Neray Pala yazdı: “Nihayet Makamı”nda Aşk, Sınıf ve Sanat”

Neray Pala yazdı: “Nihayet Makamı”nda Aşk, Sınıf ve Sanat”

Nihayet Makamı oyunu, beşinci sezonunda tekrar seyirci karşısına çıktı. Burçak Çöllü’nün yazıp yönettiği oyun, işgal altındaki İstanbul’da zamanın ünlü şairi Şehvar Hanım ve onun eski yardımcısı Sabriye’nin bir nevi hesaplaşmasını izleyiciye sunuyor. Sabriye’nin zihninde geçen bu hesaplaşmada Şehvar Hanım’ı Gülhan Kadim, Sabriye’yi Ayşegül Uraz canlandırıyor. Tek perdelik oyuna ezgiler ve Şehvar Hanım’ın şiirleri eşlik ediyor. Hanende Dolunay Pircioğlu ve sazende Burçak Çöllü oyunun seyir zevkini artırırken aynı zamanda Sabriye’nin ve Şehvar Hanım’ın dışa vurulamamış duygularına tercüman oluyorlar.

Kumbaracı50’de sahnelenen oyunun dekor tasarımı oldukça sade olmakla beraber, etkileyici derecede incelikli. Dekordaki şömine, zamansal geçişlerde bir tünel görevi de görüyor. Duvarın bir kısmı ise kapı gibi açılabiliyor ve geçmişin anlatıldığı sahnelerde at arabası olarak kullanılıyor. Perdenin arkasındaki sazende ve bir hayal olarak beliren hanende, oyunun gerçek ve düş arasındaki salınımını destekler nitelikte kurgulanmış. Oldukça yıpranmış bu binanın bir köşk olduğunu çağrıştırmak için merdiven kullanılması iyi bir tercih olarak değerlendirilebilir.

Salona giren seyircileri, sahnede uyuyan Şehvar Hanım karşılıyor. Oyun, ışıkların tamamen kapanması ve müziğin duyulmasıyla başlıyor. Sabriye’nin sahneye girişiyle birlikte oyun genişliyor ve seyirci bu iki kadının birbirleriyle hesaplaşmasına tanıklık ediyor. Şehvar Hanım’a sekiz yaşından beri hayranlık duyan, hatta hayranlığın ötesinde âşık olan Sabriye, bu aşkına bir türlü karşılık bulamıyor. Oyunun en etkileyici ve çarpıcı noktalarından birini tam da bu karşılıksız aşk oluşturuyor, çünkü bu iki kadın arasındaki etkileşim ve Sabriye’nin karşılıksız aşkı “yasak” fikri üzerinden değil, “sınıfsal bir çatışma” üzerinden kuruluyor. Şehvar Hanım’ın zengin ve statü sahibi biri olarak Sabriye’den üstün olması, dahası Sabriye’yi sürekli bu fark üzerinden aşağılaması, O’nun bütün şiirlerini ezbere bilen Sabriye’yi derinden yaralıyor ve ünlü şairin yanında kendisini adeta “hiç kimse”ye dönüştürüyor.

Sınıfsal farklılık, yalnızca aşk dinamiklerini değil, aynı zamanda işgal altında olan İstanbul’da kimlerin savaşa gideceğini, kimlerin çocuklarını savaşa sokmamak için yurtdışına çıkardığını da belirliyor. Şehvar Hanım’ın oğulları Paris’teyken Sabriye’nin ağabeylerinin şehit olması savaşın da sınıfsal boyutu olduğunu gözler önüne seriyor. Diğer yandan oyun, 20. yüzyılda kadınların kamusal alana girme çabalarının sınıfsal boyutuna da dikkat çekiyor. Şehvar Hanım sınıfsal olarak yüksek mertebesine ve kendi çevresinde şiirleriyle görünür hale gelebilmesine rağmen, şiirlerini kamuya açma konusunda sıkıntı yaşıyor. Kendi çabalarıyla tambur öğrenmeye çalışan ve Şehvar Hanım’ın şiirlerini besteleyen Sabriye ise en yakınında duran Şehvar Hanım tarafından dahi görmezden geliniyor.

Şehvar Hanım’ın Sabriye’ye söylediği “Senin hatan. Uçursaydın şarkılarını. Kim dedi sana, kalbinde zapt et diye” repliği ise oyunun afişindeki yarısı kuş yarısı fare olan görseli açıklıyor. Şehvar Hanım tarafından kenarda köşede gezinen bir fare olarak nitelenen Sabriye’nin gönlü her ne kadar kuş gibi olsa da, bir türlü sınıfından sıyrılıp uçamıyor. 

NERAY PALA
Boğaziçi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı son sınıf öğrencisi ve araştırmacı (Kadir Has Üniversitesi, Avrupa Araştırma Konseyi Başlangıç Fonu Projesi, Ulusal Abjeksiyonu Sahnelemek: Türkiye ve Diasporalarında Tiyatro ve Siyaset)
NOT: Bu yazı, Avrupa Birliği’nin araştırma ve yenilik programı Horizon 2020 kapsamında Avrupa Araştırma Konseyi (ERC) tarafından fonlanan bir projenin (ERC-2019-STG, STAGING-ABJECTION, Hibe Sözleşme No: 852216) parçasıdır.

Oyunun Künyesi:

Yazan ve Yöneten: Burçak Çöllü
Dramaturg: Sinem Özlek
Orijinal Müzik: Burçak Çöllü
Dekor Tasarım: Yiğit Sertdemir
Kostüm Tasarım ve Uygulama: Sinem Öcalır
Işık Tasarım: İsmail Sağır
Afiş Tasarım: Önder Sakıp Dündar
Fotoğraflar: Murat Dürüm

Yönetmen Yardımcısı: Yeşim Sarı
Oyun Asistanları: Sevi Cingirt, Can Cecikoğlu
Dekor Uygulama: Candan Seda Balaban, Seda Yürük, Gizem Dila Kars, Eren Demirbaş, Onur Kiraz, Özge Emeç, Zekeriya Ece, Yiğit Sertdemir

Oynayanlar:
Ayşegül Uraz, Gülhan Kadim

Hanende: Dolunay Pircioğlu / Ayşegül Aykaç
Sazende: Burçak Çöllü

 

0
Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Duygusal derinliklerinle yüzleşmek için mükemmel bir zaman. İçsel sezgilerin seni yönlendirecek, gizli hislerini keşfetmende yardımcı olacak. Yaratıcı projelerine odaklanmak için ilham alabileceğin bir ortam yaratmalısın. Sosyal etkileşimlerde daha duyarlı olman, başkalarının hislerine karşı empati kurmana olanak tanıyacak. Geçmişten gelen anıların gün yüzüne çıkabileceği, bu anıları değerlendirip, onları geleceğe taşımak için fırsat sunacak. Kendini ifade etmekte zorlanıyorsan, yazmak iyi bir seçenek olabilir. Ayrıca, sevdiklerinle arandaki bağları güçlendirmek için samimi bir konuşma yapabilir, hislerini açıklığa kavuşturabilirsin. Özellikle, ruhsal ve bedensel sağlığına özen göstermek, dengeyi bulmanda önemli bir rol oynayacak. Karar verme aşamasında dikkatli olmalı, aceleci davranmamalısın. Doğa yürüyüşleri veya meditasyon gibi aktiviteler, zihnini sakinleştirip, yeni açılımlara kapı aralayacaktır. Kendine zaman ayırmayı es geçme; bu, iç huzurunu bulmanda etkili bir yol olacak. Pozitif enerjini paylaşırken, kendi sınırlarını da korumayı unutmamalısın.

YAZARLAR / Tümü
Güven Bayar: Merhaba, Telefon rehberi duruyor mu?
2024-12-12 01:46:05