Evimizde 3 tane kedi var.
Evlat gözüyle görürüm.
****
Allah’ım bağışlarsa 2 kız babasıyım.
Gözüme aynen kedi gibi gelirler.
****
Mandolin çalardım; bağlama gibi dediler.
Bağlama çalmaya başladım, aynı mandolin gibi dediler.
****
Gülmece kitabı yazdım.
Okurken duygulanıp ağlayanı çok oldu.
Kitaplarım var çok şükür. Okuyanlar şiir tadı almış, var olsunlar.
Buna güvenip şiirler yazmaya kalktım. Adeta bi düz yazı, bravo diye övdüler.
****
Örnek çok, uzatmiyim.
Yaşamımda zıtlıklar her daim ön plandadır.
İşte yılbaşı geldi çattı. İçimde en ufak bi eğlence duygusu yok yahu!! Aksine çok hüzünlüyüm.
Eh yani, normaldir mi diyeyim?
****
Tam öyle sayılmaz aslında.
Evinden can, sofrasından tabak eksilmişlerin düğünü-bayramı, yılbaşısı-doğum günü falan olmaz.
Geri gelmeyenlerin, yeri dolmayanların boşluğu kaldırılabilir bi yük diğildir kimi kalpler için.
O yüzden ben de uzunca bi zamandır her yılbaşı gecesi bi yerlere saklananlardanım.
****
Üstelik bu kez kişisel duygularımızdan öte ”gerçekler” var hayatımızda.
Dünyadaki virüs salgını, ülkemizin bitmiş-tükenmiş ekonomisi salt bende diğil, tüm çevremizde yeni yıl mutluluğu diye bişey bırakmadı.
Bireysel dertlerimizi aştık mecbur!!
****
Ve sonunda yılbaşı gecesi ”naapmayacağımıza” da karar verildi bu memlekette…
Tek kelimeyle günahtır!
Düzeltilmesi gereken bi eğitim sistemi, acilen el atılması beklenen bi hukuk sistemi, tamamen sorunlu bi ekonomi sistemi, her Allah’ın günü bilerek zedeledikleri bi laiklik sistemi dururken…
Ve en az bunlar denli önemli; yeniden Mustafa Kemal’in askerleri haline getirilmesi şart olan kahraman Türk ordusu problemi ayyuka çıkmışken…
Yılbaşı gecesi alkol alınan, eğlenilen evleri polis basacağı korkusunun dayatılması, benim başıma gelen zıtlıklardan çok daha gülünesidir.
Türkiye Cumhuriyeti bunları yaşamayı hak etmedi.
****
Valla 1983’ten beri şu güzel gazetenin köşe yazarıyım.
Araya giren gurbet ayrılıkları yüzünden zaman zaman kesintiye uğrasa da, en azından 10 yıldır düzenli yazıyorum.
Bunca yıldır ”şahsıma” katlanan tüm okurlarımızın, büyüklerimin-küçüklerimin yeni yıllarını bütün sevgimle saygımla kutluyorum.
Yeni yılın mutluluk, ama her şeyden önce Atatürk’ümüze layık olacağımız günler getirmesi dileklerimle…
Duygusal derinliklerin ön planda olacağı bir gündesin. İçsel sezgilerin güçlü bir şekilde devrede, çevrendeki olayları ve insanları anlama yeteneğin artacak. Bu durum, hem kişisel ilişkilerinde hem de iş çevrendeki dinamiklerde önemli etkinliklere yol açabilir. Özellikle sanatsal yönlerin ve yaratıcılığın gün yüzüne çıkacak. Hayal gücünü harekete geçiren bir şeylerle meşgul olmak, sana büyük bir tatmin verebilir.Başkalarının ihtiyaçlarına duyarlılığın artarken, kendine zamanı ayırmayı unutma. Kendi sınırlarını belirlemek, duygusal yüklerini hafifletebilir. İçsel huzurunu bulmak için meditasyon ya da doğada zaman geçirme önerilir. Karşına çıkan fırsatlara açık ol; sürprizler seni bekliyor. Ancak, kararlarını verirken mantığını devreye sokmayı ihmal etme. Şefkatin ve empatik doğan, pek çok kişi için bir ışık kaynağı olabilir.