araştırmacılar, tarihte bikaç tane pir sultan abdal yaşadığından söz eder.. anadolu toprağından zerre nasibini almamış bu dallamaları dikkate almak mümkün diğildir tabi..
rahmetli annannem;
-”deli çok da evleri ayrı” derken, tahminen türk halk şiiri tarihçilerini de kastetmiş olmalıdır..
ugh..
***
kanıt niyetine bizlere sundukları şudur bu heriflerin;
-”pir sultan kimi şiirlerinde sivas’ta, kimisinde uşak’ta, bazen kars’ta, bazen yemen’de, arada bi de lüksemburg’da olur”??
bu dünyaya ait değerlerle yorumlamaya kalkarsan bu ulu insanları, çuvallarsın.. eski anadolu ozanları; Tanrı katına ulaşmış, Allah’ın cemalini görmüş adamlardır..
gece paris’te yatar,
sabah sivrihisar’da uyanır..
siz anlamazsınız..
annannemin;
-”siz deliymişiniz, deliymişiniz de, dağlardan inmeymişiniz” demesi de sanırım bunlaradır..
***
efendime söyliyim, bi de denilmektedir ki;
-”kimi kez mahlas olarak pir sultan abdal’ı, kimi kez abdal pir sultan’ı, pek ender de sadece pir sultan’ı kullanmaktadır.. bu üçü de ayrı ayrı heriflerdir”..
hayır!!!
üçü de aynı adamdır..
hece ölçüsünün gerekleri diye bişey olması bi yana, sözcüklerin ritmi diye bişey de vardır..
tarihçi olmak yetmez, müzik gulaan da olması lazımdır demek..
***
canını sevdüümün adamı açık açık demiş zaten, ben evliyayım deyu;
-”üçüncü ölmem bu hain
pir sultan ölür dirilir”..
***
insan gendi gocadığını görmüyo.. misal bencileyin de öyleyim, hala lisede falan gibi görüyom naçiz vücudumu..
bu nedenle, karşındaki birinin yaşını da hemen tahmin edemiyom..
bi abi geldi geçen, çay ocağına.. amca mı demeliyim yoksa?? ula ben geldim 58 yaşa, herif olsa olsa 75’inde, ama daha yaşlı gözükmüyo da diğil hani??
öyleyse ben de mi yaşlı gözüküyom el aleme??
hayır ulan.. avukatımı istiyom..
***
-”ben topal osman’ın alayındandım yeenim” dedi bana..
şöyle bi kafamı kaldırıp gastemden bakmış bulundum dikkatlice.. nasıl olur la?? 120 yaşında olman lazım u zaman?? Allah Allah??
hayır, tip olarak delirmiş birine benzemiyo adam.. buyur ettik, gönsündeki madalyaya hürmeten..
söyledik hemen türk kaavesini..
***
sokuldum ben de yanına, çayımı alıp..
dini bütün biriydi..dilinde dua, elinde tespih.. azıcık beyaz sakal.. yobaz gibi görünmedi hiç gözüme ama..
hep güzel şeylerden söz etti, aksine..
evliyalar-melekler, şehitler-gaziler..
***
-”Atatürk bi başkaydı yeenim, adın neydi af buyur”??
-”gürsel, amcacım”
-”şimdi yüksel bey oolum, Atatürk’ü de görmüşlüğüm var bak”
-”nasıl?? yakından mı?? topal osman’la beraber mi”??
-”çankaya’da nöbetini çok duttum tansel bey oolum”
-”ne mutlu sana be amca”..
***
kore’de de bulunmuş amcamız..
-”şimdi tahsin bey oolum, 6 gün 6 gecede gittik kore’ye”
-”uzak tabi”
-”amerikan savaş gemileri az bombalamadı uraları”
-”yapar o şerefsizler”
-”urda koreli bi gıza aşık oldum ben”
-”ah be amca”
-”kızın da bende göynü vardı, gel desem gelecekti, muhsin bey oolum”
-”geleydi keşke”..
bi müddet dertli dertli sustuk..
çok hüzünlendim..
koreli bi gelin yaraşırdı şehrime.. ah amcam ah, göğüs göğüse çarpışmaktan kıza zaman ayıramamışsın ki..
***
-”mümtaz bey oolum, kıbrıs’a da ilk ben indim paraşütle”
-”deme amca, nasıldı ortam”
-”rumlar çok azdıydı.. ecevit hadi halledin demiş, önce osman ağa’dan arta galanları gönderin demiş.. gittik biz de giresunlular alayı olarak”
-”Allah sizi başımızdan eksik etmesin amcacım”
-”sağol ilyas bey oolum”
-”göreviniz neydi kıbrıs’ta amcacım”??
-”gumandan ne görev verdiyse yapduk oolum”
-”Allah razı olsun amcacım”..
***
çayımız-kaavemiz bitti..
amcam uzun uzun dua etti bana..
uzun uzundan da uzun uzun okudu üfledi, nefes verdi bedenime..
o gün bugün iki yakam bi araya gelmiyo..
***
yok la yok..
son gonuşuğum şakaydı.. yakam makam yerinde..
hem, göynüm bayram yeri..
sevdiceğim, kızlarım..
gaynuyu içerisi..
aşk, sevgi, mutluluk..
***
yanıma gelen pir sultan mıydı??
hızır paşa bizi derdar etmeden
açılın kapılar şaha gidelim
siyaset günleri gelip çatmadan
açılın kapılar şaha gidelim..