ŞARKI ATATÜRK

10 Kasım’a bişey kalmadı.
Bizim, Bilgi Yurdu olarak bi programımız var elbette. Haddimi aştığımı biliyorum ama şunu demeliyim;
-Herşeyi biz mi yapacağız yahu?
Ucundan tutsanıza biraz memleketin!
Bu söz… Lütfen içtenliğime inanın. Sadece 250 gram abartı içerir.
Palavra içermez.
***
10 Kasım’a bişey kalmadı.
Yazayım belki fikir verir, kimilerine.
Sanmam, ama olsun.
2014’ün 10 Kasım’ı olsa gerektir. Bi yıllık yanlış anımsama payımı saklı tutuyorum.
Dönemin Add’si. Ben. Dostlarım. Aslan gençlik kollarım. Kasımpatı çiçekleriyle süsledik, Taşbaşı Parkı’ndaki Cumhuriyet Ağacı’nı. Ardından Atapark’taki törene katılıp, saat dokuzu beş geçe inadına sap gibi dikildik. Yeniden ağacımızın altına döndük sonra. Epeyce bi katılım var idi. Kimileri rüyasında göremez onca insanı, biz sağiken görüp, gururlandık.
Ne oldu peki?
Muhtemelen ben ve bikaç kişi konuşma yapmışızdır. Foto çekimleri, basına bülten dağıtımları falan… Unutmuşum vallahi.
Başka?
Oturduk ağacın dibine. Gitar eşliğinde şarkılar, türküler söyledik. Ata’mızı yapmacık bi hüzün yerine müzikle yad ettik. Misal, oracıkta doğaçlama akla gelip söylenen “sen benim şarkılarımsın” adlı Grup Gündoğarken yapıtını Ata’mıza ithaf edişimizin ilkin yadırgandığını gördük. Aldırmayıp söyledik, sol yumruklarımızı havaya kaldırıp hem de…
İlerleyen zamanda pekçok ilde Ata’mızın bu şarkı ile anılması güzeldi güzel olmasına da… Bi Allah’ın kulu demedi; “Bu, Giresun Add’nin icadıdır. Helal olsun”…
Şaşırdık mı? Tabi ki hayır!
Ben boşuna mı lanet okuyorum, şehrimde yıllardır at koşturan fesat zihniyete?
***
10 Kasım’a bişey kalmadı.
Yazayım belki adam eder, kimilerini.
Katıldığımda bünyeye. Ve sadece 1ay sonra il başkanı seçildiğimde Add’ye…
Yanlış anlamışım meğer sistemi. O mübarek kurumu, “Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” olarak gördüğümü, buranın başkanlığını ise “Sefer görev emri” gibi yorumladığımı herkes bilir. Bin kez demeç verdim, onbin kez makale yazdım. Buyrun, bilmiyoruz deyin hadi!
Öyle diğilmiş, Allah kahretsin!
Meğer o kutsal kurum, chpde bi yer kapmak isteyenlerin mevzilenme yeriymiş. Bi de neymiş söyliyim mi? Bi biçimde chpde yer kapmışlara hizip yapma yeriymiş. Hay adı batsın particilik diye yutturduğunuz hizipçiliğinizin e mi?
Yaşasın Mustafa Kemal’in Cumhuriyet Halk Fırkası! Benim partim yalnızca orasıdır.
Yazık. Çok yazık. Rahmetli annannem sağ olaydı, gelirdi bunların hakkından salt şu deyimle;
Benden ırak olsunlar, cehenneme direk olsunlar.
***
10 Kasım’a bişey kalmadı.
Yazayım belki gerçek devrimci eyler, kimilerini.
O günlerde ardımız sıra dedikodu edilmişti. Vay efendim neden sol yumruklarımızı kaldırmışız?
Çokça şaşırıp, yalnızca pardon dedimdi pardon, soldan başka ne tarafımızı kaldıracaktık?
***
Yetmez ama evetçiler solcu.
Etnik bölücüler solcu.
Mütareke basını solcu.
İkinci cumhuriyetçiler solcu.
Sosyalizmden bihaber sosyalist müsveddesi sahte aydınlar solcu. Atatürk faşist ve ırkçı öyle mi? Hadiyin ordan edepsizler!
* * *
Devrim padişah devirmekle olur.
Devrim Samsun denen dağa çıkmakla olur.
Devrim ümmeti millet yapmakla olur.
Devrim kadını birey yapmakla olur.
Devrim tarım politikası ile olur.
Devrim demiryolları ile olur.
Devrim kabotaj ile olur.
Devrim köye okul götürmekle olur.
Devrim kitap okutmakla olur.
Yazılama yapmakla, bildiri dağıtmakla, o uyuz panellerle, o alçakça asker ve polis düşmanlığı ile hiçbi halt olunmaz.
Olamadılar da zaten.
***
10 Kasım’a bişey kalmadı.
Yazayım? Belki?
Mustafa Kemal solcudur.
Mustafa Kemal devrimcidir.
Bizim şarkılarımızdır O.
Elbette sol yumruklarımızı kaldırmıştık.
Başka ne umdunuzdu?