Sıradan Karşılaşmalar oyunu ile geçen sene gösterimlerine başlayan Tiyatro Watt’ın karşılaşmalar ortak temasında birleşen üçlemesinin ikinci oyunu olan “Gölge Otobanı” gösterimlerine başlıyor!
Oyun Hakkında:
Hayal etmek için umuda mı ihtiyaç vardır? yoksa umut için hayal etmek yeterli midir?
Bir arabada birbirine yabancı, tesadüfen bir araya gelen üç kişi yolculuk ederler. Başlarından geçen bir olay bu yolculuğun seyrini değiştirirken, karakterleri belleğin ve zamanın içinde farklı bir yolculuğa sürükler. Göçün merkezinde, bu topraklarda geçen, tesadüfi ve sıradan gözüken bu yolculuk, üç karakteri evin, umudun ve her şeye rağmen peşinde koşulacak hayallerin izinde sürükler.
“Karşılaşmalar” üçlemesinin ikinci oyunu olan “Gölge Otobanı”, birbirinden farklı üç kişinin yolculuğunu gerçek ve kurmaca ikilemine taşıyarak, geçmişin, geleceğin ve şimdinin ekseninde akan bu yolda göçü, aidiyeti ve umudu yine sinemanın dilini kullanarak anlatmaktadır.
Telif Durumu :
Telifi yoktur. Özgün metindir.
Oyunun süresi: 75 dk
Perde Sayısı: Tek perde
Yaş Sınırı: 10+
Oyunun Künyesi:
Yazan &Yöneten: Yusuf Onur Aydın
Oyuncular: Tahir Yılmaz, Yusuf Nebioğlu, Yusuf Onur Aydın
Yardımcı Yönetmen : Gökçe Karaman
Sahne & Kostüm Tasarımı: Bengü Şener
Işık Tasarımı : Alev Topal
Ses & Müzik Tasarımı : Mert Gözmen
Videographer: Said Sakıp Demir
Yönetmen Yardımcısı: Berfin Gül
Reji Asistanları: Umut Akdoğan, Ezo Şara Uray
Oyun Fotoğrafları: Orçun Kaya
Ortak Yapımcı: Büşra Ersoy, Güney Coşka
Yapım: Tiyatro Watt
Teşekkürler: Zone60 artcollective, Soundidea, Kurtuluş Tosun
Tema:
Göç, aidiyet ve umut
Türü/Biçimi:
Dram/Komedi / Deneysel
Oyunun İzlekleri:
Gölge Otobanı biçim olarak deneysel ve sinematik bir üsluba sahip olmakla birlikte, belleğin (geçmişin) şimdiki zamanda sahne üzerinde zuhur etmesini izleğine koymaktadır. Hikayesinin kavramsal altyapısını “göç”, “aidiyet” ve “umut” üzerine temellendirmektedir.
“Belleğin şimdiki zamanda, sahne üzerinde zuhur etmesi”
Yazar Görüşü:
Metnin temel izleğini ve kavramsal altyapısını içinde bulunduğumuz toplumun güncel sorunları olan; göç, aidiyet(sizlik) ve umutsuzluk gibi sorunların oluşturuyor olması ve bu sorunları “karşılaşmalar” teması altında yapıyor olması benim yazarken ana motivasyonumdu.
Üç ayrı karakterin bir şekilde göçün ekseninde birleşmelerini, zamanın ve belleğin içinde gezinmelerini, geçmişin şimdiye indirgenmesi ve sahne üzerinde zuhur etmesini aynı zamanda da geleceği şekillendirmesini anlatmak istedim.
Göçün, aidiyetsizliğin merkezinden bu topraklardan seslenmek istedim, aidiyetsizliğini, umutsuzluğunu ve çıkmazlarını tartışan karakterler kısacık bir anda bir yolculuk boyunca hayatlarımıza girer ve çıkarlar. Tüm bunları tartışırken arabanın gitmesi, yolun sürekli zaman temsili akıyor olması, karakterleri ve izleyiciyi gerçekliğe döndürür.
“Karşılaşmalar” üçlemesinin ikinci oyunu olan Gölge Otobanı, ortak temada tesadüfen bir araya gelen kişilerin birbirlerinin hayatlarının akışını değiştirmeleri üzerine kuruludur.
Yönetmen Görüşü:
“Karşılaşmalar” üçlemesinin ikinci oyunu olan Gölge Otobanı bir yol hikayesidir, yönetmen olarak metnin verdiği sinema dilini kullanarak, ana mekanı bir araç olan ve çevresine yerleştirilen kameralar ve önceden çekilmiş görüntülerle bu sinematik atmosfere hizmet etmesine özen gösterdim. Gerçek ve kurmacanın ekseninde hikayenin mimetik ve diegetik unsurlarla anlatılmasını tercih ettim. Tiyatral ve sinematik hikaye anlatımını iç içe geçirmek ana aksımdı.
Gösterim Tarihleri:
16 Aralık Cumartesi 20.30 – Kadıköy Boa Sahne (PRÖMİYER)
24 Aralık Pazar 20.30 – Pax Sahne
