“Dilimin sınırları, dünyamın sınırlarını belirler” diyor, dil bilimini felsefeyle harmanlayarak türümüzün kendini ve dünyayı anlama yolculuğuna ışık tutan büyük filozof Ludwig Wittgenstein. Yankısı Tahran-İstanbul-Valencia üçgeninde soluk buluyor. 30 yıldır Türkiye’de yaşayan İranlı sosyolog ve yazar Shahzadeh Nilecem İgual, sonradan öğrendiği Türk dilinde ürettiği edebi değeri yüksek eserlerle, modern insanın sınırsız yaratıcılığını temsil ediyor. Kendine has okuyucu kitlesi, yazarın yaşamı ve eserlerine ilişkin genel bir malumata sahip olduğu için, gerçekleştirdiğimiz bu keyifli söyleşi daha çok İgual’ın çalışmalarına hayat veren kültürel ve felsefi kodları sorgulayacak.
İran’da doğdun, uzun yıllar Türkiye’de yaşadın ve sonrasında da pek de kısa sayılamayacak bir süreliğine Valencia’ya yerleştin. Bu olgular ışığında göç ve göçmenlik kavramları senin için ne ifade ediyor?
İnsanın kaderinde göç varsa, hayata hep göç felsefesiyle yaklaşıyor ya da göç, hayatının gerçeği oluyor. Bu da sürekli bir gitmek hali, gitme isteği, bir yerde sürekli kalamama içgüdüsüyle tezahür ediyor. Göçmenlik bir süre sonra yaşam tarzın haline gelebiliyor. İnsan bu olguyu, yemek yemek, su içmek gibi farkında olmadan içselleştirilip, kemikleştirebiliyor. Bu hale, bu tavra, göç demenin ne kadar doğru olduğundan hiç emin değilim; o halde gitmek diyelim. Gitmeye alıştıysan hep gitmek istiyorsun. Maksadın bir şehir olmuyor, bir süre sonra gitmenin kendisi başlı başına bir maksat haline geliyor.
Bugün yaşadığın İspanya, Doğu ve Batı medeniyetlerinin kaynama noktalarından biri. Orada sana neler tanıdık geliyor ve İspanyolların gözünden Doğu nasıl gözüküyor?
Entelektüel diyebileceğimiz, hatta ortalama mütalaa ya da malumat sahibi İspanyollar Doğu’ya, doğru kanallardan okuyarak, dolayısıyla gerçekleri bilerek daha bir sempatiyle yaklaşıyor. Fakat gündelik hayatın sıradanlığında karşılaştığımız insanlarla Doğu üzerine sohbet edebilme lüksüne pek sahip değiliz.
Sözgelimi, oldukça basit sorular karşısında, Doğu’daki kültür hayatına çok da vakıf olmadıklarını görebiliyorsunuz. Örneğin, İspanyol bir sanat tarihçisi, kadim bir İran sanatı olan minyatürü; bir filolog ya da bir edebiyat fakültesi mezunu da Nazım Hikmet’i ya da Firdevsi’nin Şahname’sini tanımayabiliyor. Elhamra Sarayı bahçelerinin aslında Pers bahçeleri; Endülüs sulama sistemlerinin ise Pers mühendisliği olduğunu; 19. yy sonunda ortaya çıkan Neo-Arabe olarak adlandırdıkları neo-klasik mimari tarzın temellerinin ise Selçuklu-Sasani mimarisi olduğunu bilmeye ihtiyaç hissetmeyebiliyorlar.
İspanyollarda, yerel edebiyat üzerine de oldukça içedönük bir yaklaşım gözlemliyorum. Genel olarak, Batı Avrupa ve çok satanları domine eden Anglo-Amerikan edebiyatının sığ sularında yüzmek onlar için yeterli gibi. Oysa Dante’nin İlahi Komedya’sını bilenler, onun ilham kaynağı Şahname’yi de öğrenmeli. Özel ilgi alanı değilse, bir İspanyol’la dünyanın Doğu’su üzerine uzun uzun konuşamıyorsunuz; anlatırken şaşkınlıkla dinliyorlar sizi. Bu bizlerin eksikliği mi, yoksa tüm bunları bilmeye gerek mi yok bilemiyorum, ancak biz onlarda eksik yer etmişiz.
Karşılaştığım en yaygın tavır; Ortadoğu’yu Türk, Pers, Arap bir bütün olarak kabul edip, bu bütünü de Mağribi kültür ile kaynatmak ve dâhi akılda kalan eski prototiplerin içine sığdırmak; daha fazlasını bilmeye ihtiyaç duymadan, öğrenmeden yaşamak. Ancak bu da sadece İspanya’ya özgü değil.
Çalışmaların nasıl gidiyor? Bugünlerde yavaş yavaş kaldırılıyor olsa da karantina döneminde üretim zorlukları ile karşılaştın mı?
Karantina dönemi karanlık, negatif bir ruh haline sürükledi bizleri, sonra alıştık. Zaten insanoğlunun hayatta alışmayacağı hiçbir şey yok. Reddetme ve panik aşamalarını neyse ki çabuk atlattık, medyanın bize ulaştırdığı ürkütücü, metruk şehir imgelerine ise çoktan alıştık. Başta sanatçılar, artık beslenemeyecek olmaktan korktu tabii. Ben de başlangıçta onlardan biriydim, sonra kabullendim. Hiç bir şey yapamadan beklemeye karar verir gibi olmuştum ki alışma evresi başladı. Bu süreç içinde bir roman, iki tiyatro oyunu bir de öykü üzerinde çalışmaya başladım.
Bu kısıtlamalar sanatla uğraşan insanları da zihnen son derece etkiledi. Sokakta, sahilde yürüyememek, seyahat edememek, eskiden keyifle yaptığıkları şeyleri bir daha yapamayacaklarını düşünmek ürküttü onları. Oysa baskılar en çok sanatı besler…
Yasaklar ilan edildi, dünya çapında katı kısıtlamalar hayata geçirildi, sokağa çıkma yasakları başladı, işyerleri kapatıldı, çalışma şekli ve temposu kalıcı bir biçimde değişti. Tüm bunların sanatı nasıl beslediği ise kısa süre içinde anlaşılmaya başlandı. Tekrarlamakta fayda var: tabii ki her birimiz kara veba salgınında benzersiz eserler üreten birer Shakespeare değiliz, ancak biriken bu negatif enerjinin, pozitif sonuçlara evirilmesini sağlamak elbette ki mümkün. En azından benim için böyle oldu. Zira zor koşullarla karşı karşıya kalmaktır insana mücadele gücü veren ve ben bu koşullarda ortaya çıkan sonuçların daha kalıcı sonuçlar doğurduğunu düşünenlerdenim.
Küresel salgın sonrası dönemde kültür ve sanat hayatını nasıl görüyorsun? İnsanlık bu noktadan büyük bir sıçramayla yeni bir Rönesans yaratmayı başarabilecek mi?
Koronavirüs salgını, yüzyılın sanatı açısından önemli bir dönüm noktası oldu, çünkü günümüz insanı daha önce böyle bir şeyle hiç karşılaşılmamıştı. Bugün hayatta olan kuşaklar, daha önce hiç deneyimlemedikleri şeyler yaşadılar ve inanıyorum ki bir yeniden doğuş, bir tür Rönesans tabii ki yaşanacak. 2021, 22, 23 sanat ve yolculuğun yılları olacak. İnsanoğlu bugüne dek her şeye rağmen üretti ve üretmeye devam ediyor. Tabii ki karamsar eserler göreceğiz, ancak aralarından iyimser olanlar da çıkacak.
İran’a yönelik düzenlediğin edebiyat turlarından da bahseder misin biraz?
Daha önce, davet üzerine İran’a giden çok önemli Türk sanatçılar ve yazarlar oldu: Yaşar Kemal ve Nobel ödülünden sonra Kültür bakanlığı tarafından davet edilen Orhan Pamuk bunlardan ikisi. Ben ise Edebiyat Turu adıyla başka bir şey yapıyorum. İranlı bir kadın yazar olarak, Türk yazarları İran’la buluşturuyorum.
Bu seyahatlerin belirgin bir teması yok, tek bir etkinliğe de odaklanmıyor; temel hedef birlikte yolculuk etmek. Gezerken Persepolis’i, Gülistan Sarayı’nı, Füruğ Feruhzad’ın mezarını, Hafız-ı Şirazi’nin, Firdevsi’nin, Hayyam’ın kabirlerini görüyor, günlük yaşamı gözlemliyoruz.
Doğrusu, oldukça uzun bir süre proje üzerine kafa yordum. Türkçe iki romanı yayınlanmış, İran’ı her fırsatta meraklılarına anlatan bir yazar, bir konuşmacı olarak, kendimi başarılı sayabilmek için yazar dostlarımı benimle yolculuk yapmaya ikna edebilmekten çok daha fazlasını yapmam gerekiyordu. Asıl başarı da zaten yolculuk dönüşlerinde ortaya çıkan eserlerle geldi. Örneğin Nedim Gürsel, İran üzerine bir romanın ve Magma dergisine kapak olan geniş bir İran seyahati dosyasının da ana metnini yazdı. Ayşe Kulin, İran üzerine Cumhuriyet gazetesi için uzun bir gezi yazısı kaleme aldığı gibi, medyada birçok röportajda yolculuğumuzdan büyük keyifle söz etti. Yolculuğumuz devam edecek…
“Komşumuzu tanıyalım” parolasıyla yola çıkıp, “İran’ı Bir İranlıyla Tanımak” temasıyla geliştirdiğimiz bu edebiyat yolculukları projesinin yaratmak istediği farkındalığın temel hedefini, Türkiye’deki sanatseverlere, tarih boyunca en yakın komşularından biri olan İran’ı tanıtmak ve iki komşu arasındaki ilişkilerin daha da iyileşmesini sağlamak olarak tarif ediyorum.
İRAN: “KIZIM OLMADAN ASLA”DAN ÇOK DAHA FAZLASI
Bildiğim kadarıyla Türkçeyi sonradan öğrendin ve buna karşın Türkçe yazıyorsun ve edebiyat değeri yüksek eserler üretiyorsun? Bu durumu nasıl açıklıyorsun?
Kısa bir süre önce bir İran gazetesine verdiğim röportajda da söylediğim gibi, Şahname, Bin bir Gece Masalları gibi İran klasiklerini Farsça okuyup, yorumlayıp, çevirebiliyorum ama romanlarımdaki karakterlerimin hislerini sözcüklere dökebilmek için Türk dilinde yarattığım cümlelere ihtiyaç duyuyorum. Türkiye’de büyüdüm, İran’ı ve İranlıları da çok iyi tanıyorum ve bu da bana çok büyük bir avantaj sağlıyor.
Bununla birlikte, Türk lisanına yerleşmiş epey Farsî kelime var; Romanlarımda her iki dilin arasındaki düğümü bu sözcüklerle atıyorum. Türkün, İranlının bildiği kelamlarla, satırlarımı birbirine bağlıyorum; bunu Farsça ve Türkçe’nin evliliği olarak tanımlayabiliriz. Bu, bana tarifsiz bir haz veriyor ve bunun yanı sıra okuyucunun da ilgisi ve takdirini kazanıyor. İran’ın “Kızım Olmadan Asla”dan fazlası, Garp kaynaklı karalama haberlerinden de çok daha ötesi olduğunun bilinmesi gerekiyor.
Biraz da son romanın, ‘İsfahan’ın Gözyaşları’ndan bahsedelim, orada okuyucuya vermek istediği alt mesaj nedir?
İsfahan’ın Gözyaşları bir aşk romanı, ancak genel tabirle pembe bir aşk romanı değil. Aralarında yüzyıllar bulunan; ilk bakışta birbirlerine hem çok benzeyen hem de hiç benzemeyen iki genç çiftin imkânsız aşklarını konu alıyor. Toplumların bireyin davranışlarını nasıl şekillendirdiğini gözler önüne seriyor. İsfahan’ın Gözyaşları’nı bu yönüyle protest bir roman olarak sınıflandırmamız mümkün.
Roman, ‘Aşka nasıl ket vurulabilir’, ve ‘toplumsal teamüller mutluluğa nasıl engel teşkil edebilir’ sorularını yüksek sesle sormamız yönünde bir iç ses telkin ediyor bizlere.
Diğer yandan da merkezine aldığı iki paralel aşk monografisi ile İsfahan’dan başlayarak unutulmaz bir İran yolculuğuna çıkarıyor bizleri.
Daha önce İran’ı ziyaret etmiş olanlar, okudukça duyu hafızalarını tazelerken, oraya hiç yolculuk etmemiş olanlar için de hayal etmelerine olanak tanıyacak geniş bir projeksiyon sunuyor.
İsfahan’ın Gözyaşları, klasik ve modern İran edebiyatından yaptığım alıntılarla birlikte, dekorda büyük usta Nazım Hikmet’in olduğu hüzünlü bir ayrılığı yansıtıyor bir taraftan da. Hani Nazım usta der ya:
“Kadın sustu.
Sarıldılar…
Bir kitap düştü yere,
Kapandı bir pencere,
Ayrıldılar…”
Bugün enerjini en yüksek seviyede hissedeceksin. Cesur adımlar atmak için mükemmel bir zaman. Toplumsal ilişkilerini güçlendirebilir, yeni bağlantılar kurabilirsin. Ancak aceleci davranmamalı, kararlarını düşünerek almalısın; sabırsızlık seni yanıltabilir. İçsel motivasyonun sayesinde yeni projelere başlayabilir, tutkunun peşinden gidebilirsin. Fiziksel aktivitelere yönelmek, bedensel enerjini dengeleyip zindelik kazandırabilir. Duygusal olarak ise daha çok kendine dönük olman, içsel huzuru bulmanı sağlayacak. Karlı bir gün geçirmek içinse, sevdiğin aktivitelere zaman ayırmayı ihmal etme. Yorucu geçen günlerin ardından, kendine bir ödül vermek de önem taşıyor. Unutma, risk almaktan korkma; çünkü fırsatlar kapını çalabilir.
Sabah saatlerinin sakinliği, zihninde huzur arayışını destekleyecek. Gün içinde karşılaşacağın küçük zorluklar, sabrın ve kararlılığının ne denli güçlü olduğunu bir kez daha gösterecek. İçsel huzurunu korumak için aloe vera gibi sakinleştirici alanlara yönelmek faydalı olabilir.İletişim alanında dikkatli olmalısın. Özellikle yakınlarınla yapacağın sohbetlerde, duygularını ifade etmekte zorlanabilirsin. Aşk hayatında ise tutku ve heyecan dolu anlar seni bekliyor. Partnerinle aranızdaki bağı güçlendirmeye yönelik samimi bir konuşma yapmak için ideal bir dönemdesin. Kendini ifade etmekte zorlansan bile, kalbinin sesine kulak ver.Finansal konularda dikkatli olmalı, gereksiz harcamalardan kaçınmalısın. Kazanımlarını artırmak için söylem yerine eyleme geçme vakti. Günün sonunda, kendine zaman ayırarak ruhsal ve bedensel sağlığını destekleyecek etkinliklere yönelmek, seni dingin bir ruh haliyle buluşturacak. Kendine güven ve sabırlı ol; istediğin her şeyin zamanı gelecek.
Bugün iletişimlerin ve sosyal etkileşimlerin ön planda olacak. Konuşmaların daha derin anlamlar kazanacağı, fikirlerin daha anlamlı hale geleceği bir gün seni bekliyor. Zihin açıklığı ve merak duygusu, yeni insanlarla tanışmanı ve farklı perspektiflerden bakmanı sağlayacak. Fikir alışverişleri, projelerini daha da zenginleştirip yaratıcı çözümler bulmana yardımcı olabilir. Kendine güven, düşüncelerini ifade etme konusunda senin için belirleyici bir etken olacak. Ayrıca, duygusal derinliği yakalamak önemli. İçsel bir sorgulama yaparken, hislerinin seni nasıl yönlendirdiğini gözlemle. Bugün, kişisel ilişkilerde anlayış ve empati kurmak için harika bir fırsat. Verdiğin sözlere dikkat et, karşındakilerin beklentileriyle uyumlu kalmak sana fayda sağlayacak. Eğlenceli anlar ve güzel sürprizler de kapıda.
Duygusal bir yoğunluk içinde hissedebilirsin. İçsel dünyanda derinleşmek, geçmişle yüzleşmek ya da sevdiklerinle olan ilişkilerini gözden geçirmek isteği doğabilir. Empati yeteneğin öne çıkacak, başkalarının duygularını anlama konusunda oldukça başarılı olacaksın. Ancak, bu durumu kendine de yansıtmayı unutma; kendi ihtiyaçlarına saygı göster. Belirsizlik hissi, seni rahatsız edebilir ama bu, içsel gücünü keşfetme fırsatı sunacak. Gün içinde küçük sürprizler, sevdiklerinle olan bağlarını güçlendirecek anlar yaratabilir. Dışarıdaki dünyaya karşı açık ol, ama içsel dinginliğini korumaya da özen göster. Kimseyi kırmamak adına kendi düşüncelerini bastırma, sessizliğin ardında yatan tutku ve istekleri ifade etme fırsatını yakala. Kendine güven, hislerin doğru bir yönlendirme olacak.
Bugün, içsel enerjinin zirveye ulaşacağı bir dönemdesin. Kendine olan güvenin artarken, çevrendekilerle olan etkileşimlerin de olumlu yönlerde gelişecek. Kendi fikirlerini cesurca dile getirmen, başkalarının dikkatini çekmene yardımcı olabilir. İlişkilerinde, samimi ve içten bir yaklaşım sergilemen, sıcak bağlar kurman için zemin hazırlıyor. Ayrıca, yaratıcı projelere yönelmek için mükemmel bir vantage noktasıdasın; ilham dolu fikirlere ve yenilikçi yaklaşımlara açık ol. Ancak, kendini fazla ön plana çıkarmaktan kaçınman, grup dinamiklerinin sağlıklı işlemesine yardımcı olacaktır. Bugün, hedefine odaklan ve ne istediğini net bir şekilde belirle. İçindeki lider ruhu, başkalarına da ilham verebilir. Sosyal ortamlarda dikkat çekici olmanın yanı sıra, insanlara sıcaklığını ve kararlılığını hissettirmek için güzel bir fırsat. Sadece kendin ol ve bu anın tadını çıkar!
Detaylara olan düşkünlüğün ile buna bağlı olarak her şeyi mükemmel hale getirme isteğin ön planda. Bugün, iş yerinde veya sosyal çevrendeki ilişkilere dikkat etmekte fayda var; küçük bir yanlış anlama büyük sorunlara yol açabilir. İletişim yeteneklerin, anlaşmazlıkları çözmede sana yardımcı olabilir. Özellikle, başkalarına yardım etme arzun; onların takdirini kazanmanı sağlayacak, kendini daha değerli hissetmene yol açacaktır.Kendine zaman ayırmayı unutma; ruh sağlığını güçlendirmek için kısa bir yürüyüş veya meditasyon yapabilirsin. Yeniliklere açık olman gereken bir süreçte, değişikliklere adapte olmanın önemini kavrayacaksın. Duygusal açıdan ise, derin düşünceler içinde kaybolabilir, içsel huzurun için bir denge arayışına girebilirsin. Kendinle yüzleşmek ve hislerini anlamak, gelecekteki ilişkilerinde sana yeni bir perspektif kazandıracak. Başkalarına karşı ne kadar anlayışlı olursan, kendine de o kadar merhamet göstermen gerektiğini unutma. Bu dengeyi sağladığında, içsel dünya ile dışsal dünya arasında harmoni yakalayabileceksin.
Harmoni arayışı ön planda. İlişkilerdeki uyum ve denge, içsel huzurunu sağlamak adına önemli bir yer tutuyor. Sosyal etkileşimler, yeni arkadaşlıklar ve bağlantılar kurma fırsatları karşına çıkabilir. Duygusal zekânı kullanarak, insanlarla olan iletişimlerinde anlayışlı ve nazik olmalısın. Sanatsal yeteneklerini sergilemek ya da estetik alanlarda kendini ifade etmek için ideal bir dönemdesin.Karar verme konularında, başkalarının görüşlerine önem vermen faydalı olabilir; ancak, kendi iç sesini de dinlemeyi unutmamalısın. Anlık değişimlere açık ol; bu, yaşamında yeni kapılar açabilir. Kendi değerlerine sadık kalmak, özgüvenini artıracaktır. Günün sonunda, duygusal ve ruhsal olarak beslenmek için kendine zaman ayırmayı unutma. İçindeki yaratıcılığı sergilemek ve estetik algını zenginleştirmek, seni tazeleyecek.
Duygusal derinlikler ve gizli hislerin ön plana çıkacağı bir dönemdesin. İçsel bir dönüşüm sürecine girebilirsin. Hayatındaki bazı ilişkiler, beklenmedik bir şekilde yeniden değerlendirilebilir. Kendini açmakta zorlanabilirsin; bu da bazı durumlarda yalnızlık hissi yaratabilir. Ancak, bu süreçte kurduğun bağların gerçekte ne kadar önemli olduğunu anlaman için fırsat sunabilir.Kendine güvendiğin konularda daha cesur adımlar atmak isteyebilirsin. İçsel sesine güvenmelisin; mantığın ve sezgilerin arasında denge kurmaya çalışmak, karşılaşabileceğin zorlukları aşmanı kolaylaştıracak. İş veya kişisel projelerinle ilgili önemli kararlar alman gerekebilir. Duygusal yoğunluğu iyi yönetmelisin.Bugün, geçmişle yüzleşme ve içsel barışa ulaşma çabaların, geleceğin için parlak kapılar açabilir. Samimi bir ifadeyle, kalbinin sesini dinlemen, seni doğru yola yönlendirecek. Hayatından çıkarmak istediğin yükleri belirlemek adına derin bir iç gözlem yapabilirsin; bu, kendine olan inanını güçlendirecektir. Sonuç olarak, dönüşüm sürecin, bugün kendini yenileyebilmeni sağlayacak değerli deneyimler sunabilir.
Özgür ruhun ve maceraperestliğin ön plana çıkıyor. Yeni deneyimlere açlığın artacak, bu da seni harekete geçirecek. Destekleyici dostlar ve ilginç tanışmalar gündeme gelebilir. Yaratıcılığın yükseliyor, sanatsal projelerde kendini ifade etme fırsatları çıkabilir. Özellikle eğitimle ilgili konular, yeni öğrenme alanları ilgini çekebilir. İleriye dönük planlar yaparken, içsel sezgilerine güvenmek sana yol gösterecek. İlişkilerde ise rahatlık ve improvisasyon önemli olacak; içten ve samimi bir iletişim kurmak, yeni bağların oluşmasına zemin hazırlayacak. Aynı zamanda, sağlığına dikkat etmeyi unutmamalısın; doğada vakit geçirmek, enerji depolamana yardımcı olabilir. Unutma, her şey senin elinde; bu gün, potansiyelini gerçekleştirmek için harika bir fırsat sunuyor.
Bugün, odaklanmak ve hedeflerine adım adım yaklaşmak adına mükemmel bir gün. Öz disiplinin ön planda olduğu bu dönem, geçmişte yapmayı ertelediğin projeleri hayata geçirmek için seni motive edebilir. İş ve kariyer alanında yeni fırsatlar kapını çalabilir; bu fırsatları değerlendirmek için cesaretini yanına almayı unutma. Duygusal ilişkilerde ise daha derin ve samimi bağlantılar kurma arzusu ön plana çıkıyor. Ailevi konulara vakit ayırmak, sana huzur verecek. Kendi iç dünyana yönelip, duygularını değerlendirmek için kendine zaman tanı. Bazı konularda kararlılık gösterdiğin takdirde, beklenmedik gelişmelere açık olmalısın. Hayatın sunduğu küçük güzelliklere dikkat et ve şükran duygunu besle. Bu enerji, sana pozitif bir akış getirecek.
Bugün yenilikçi fikirlerinle parlayacaksın. Sosyal çevrende liderlik rolüne soyunabilir, başkalarına ilham verebilirsin. Farklı bakış açıların, grup çalışmalarında dikkati üzerinde toplayacak. İçsel merakın, yeni projelere girmene yol açabilir. Duygusal açıdan bağımsızlık arayışı, ilişkilerde önemli bir rol oynayabilir; destekleyici ama özgürlüklere saygı duyan bir tavır benimsemen etkili olacak. Beklenmedik olaylar, seni farklı bir yola itebilir; bu durumdan olumlu sonuçlar çıkarma yeteneğin yüksek. Kendine güvenin sayesinde zorlukların üstesinden gelmeyi başaracaksın. Ayrıca, ruhsal olarak kendini geliştirmek için meditasyon veya sanatla ilgilenmek faydalı olabilir, iç huzurunu bulmana yardımcı olacaktır. Kendini ifade etme fırsatı bulduğun her ortamda, özgünlüğünle dikkat çekmeyi başaracaksın.
Hayal gücünün parladığı bir gün. İçsel sezgilerin oldukça güçlü; çevrende yaşananları daha derin bir anlayışla algılıyorsun. Yaratıcı projelere yönelmek için ideal bir zaman dilimi. Sanatla ilgilenmek, müzik dinlemek veya yazı yazmak ruh halini olumlu yönde etkileyecek. İlişkilerinde, empati ve anlayışla yaklaşmak, karşı tarafın kalbini kazanmanda büyük rol oynayacak. Ancak, duygu yoğunluğu bazen seni zorlayabilir; bu nedenle kendine zaman ayırmayı unutma. Sağlığına da dikkat etmen gereken bir gün; dinlenmek ve stres atmak için hafif egzersizler faydalı olabilir. Yıldızlar, içsel huzurun için sana dönüşüm fırsatları sunuyor; bunları değerlendirmekte özgürsün.