“Ne acı ve ne zor ölümün suretini görmek. ‘Önce ölüm/ Ölüme yol, mu? Bir yakınım öldü mü ben çok uzaklarda olmalıyım,’ diyen Necatigil, ikimizin de vazgeçilmeziydi. Kuşkusuz ne çok ölüm gördük ve görüyoruz. Sanıyorum, her ölüme ayrı coğrafyası, ağıtı var. Ama kimi ölümler, yaşı ne olursa olsun, genç ölümdür” diyor sanat tarihçisi ve ressam Gürol Sözen.
Tarihi Kentler Birliği’nin kurucularından ve onursal danışma kurulu başkanı Prof. Dr. Metin Sözen’i kaybettik. Ülkemizin en önemli mimarlarından biriydi Sözen. Kültürel mirasa adadığı ömrü boyunca, kentlerin tarihsel, kültürel ve mekânsal değerlerini görünür kılmak için önemli çalışmalar yürüttü. Sözen, aynı zamanda TBMM Üstün Hizmet Ödülü ve Kültür ve Sanat Ödülü de dahil pek çok ödülün sahibiydi.
‘ANADOLU’YA ADANMIŞ ÖMÜR’
Prof. Dr. Sözen’in cenazesi bugün ikindi namazının ardından İstanbul Zincirlikuyu Camisi’nde kılınacak cenaze namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Ağabeyi Gürol Sözen şöyle anlatıyor kardeşini: “Geçen ömrümde, çevremdeki dostlar farklı isteklerde bulundular. Ne gördüğümü, ne yaşadığımı yazmamı istediler. Yıllar geçtikçe, istekler arttıkça düşünmeye başladım. Bu çabalar benimle gitmemeliydi. Bir şarkı vardır hani, Sevinçli bir telaş içindeyiz’ diyordu daha dün.
Adı, soyadı/Açılır parantez/ Doğduğu yıl, çizgi, öldüğü yıl, bitti./ Kapanır parantez.’ Bu coğrafyayı ve bu toprakları ve köşe bucak; böceği, bulutu, suyunu, taşı toprağı ile Anadolu halkına adanmış bir ömrü ne kısaymış meğer! Metin’i Anadolu ve Anadoluluya sormak en iyisi. Söyleyecek hiçbir şeyim yok. Olamaz da. Parentez bir kere kapandı.”
‘ANIT KİŞİYDİ’
Kültürel ve Doğal Mirası İzleme Platformu Yöneticisi Arkeolog-Editör Nezih Başgelen:
“Can sevgili Prof. Dr. Metin Sözen Hoca’mız ülkemizin kültürel belleği çerçevesinde mimarlık ve sanat tarihi alanlarında, kültürel miraslarımızın korunmasında büyük hizmetleri olmuş çok önemli bir değeri ve pek çok açıdan yeri doldurulamayacak müstesna bir anıt kişisidir. Kuruluşuna öncülük ettiği ÇEKÜL ve Tarihi Kentler Birliği onun önderliğinde ülkemizin benzersiz kültürel mirasının korunmasındaki başarılı dönüşümlerde öncü ve etkin kurumlar olmuştur. Safranbolu’dan Kemaliye’ye, Beypazarı’ndan Mardin’e, Kula’dan Divriği’ye, Edirne’den Kars’a değin pek çok örnek proje onun sayesinde hayata geçirilmiştir. Tarihi yerleşim yerlerimizin karakteristik özelliklerini bir araya getiren, kültürel miraslarını geleceğe taşıyan kent müzelerinin kurulmasında ve ülke geneline yayılmasında onun rehberliğinin katkısı büyüktür. İdari ve mülki erkânın; valilerin, kaymakamların, belediye başkanlarının kültürel mirasa gönül vermelerinde onun büyük etkisi olmuştur. Pek çok açıdan onun aramızdan ayrılmasından dolayı üzüntümüz büyük, kederimiz derin. Kültür-Sanat-Koruma camiamıza, Çekül Vakfı ve Tarihi Kentler Birliği üyelerine, değerli eşi Betül Hanıma, sevgili kızı Ilgın’a ve sevenlerine baş sağlığı diliyorum. Onu çok özleyeceğiz. Anılarını hayırla minnetle yad ediyoruz. Ruhu şad olsun. Nur içinde yatsın.”
