Bilen bilir;
Cin Ali, Ayşegül Serisi, Kemalettin Tuğcu… Küçüklüğümden kalma ne varsa en baştan okuduğumu. Epeydir.
Bu sayede; Ömer Seyfettin’in olağanüstü bi mizah yazarı olduğunu elli yaşımda keşfettiğimi yazdım sizlere, burada, okudunuz. Ömer Seyfettin, salt Kaşağı ve Diyet diğildir demeye getirdiğimi.
Anımsadınız di mi?
****
Hatta. Ülkemizdeki en büyük sorunun da bu olduğunu iddaa ederim sık sık. Hemen herkesin, çocukken-gençken ilk okuduğuyla kaldığını, kırk yaşından sonra her şeyin yeni baştan okunması gerektiğini.
Geri kalmışlığımızın da yaşayageldiğimiz aydın ihanetinin de ana nedeninin bu eksiklik olduğunu. Çok yazdım çok, Hasan Öğütçü’nün verdiği bu sayfada. Okudunuz.
Anımsadınız di mi?
****
Üstelik.
Bi de ”deli okuma” çağı olmadı mı hepimizin. Bi an evvel ”yetişmek” için, tahminen lise bitimi-üniversite son sınıf arası, çılgınlar gibi kitap okumadık mı? (Her filme-her konsere-her tiyatroya-her operaya-her sergiye koşa koşa gitmedik mi aynı çağda)
Siz de öyle yaptınız muhtemelen.
****
Bu anlamda da ne okumuşsak ”eksiktir”.
Bense, beş on yıl evvel aldığım kararı titizlikle uyguluyorum dostlarım. Eskiden okuduğum / okuduğumu sandığım her şeyi bi daha okuyorum. Ölmeden, olabildiğince, ömrüm yettiğince bunu yapacağım.
Fethi Naci üstad bu adlardan biridir.
-”Yahu ben bu kıymetli insanı harbiden okumuş muyum” duygusuyla hatmediyorum günlerdir?
Tek kelimeyle şad oldum, biliniz.
****
Rahmetli Fethi Naci Kalpakçıoğlu Giresun doğumludur ve yurdumuzun en bilindik eleştirmenidir..
Dünya tarihinin gelmiş geçmiş en mantıklı işidir de bu. Çünkü her Giresunlu anasının karnından büyük bi eleştirmen olarak doğar. Türkiye‘nin en iyi eleştirmeninin Giresunlu olması kadar doğal bişey mi olurmuş?
****
Eskinin üstadlarını okurken, yeni yetme bi edebiyatçı olarak beyin jimnastiği yapmak çok güzeldir, bunu da yazmalıyım.
Örneğin bu güzel insanların; ama, ile, de-da eki gibi sözcüklerden sonra virgül kullanmadığını görüp, ”hmmmmmm” diyebiliyonuz. Olur olmaz yerlere kondurdukları noktalı virgüllerden sonra ”vay anasını” diyebiliyonuz. Paragrafları birbirine bağlama yalınlığını algılayıp ”töbe estafurullah yahu” diyebiliyonuz.
Bizi, yazdıklarıyla yetiştiren binlerce ustamız var, çok şükür. Oysa o kuşakların örnek alabileceği, taş çatlasa yüz tane isim anca vardır. Okurken ızdırap çekiyonuz, koskoca üstad falanca olayı anlatırken zorlanmış oluyo falan, üzülüyonuz. Eksik desem diğil, yanlış desem diğil, ama bişi işte, bi garip sıkıntı oluyo ifadelerinde. Kendi kendilerini yetiştirmekten kaynaklandığı belli olan…
Ama o bile tadından yenmez oluyo!
(Salt Fethi Naci için demedim.. Aziz Nesin ve Orhan Veli dışında hemen tüm ustalarımızda benzer sorun vardır.. Şöyle anlatayım; tamamında ”acaba okur beni anlamış mıdır” tedirginliğiyle lafı uzatma ve içinden çıkılamaz hale getirme tarzı söz konusudur)
(Biz yeni kuşak ise, kuşkusuz Ferhan Şensoy etkisiyle, sözü küt diye söylemeyi seven herifleriz.. ”Okur, senden benden daha akıllı oolum, sen yazmana bak” anlayışındayız)
(Eski üstadlar çok daha leziz tabi, çok daha naif tabi, tartışılmaz bile, bizler hiçbi halt diğiliz)
****
Lafın sonunu İZLER Dergimize bağlayayım.
Değerli eşi Lale Hanımefendi’den aldığım izinle, bi süredir Fethi Naci üstadımız da İZLER kadrosunda yer almaya başladı. Tıpkı NaimTirali gibi. Giresun’un tadına doyulmaz iki yazarı, istisnasız her sayıda yer almalılar..
****
Hazır laf buraya geldi. Yanıtlamalıyım tüm Giresun’un huzurunda. Çünkü gıyabımda yapılan, art niyetli laf atmalar var imiş…
-” Dergiye koymaya yazı bulamıyo Gürsel, eskilere yer veriyo” derler imiş. Gülüp geçtim tabi. Öyle mi acaba gerçekten??
İyi okusunlar, insanlara ve emeklerine kara çalma meraklısı olanlar;
Böyle muhteşem bi ”rahmetliler kadrosu” acaba başka hangi şehre nasip olmuştur? Naim Tirali, Fethi Naci, Can Akengin, Bedri Rahmi, Bahtiyar Dayımoğlu, Ahmet Kaçar, Ara Güler, Derya Sayın, yarı Giresunlu Can Yücel, Enver Sipahioğlu”????
Daha sırada; Ahmet Ersöz, Kerempeli Ersöz, Orhan Çulfaz bekliyo. Listeyi kasten uzatmıyorum, adını unutup da pot kıracağım daha nice rahmetli büyüklerim de vardır elbette. Elbette İZLER’de olacak bu isimler??? Başka nerede olacakti? Veya şöyle sorayım, İZLER’de bu isimler olmayacak da kim olacaktı?
(ve ulaşamadığım Can Yücel’inkiler dışında tümünün ailesinden izin almışım yahu, bu da bilinsin)
İZLER’in yüz sene sonra yeniden var olma nedeni nedir sanıyorlar acaba?
****
Sevgili Dostlarım,
Yeşilgiresun Gazetemiz sahibi sevgili Hasan Öğütçü Amca’mızı sonsuzluğa uğurlayalı 6 yıl geçivermiş çabucak.
Bu haftaki yazımı bu büyük insana ithaf ediyorum.
