

Katılımcıların hepsi genç, çoğu amatördü. Ama gören gözleri, barış için çarpan kalpleri ve gerçeği arayışları vardı. Barış Rotary Kulübü’nün, Rotary Barış için Eylem Grubu, Türkiye Rotary E-Kulübü ve Boğaziçi Üniversitesi Barış Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin işbirliği ile düzenlediği Rotary Barış Filmleri Festivali’nin teması “Barışın İzinde”ydi. Türkiye’nin yanı sıra ABD, Almanya, Azerbaycan, Güney Afrika, İran, Kazakistan, Kanada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Özbekistan’dan toplam 131 film katılmıştı. En fazla 15 dakikalık belgesel ve kısa filmlere açık olan festivalde, öğrenci filmleri ayrı kategorilerde değerlendirilmişti. Jürinin işinin zor olduğunu tahmin etmek kolay değil. Ama ortaya çıkan sonuç, anlamlıydı: Gerek Deniz Telek’in “Anoush”, Gerek Yiğit Armutoğlu’nun “Majid’den Sevgilerle” içten, duygusal, göç ve çocuk sorununa doğru parmak basan filmlerdi. Suriyeli Majid’in kendisini ölüme götürecek bota binmeden önce ismini yazıp ağacın dalına bıraktığı uçurtmasını bulan iki köylü çocuğun onu “Kuran yazısı” diye cami hocasına götürmesi; sonra da uçurtması, denizin dalgalarında kaybolacak Majid’in uçan ruhu gibiydi. “Tozkoparan Bizimdir” belgeseli ise oturdukları evlerin yıkılması ve sakinlerinin çıkmaya mecbur bırakılması için gazı, elektriği, suyu kesilen mahallelinin direnişini anlatıyordu. Tapusu olan evlerinden çıkmak istemeyen halk örgütlenip direniyor ve kazanıyordu. Belgeseli çeken Yasin Serindere ve Özgür Cihan Uçar, halen orada yaşamaya devam ediyor ve yine aynı sorunlarla baş etmeye çalıştıklarını aktarıyorlardı ödül alırken.
Ama hâlâ unutamadığım görüntüleri “En İyi Belgesel Öğrenci kategorisi”nde Mustafa Aydın çekmişti. Afganistanlı göçmenlerin ülkelerinden yürüyerek Türkiye’ye gelme çabası. Bir kısmını göçmenlerin telefonla çekilen görüntülerden derlemişti. Afganistan’dan, İran’ı geçerek, günde 35-40 km, kucağında üç aylık bebesiyle yürüyerek gelen bir genç kadın! Üç dört gün, sadece su içerek, aç, yürüyen genç erkekler, ayaklarında sandalet, ayakları yara, üst yok, baş yok. Yolda dayak yemişler, paraları, telefonları, üstleri başları çalınmış, kafası, gözü patlamış yaralılar. Bir kısmı yollarda ölmüş, orada bırakmışlar. Nasıl bir insanlık dramı. Nasıl korkunç. Türkiye’ye geldiklerinde uzanan yardım elleri, bir fabrika, yemek dağıtıyor. Bir yardımsever, onlara çorap ve iç çamaşırı alıyor, eski lastik pabuçlar almış, onları veriyor. Ve bu insanlar bir yerde durabilirlerse karın tokluğuna çalıştırılıyor, sokakta yatıyor, işverenden para isterse polise verilmekle tehdit ediliyor, dayak yiyor. Ve bir siyasetçi kalkıp göçmenler giderse Kayseri sanayisi çöker diyebiliyor. Neresinden tutmalı, neresi doğru ki! Bir öğrenci tutmuş, filmini yapmış, gerçeği ortaya koyuyor.
Rotaryenlere de teşekkür, böyle bir program düzenlemiş, uğraşmış, kazananlara maddi ödüller verip desteklemişler. Şimdi bu filmlerin gösterimlerinin sağlanması için çalışmak gerekiyor. Derneğin Başkanı Ayça Demet Atay, “Barış Rotary Kulübü olarak, sanatın ulusal ve sınıfsal sınırları aşarak insanlığı birbirine bağladığını savunuyoruz. Rotary Barış Filmleri Festivali, barış için sanatın arayışındadır.” derken haklı. Sanat gerçekleri gözümüze sokmayı da başarıyor.
– En İyi Kısa Film Profesyonel Kategori: Anoush – Deniz Telek
– En İyi Kısa Film Öğrenci Kategorisi: Majid’den Sevgilerle – Yiğit Armutoğlu
– En İyi Belgesel Profesyonel Kategori: Tozkoparan Bizimdir – Yasin Serindere & Özgür Cihan Uçar
– En İyi Belgesel Öğrenci Kategorisi: Haymatlos – Mustafa Aydın
Barış Filmleri Festivali internet sitesi: http://filmfestival.peacerotaryturkey.org/tr/
Duygusal derinliklerin seni sarıp sarmalayacağı bir gün seni bekliyor. İçsel sesine kulak ver ve sezgilerini takip et. Hayal gücünün sınırlarını zorlamak, yaratıcılığını besleyecek. Diğer insanlarla olan ilişkilerinde empatin yükselebilir, bu da seni daha anlayışlı kılacak. Ani duygusal dalgalanmalara karşı hazırlıklı ol, sabırlı kalmak önemli. Kendi içsel huzurun için meditasyon veya doğa yürüyüşleri yapmak faydalı olabilir. Kalbinin sesini dinleyerek, kendine bir süre ayırmayı ihmal etme. Mükemmel olanı aramak yerine, olduğun gibi kabul edebilirsin. Sosyal çevrende seni destekleyecek insanlarla bir araya gelmek, ruhunun köklenmesine yardımcı olacak.