1) mikro milliyetçilik denen ucuz kavramla bi ilgim olduğunu sanmıyorum.. sevecek, övecek nesi vardır ki şimdiki giresun’un..
ama şehr-i canan diyip özetlediğimiz o eski giresun’un dünyadaki en görkemli yerleşim birimlerinden biri olduğu kesindir..
bunun nedenini açıklayamadım henüz kendime.. rumların, ermenilerin, türklerin birlikte yaşaması, 3 ayrı ülkenin konsoloslukları bulunması, olağanüstü bi fındık dışsatımı gibi pekçok etken nereye kadar açıklar bu mucize şehri, valla bilemedim..
****
sözün gelimi, doğdum doğalı hep sözcükleri kendime oyuncak eylemiş biri olarak, giresunca’nın başlı başına bi edebiyat dalı olduğunu algıladım..
her sözcüğün, sıfatın, yüklemin apayrı birer okyanus olduğunu çözdüm..
yalnızca köyden gelmiş teyzelerimden duyar, garipser, ula bi kelime bu kadar da uydurulmaz ki der idim..
tamam, bazurtesini anladım da cümörtesi nasıl bi abartıydı?
yok be kardeşim.. ne abartması.. cuma ötesi diyordu teyzelerim.. en doğrusunu yani..
pazar ertesi.. cuma ötesi.. duru türkçe budur, diğer günler elin olsun..
****
2) bikaç gün sonra medya 28 kanalında da izleyeceksiniz.. ahmet öndaş, ruşen topallı ve bencileyin buluştuk yine, muhabbet çıkmazı programında..
giresun lakapları konusunu işledik..
orada, eşhedü ibraam adlı bi giresunluyu anlatıp, daha da dünya üzerinde bundan iyi bi lakap yoktur demeye getirdim sözü..
eşhedü ibraam, tarikatçı bi yobaz.. cübbeli, çember sakallı.. din adamı falan diğil.. belinde bıçağı vs tam bi serseri.. kapukahve mahallesindeki evinin dışı türbe yeşili badanalı.. arapça yazılarla kaplı.. birine sinirlenince “eşhedü” deyip bıçak çekmesinden gelirmiş lakabı.. (birazcık benzettiniz mi sizler de; dolmuşa binerken bitek “bis” diyerek besmele çeken giresun kadınına)
sonu kötü olmuş eşhedü ibraam’ın.. tımarhane.. ve orada bilerek veya bilmeyerek iğneyle ölüm..
Allah bütün din tüccarlarına aynı sonu yaşatsın, başka ne diyim?
****
3) evde gürültü yaptığımız vakit söylenirdi, anneannem rahmetli;
-oolum siz bangada bangada sadettin misiniz?
ilkin; banka / banga ses kayması ile aklıma banka müdürü bi sadettin bey gelirdi.. ne bilim böyle herkesi azarlayan sinirli bi herif???
meğerse göbekli bi deli imiş.. göbeğine vura vura tempo tutarmış yolun orta yerinde, davul çalar gibi..
bangada bangada işte o davulun gürültü sesi imiş..
lakap diye bişi varsa, bu diğil de nedir?
başka hangi ilde takılabilir?
ebegümeci türküsünü (belki de türkü diğildir, hiçbi fikrim yok) daha yeni yeni duyuyoruz di mi arkadaşlar? çok da sevimli bulmuyor muyuz?
“gümbüdü gümbam gümbam gümbam samsak döveci”…. hemen hemen böyle bişi işte..
gurban olsunlar sadettin amcamıza..
****
hasan hüseyin korkmazgil dizeleri olsa gerektir;
davul çaldım davul çaldım duyan yok..
gece gece bi davul çalayım dedim, zahmet olmazsa duyuverin..