdiğinle derin sohbetler gerçekleştirebilir, geçmişe dair güzel anılarınızı tazeleyebilirsin. Bu, ilişkiniz için yenileyici bir etki yaratacaktır. Cömertliğin ve sadakatin, çevrendeki insanlarla arandaki bağı güçlendirecek ve daha derin bir anlayışa ulaşmanı sağlayacak. Kendine ve sevdiklerine zaman ayırmayı unutma; bu, enerji toplamanı kolaylaştıracak. Yaratıcılığını ifade edebileceğin yeni yollar keşfedebilirsin; belki bir sanat dalında yeni bir hobi edinmek sana iyi gelebilir. Kendini ifade etmekte zorlandığın yerlerde cesur adımlar atmak, içsel gücünü ortaya çıkaracak. Doğayı ve sanatı bir araya getiren etkinliklere katılmak, ruhunu besleyecek. Unutma, senin doğana uygun olan bu deneyimler, günlük yaşamına renk katacak.

İKİZLER BURCU YORUMU

Bugün iletişim becerilerin parlayacak. Farklı insanlarla yapacağın konuşmalar senin için hem ilham verici hem de eğlenceli olacak. Zihnindeki karmaşık düşünceler netleşebilir, yeni fikirlerin havada uçuştuğunu hissedebilirsin. Sosyal ortamlarda daha fazla yer almayı arzulayabilir, arkadaşlarınla keyif dolu anlar paylaşabilirsin.Duygusal olarak kendini rahat ve özgür hissetmen, başkalarıyla kurduğun bağların daha derinleşmesini sağlayacak. Ancak, ani değişimlere açık olmalı ve planlarını esnek tutmalısın. Bir sürpriz ya da beklenmedik bir gelişme, günün akışını değiştirebilir. Çevrendeki insanların bakış açılarına açık olman, seni daha anlayışlı ve empatik biri yapacak. Kendini ifade etmek için daha yaratıcı yollar keşfetmek, içinde bulunduğun ruh halini olumlu bir şekilde etkileyecek. Öğrenme isteğin ve merakın, seni yeni aktivitelerin içine çekebilir. Fakat, aşırı bilgi yüklemesi yapmamaya dikkat etmelisin; zihin dinlendirilmelidir. Anlık zevkler ve keyifli sohbetler, ruhunu besleyecek.

YENGEÇ BURCU YORUMU
ASLAN BURCU YORUMU

Bugün, yaratıcılığınız ve karizmanız etrafınızdakileri etkileme potansiyeline sahip. Sosyal çevrenizde dikkat çekebilir, fikirlerinizi cesurca paylaşabilirsiniz. İçsel gücünüz, planlarınıza olan bağlılığınızla birleşince, başarıyı getirecek hamlelerde bulunabilirsiniz. Ancak, egonuzu dengelemek önem taşıyor; başkalarını dinlemeye açık olmalısınız. Kendinizi ifade etme isteği ile başarılı bir iletişim kurmak, ilişkileri güçlendirebilir. Romantik hayatta ise sürpriz bir gelişme, heyecan katabilir. Eleştirilere karşı daha sabırlı olun, bu sayede huzurlu bir atmosfer yaratabilirsiniz. Kendi potansiyelinizi keşfetmek ve ifade etmek için harika bir gün!

BAŞAK BURCU YORUMU

Detaylara odaklanacağın, sistematik düşünce tarzını ön planda tutacağın bir gün. Yapman gereken işlerde, planlı ve organized bir yaklaşım benimsersen başarılı olacaksın. Sağlığın konusunda dikkatli olmalı, bedenine iyi bakmalısın. Etrafındaki insanlarla iletişimini güçlendirmek, ilişkilerinde olumlu sonuçlar doğurabilir. Bir arkadaşınla ya da ailenle paylaşacağın içten bir sohbet, ruhunu besleyebilir. Kendine yönelik eleştirilerde dahi başkalarına karşı empati geliştirmek, ruhsal huzurunu artıracak. Yaratıcı projelere yönelmek için ilham alabileceğin bir dönemdesin; hayal gücünü özgür bırak. Unutma ki, her detay senin elinde şekil alabilir.

TERAZİ BURCU YORUMU

Sosyal ilişkilerde harika bir gün seni bekliyor. Arkadaşlarınla keyifli etkinlikler planlayabilir, yeni insanlarla tanışabilirsin. Duygusal denge ve uyum arayışın bu dönemde ön planda olacak. Başkalarının düşüncelerine duyduğun ilgi, senin için önemli ve derin bir anlam taşıyor. Sanatsal projelerle ilgilenmek ya da estetik konularda yaratıcı düşünce içinde olmak, ruhunu besleyecek. Duygusal olarak kendini ifade etmekte zorlanabilirsin, bu nedenle içsel olarak hissettiklerini açıkça paylaşmaya çalış. Günün sonunda, seni saran pozitif enerjiyi hissedeceksin. Denge kurmak ve uyum sağlamak üzerine inşa ettiğin tüm ilişkilerde tatmin edici sonuçlar alman mümkün. Her şeyin uyum içinde ilerlemesi için biraz sabırlı olman gerekebilir.

AKREP BURCU YORUMU

Bugün hislerin derinliğiyle yüzleşeceğin, içsel sorgulamalara yönelmek için ideal bir zaman. İş ve özel hayatındaki dinamikler arasında denge bulmak, güçlü sezgilerinle mümkün olacak. Karşılaştığın zorluklar, seni daha derin bir anlayışa yönlendirecek. Kimi ilişkilerdeki bağların güçlenirken, bazılarını sorgulamak isteyebilirsin. Kendine karşı dürüst olman, dönüşüm sürecini hızlandıracak. Maddi konularda dikkatli adımlar at, yapıcı eleştirilerden faydalanarak ilerlemekte yarar var. Bugün, sevdiklerinle derin sohbetler ve paylaşım anları yaşayabilirsin; duygusal bağlarınızı kuvvetlendirecek bu deneyimlerden kendine yeni içgörüler çıkar. Unutma, içinde bulunduğun anın kıymetini bilmek, ruh kaliteni yükseltecek.

YAY BURCU YORUMU

Hareketli bir gün seni bekliyor. İçindeki macera ruhu bu dönemde daha da güçleniyor. Yeni fikirler ve projeler üzerinde yoğunlaşma isteği, ilgini ve enerjini yüceltirken, farklı bakış açıları geliştirmene yardımcı olacak. Sosyal çevrendeki kişilerle olan etkileşimlerin, yeni bağlantılar kurman için fırsatlar sunabilir. Belki de beklenmedik bir davet alabilirsin; bu, seni heyecanlandıran bir deneyime dönüşebilir. Kişisel hedeflerine odaklanırken, içsel huzurunu da korumayı unutma. Gelecek hakkında daha iyimser olmanı sağlayacak fırsatlar kapını çalabilir. Risk almayı ve konfor alanından çıkmayı deneyimle, çünkü bu, büyümene en önemli katkıyı sağlayacak. Yine de, hızlı kararlar almadan önce biraz durup düşünmekte fayda var; sezgilerine güven, doğru yolu bulmanda yardımcı olacaktır.

OĞLAK BURCU YORUMU

Bugün, sorumluluklar ve kariyer odaklı düşünceler ön planda. Hedeflerine ulaşma konusunda kararlı ve disiplinli bir yaklaşım sergileyebilirsin. İşle ilgili konularda önemli gelişmeler yaşanabilir; bu da gerçekleştirmek istediğin projelerin hız kazanmasına olanak tanır. Ancak, aşırı çalışmak yerine dengeyi bulmaya özen göstermelisin. Ailevi ilişkilerde ise daha anlayışlı ve empatik bir tutum benimsemek, bağlarını güçlendirecek. Sağlığına dikkat etmen önemli; gerek bedensel, gerekse ruhsal olarak kendine zaman ayırmalısın. İçsel huzurun, başarılı olmanın anahtarı olacak. Geleceğe yönelik planlarını gözden geçirirken, esnek olmayı unutmamalısın. Dikkatini dağıtan unsurları geride bırakmak, daha odaklı bir şekilde ilerlemene yardımcı olacak. Kendine güven ve kararlılıkla adım at.

KOVA BURCU YORUMU

Bugün, özgürlük arayışın ön plana çıkıyor. Toplumsal olaylar ve arkadaş çevren ile ilgili yenilikçi fikirler geliştirmek isteyebilirsin. Bağlantılarını güçlendirmen, geleceğe dair umut ve ilham verebilir. Aniden ortaya çıkan fırsatlar, yeni projelere yönelmeni sağlayabilir. İçsel sezgilerin oldukça kuvvetli; bu nedenle duygu ve düşüncelerini samimiyetle ifade etmekten çekinme. Sosyal ortamlarda dikkat çekebilir, ilgi odağı olabilirsin. Ancak, fikir ayrılıklarına açık olman sana yeni bakış açıları kazandıracak. Esneklik ve adaptasyon, bu dönemde senin en büyük yardımcıların olacak. Geçmişte yaşananları gözden geçirip, geleceğin için sağlıklı kararlar almaya odaklanmalısın. Bugün kendine yatırım yapmayı unutma; yarın için sağlam temeller atabilirsin.

BALIK BURCU YORUMU

Duyguların derinlere dalma zamanı. İçsel dünyanın zenginliklerini keşfetmek için bir fırsat sunuluyor. Sanat ve yaratıcılık alanında ilham dolu anlar yaşayabilirsin. Hayal gücünün sınırlarını zorlamak, seni yeni fikirlere götürebilir. İletişim kurarken karşındaki insanlarla empati kurmak, benzersiz bağlar oluşturmanı sağlayacak. Duygusal olarak hassas olabilirsin, bu yüzden hislerine dikkat et ve kendini koruma altına al. Birikmiş duyguları paylaşmak, seni rahatlatacak. İçindeki sesi dinle ve güven. Farkında olmadan başkalarına ilham verebilir, onların hayatlarında bir fark yaratabilirsin. Umut dolu bir gün seni bekliyor.

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM