Mota Perform’un İlk Oyunu “Leydi Bright’ın Deliliği”

Mota Perform’un İlk Oyunu “Leydi Bright’ın Deliliği”

 Üzerine Söyleşi

Leslie Bright’la tanışmak ister misiniz? 60’lı yılların enerjik ve renkli atmosferinde, Leslie Bright’ın anılarını ve acılarını biriktirdiği odasına konuk olun. Kimi zaman üzüntü ve acıma hissi uyandırsa da, o odada oyunun sonuna kadar mağrur ve görkemli duruşundan taviz vermeyen bir leydi karşılayacak sizleri. Nevrotik kişilik yapısına sahip olan Leslie’nin, iniş-çıkışlarına şahit olduğumuz oyun, Bora Çınar’ın tabiriyle “coşkulu ve cümbüşlü bir delirme” hali sunuyor seyirciye.

Bora Çınar, Leslie Bright’ın o bazen agresif bazen de kırılgan olan nevrotik kişiliğini sahneye yansıtmakta oldukça başarılı. Oyun sonrası röportaj için Bora ile bir araya geldiğimizde çok şaşırdığımı söyleyebilirim. Beni bu kadar şaşırtan neydi, ya da nasıl birisini bekliyordum açıkçası bilmiyorum ama, Bora’nın söylediği o cümle bazı şeyleri daha da perçinledi: “Küçük insanlar da büyük işler yapabilir.”

Ben o gün o sahnede büyük bir oyun izledim. Tavsiyem, vakit kaybetmeden gidip Leydi Bright’ın o naif, hüzünlü ve kimsesiz çığlığına eşlik edin.

Lanford Wilson’ın kaleme aldığı, Mota Perform tarafından Türkiye’de ilk kez sahnelenen “Leydi Bright’ın Deliliği” oyununu Bora Çınar ve Oytun Tez ile konuştuk…

Ayçe Özyiğit : Profesyonel bir çatı altında yolunuza yeni başladınız. Nasıl karar verdiniz Mota Perform’u kurmaya?

Bora Çınar : Ben son 2 yıldır Bergama Tiyatro Festivali ile çalışıyorum. Geçen sene festivale bir oyun yaptım. Daha sonra ben de bu oyunu İstanbul’da da oynama fikri gelişti. Oyunu İstanbul’da sahnelemem için bir ekip gerekiyordu. Çevirmen, yardımcı yönetmen, koreograf, ışık tasarımcısı, kostüm tasarımcısı, sanat yönetmeni derken bir ekip oluşturduğumuzu gördük. Ekibi bir çatı altında toplamak ve biraz daha profesyonel olarak adım atmak için de bir ismimiz olsun dedik ve Mota Perform adıyla yola çıktık. Oyun tek kişilik bir oyun ama ekipte 11 kişi var.

Ayçe Özyiğit : Yola yeni çıkan herkesin bir hedefi/düşüncesi vardır. Sizler de bu yolda kendinize herhangi bir motto belirlediniz mi?

Bora Çınar : Mottomuz şu: “Bulduğumuz her alan sahnemizdir”. Çünkü ben bu oyunu çıkarırken, biraz klişe gelebilir ama, gerçekten de çok zorlandım. Oyun bir yandan eğlenceli diğer yandan zorlu yollardan geçerek sahnelendi. Bergama’daydım, oyunu yapacağım ama çalışacak mekânım yok, sahnem yok. Oradaki halk, sağ olsun bana çok yardımcı oldu. Kimi deposunu verdi, kimisinin oturmadığı ev vardı, evinde çalışabileceğimi söyledi. Leydi Bright’ın Deliliği de zaten evde geçtiği için, ben 3 odalı bir evin salonunu sahneye çevirdim. Bütün dekorları, disko topları da dâhil odaya yerleştirdim. Manuel ışıklarla aç kapa yapıp o şekilde çıkardım Bayan Bright’ı. Sonra dedim ki, “yapabiliyormuşuz”. Böylece “bulduğumuz her alan sahnemizdir” düşüncesi gelişti. Depoyu da sahneye çevirdim, boş bir evi de sahneye çevirdim, yaşadığım evin odasını da bir sahneye çevirdim. Bir oyun yapmak için illa sahneye ihtiyacımız yok, ama oynamak için sahneye ihtiyacımız var.

Ayçe Özyiğit : Tiyatrolar için sahne bulmak da oldukça sıkıntılı bir süreç. Siz zorluk yaşadınız mı sahne bulma konusunda?

Bora Çınar : Sahne konusu biraz sıkıntılı, doğru söylüyorsunuz ama doğru ve düzgün bir iletişimle çözümlenebiliyor. Profesyonellik de oradan geliyor zaten. Profesyonel bir adım atmamız gerektiğini düşündüğümüzde, sahnelerle proje dosyamız, görsel materyallerimiz hazır bir şekilde iletişime geçtik.  Konuşma dili, -mail dili bile- çok önemli bir etkendi sahne bulma konusunda. Koordinatörümüz Oytun sayesinde -aynı zamanda yapımcımız ve oyunun ışık-ses tasarımcısı- sahnelerle güzel iletişim kurup oynuyoruz. Sahnelerle bağımız sınırlı kalmasını istemediğimiz için, bu aralar özellikle yeni sahnelerde oynamaya çalışıyoruz. Oyun her sahneyi görsün, her türlü sahnede oynayabilsin, aynı zamanda da biz de yeni sahnelere destek olalım istiyoruz. Bu sayede birbirimize karşılıklı olarak katkı sağlamış oluyoruz. 

Ayçe Özyiğit : Yeni kurulan tiyatroların büyük bir kısmı isim seçerken klasikleşmekten kaçınıyor. Mota Perform’da tiyatro için oldukça farklı bir isim.

Oytun Tez : (Gülüşmeler) Ben New York’ta Moto Word aında, çeviri üzerine bir teknoloji platformunda yıllardır çeviri yapıyorum. İsme çok takılı kaldığım için sürekli her kelimenin, her ismin başına “Moto” ekleyerek, “Moto şu, Moto bu vs.” diye ismin esprisini yaparım. Biz bu kumpanyayı bir araya getirdik ve bir süre sonra isim problemi düştü kucağımıza. Ben yine her zamanki gibi esprisine “Mota Perform olsun o zaman” diye atıldım. Sonra gerçekten de o isimde takılı kaldık.

Ayçe Özyiğit : Bora, senin “Leydi Bright’ın Deliliği” oyunu için yoğun bir araştırma yaptığını duydum. Bu oyunda ya da metinde seni cezbeden ne oldu? 

Bora Çınar : Ben Amerikan Tiyatrosu’nu araştırıyordum. Sonra bir şekilde “Altmışlarda Amerikan Tiyatrosuna” evirildi çalışmalarım. O konuda bol bol tez okudum. Aynı zamanda tezim için “Amerikan Tiyatrosu” ve “Amerikan Tiyatrosu!nda eşcinsellik” üzerine araştırma yapıyordum. 60’lar dönemi yazarlarına baktığınızda, genelinin uçuk kaçık insanlar olduğunu görebilirsiniz. Çoğu yazar kendilerinden beklenilmeyen hareketlerde bulunmuş. Bazıları ruh ve sinir hastalıkları hastanesine girmiş, bazıları adam öldürmüş. Çok ünlü yazarlar bu sözünü ettiklerim. Bu araştırma beni Lanford Wilson ve Leydi Bright’a götürdü. Yazar karakteri –Leslie Bright’ı- “çığlık atan kraliçe” diye adlandırıyor. Baktığın zaman, duruşuyla, hareketiyle, makyajı ve kostümüyle gerçekten de çığlık atan bir kraliçe var orada. Öylesine kırılgan bir yerden çığlık atıyor ki, yavaş yavaş kırılıyor, parçalanıyor, o şaşalı leydi adeta yavaş yavaş küçülüyor. Bu durum bende karaktere karşı acıma ve üzülme hissi uyandırdı ve beni oyunu araştırmaya itti. Oyunu araştırırken diğer taraftan da dönemi araştırmam gerekti. Dönemi araştırmaya başlayınca oyunu daha da çok sevdim. Çünkü oyun bana beraberinde bir sürü şey de öğretti. O dönemin kostümlerini, dekorlarını, insanlarını ve sanatçılarını tanıdım. Örneğin, oyunun bir yerinde “Loretta Young  gibi dolanıyorsun ortada” diye bir cümle geçiyor.  Loretta Young kim?  İnternete girip araştırıyorum. Kendisi 60’lı yılların çok ünlü ve popüler bir aktrisiymiş. Sahneye girişleri çok meşhurmuş. Tüm bunlar beni cezbeden şeyler oldu diyebilirim. Kaldı ki, Leydi Bright’ın Deliliği o dönemlerde çok ses getiren bir oyunmuş. İlk olarak bir kafede oynanmış ve sonrasında da oyunu sürekli kafede sahnelemişler. Bu tarz küçük şeyler de yakaladım oyuna dair.

Ayçe Özyiğit : Metne ne kadar sadık kaldınız?  Metinde sizi güncellemeye iten yerler oldu mu?

Bora Çınar : Metne %90 sadık kalındı diyebiliriz. İlk gösterimlerin ardından seyircilerden “neden o dönemler, neden günümüzü oynamadınız?” gibi geri dönüşler aldık. Günümüz diye kast edilen de şu; Mıchael, Mehmet olacak; Adam, Ahmet olacak. O zaman ben gideyim oyunu Leyla Halanın Deliliği yapayım. Şu an zaten bu tarz durumda olan günümüz insanlarını anlatan çok video var her türlü platformda. YouTube’da açıp izleyebiliriz. Bazen döneme de sadık kalmak gerekiyor. Sürekli günümüzü izleyemeyiz. Gelişimimiz açısından biraz o dönemlere de hakim olmalı, o dönemlerin hikayesini de oyunculuğunu da bilmeliyiz. Bu da bize bir şey katıyor, öğretiyor. Geçmişe dönüyorsun, 1960’lardan günümüze kadar neler olmuş bu tarz olaylarla ilgili onları araştırıp öğreniyorsun. 

Oytun Tez : Biz oyunun zamanını kapsül gibi korumak istedik. Michael’ı Mehmet yapmamak ya da Michael bile eski isimse onu Jordan yapmamak, günümüze hiç uyarlamamak istedik. O yüzden metne sadık kalmak zorundaydık. Metindeki bazı dilsel ifadelerin günümüze dair daha yeni versiyonları çıktı belki. -çünkü metinde daha eski cümleler geçiyor- Onlar şu an günümüzde kullanılmıyor olabilir ama, çeviri esnasında o dilsel ifadelere dahi sadık kaldık. 1960’lı yıllara daha yakın bir Türkçe yapısıyla çeviriler yapıldı. Bütün bunları hep korumaya çalıştık. Bu, seyirciye biraz yabancılaşma getiriyor ama bana göre seyirci de ona biraz acıkmış. Şimdiye kadar 8 gösterim yaptık. Sadece ilk oyunda belki biraz şaşırdılar, garipsediler. Bence oyunun çok canlı bir dinamiği var ve bu da seyirciyi hemen içine alıveriyor.

Bora Çınar : Oyun biraz empatiyi de getiriyor bana göre. O dönemi günümüzle kıyaslıyorsun, kendini Leydi Bright’ın yerine koyuyorsun.

Ayçe Özyiğit : Leydi Brıght’ın Deliliği oyunu seyirciye ne vadediyor?

Oytun Tez : Çoğul konuşacağım, bizce oyun bir anlatı vadetmiyor. Oyunda Leslie  kendisini anlatmıyor, kendisini yaşıyor. O yüzden bizler bir hikaye anlatısından ziyade Leslie Bright’ın sadece1 saatine tanık oluyoruz. Bir yaşanmışlık vadediyor. “Ben böyleyim, gel benim ne olduğumu izle, sana ne anlatacağımı değil” diyor. 

Bora Çınar : Seyirciye şunu da anlatmaya ve göstermeye çalışıyor. Karşımızda yazarın da tabiriyle ağır feminen, trans, gey bir karakter var ama bir süre sonra izleyici ön yargısını kırarak eşcinselliğini bir kenara bırakıp onun o yalnızlığıyla, evdeki iletişimiyle, geçmişe dönüşüyle empati kuruyor. Artık o seyirci için bir trans olmaktan çıkıyor ve kendisinden bir karakter oluyor. Tek odalı dairesinde 1 saatlik bir anısını izliyoruz. Ona karşı o kadar da önyargılı olmamak gerekiyor. Çok fazla acılar yaşamış, geçmiş ilişkilerini özlüyor, kimsesi kalmamış. O yalnızlıkta konuşabildiği sadece oyuncak bebeği ve mankeni var. Zaten yazar da “oyunun hiçbir şekilde eşcinsel oyunu olarak anılmasını istemiyorum” diyor. Oyunda yalnızlık, yaşlanma korkusu ve güzelliğini kaybetme korkusu anlatılıyor. Translık bitiyor ve biz onu leydi olarak izliyoruz. 

Ayçe Özyiğit : Leydi Bright kendisini çok beğenen, güzelliğine oldukça düşkün birisi. Onu delirmeye götüren şeyin yalnız kalmaktan çok yaşlanmanın güzelliğinde yarattığı deformasyonu kabul edememe duygusu olduğunu söyleyebilir miyiz?

Oytun Tez : Yalnızlığının sebebini güzelliğini kaybetmesi olarak görüyor. Ben artık güzel değilim, o yüzden yalnızım diyor. Zamanında kendisine sadece güzelliği için gelmişler, onu kaybetmeye başlayınca da bir anda yalnız kalıyor.

Bora Çınar : Yaşlanma ve onun getirdiği yalnızlık korkusu da diyebiliriz. Dekordaki imzalardan da anlaşılacağı üzerine zamanında birçok erkekle birlikte olmuş ve ondan memnun kalmışlar. Ama şimdi arıyor ulaşamıyor, arıyor cevap alamıyor, konuşacak kimsesi yok. Oraya bir manken koymuş ve unutamadığı tek erkeğin ismini vermiş ona, onunla konuşuyor. Yalnızlıktan kurtulmak için onu var etmeye çalışıyor.

Ayçe Özyiğit : Pek çok erkek ismi yanında dekorda Adam’ın ismi ön planda lanse edilmiş. Ve Leydi Bright her geri dönüşte Adam’ın adını telaffuz ediyor. Netice de Adam da ona tıpkı hayatına giren diğer erkekler gibi davranmış ve onu terk edip gitmiş. Adamı onun için bu kadar önemli kılan nedir size göre?

Bora Çınar : Çünkü Adam onun için en güzel vakit geçirdiği, en güzel cinsellik yaşadığı ve en yakışıklı bulduğu erkeklerden birisi ve o onu kaybediyor. Bizlerde de vardır mesela, birçok sevgilimiz olur ama sadece bir tanesini unutamayız.

Oytun Tez : Onu unutamamasının sebebi duvardaki imzalar da olabilir. O kâğıtları başlatan ilk kişi Adam. Oyunda bir geçmişe dönüş sahnesi var. Orada Adam kendisinden bir hatıra olarak kalması için duvara ismini yazıyor. Bu olay aslında Leslie’nin o eve ilk taşındığı günlerde, henüz ev ve duvarlar boşken gerçekleşiyor. Ondan sonra duvarda kâğıtlar, imzalar, isimler birikmeye başlıyor. Ama bu olayı başlatan ilk kişi Adam… Sanıyorum Adam’ı o yüzden unutamıyor. 

Ayçe Özyiğit : LGBTİ+ içerikli tiyatro oyunlarının LGBTİ+ hareketlerinin mücadelesine katkı sağladığını düşünüyor musunuz?

Oytun Tez : Geldik politik sorulara. (Gülüşmeler) Oyunun yazarı “Bu oyunun eşcinsel oyunu olarak tanınmasını istemiyorum, eşcinsel oyunu olarak tanındığında ise dediği şeyleri onaylamıyorum” diyor. Böyle olunca da bize çok laf söylemek düşmüyor. Çünkü yazar zaten oyunun yolunu belirlemiş biraz. Politik söylemli bir oyun olmadığını, oyunun daha çok yalnızlık ve delilikle ilgili bir oyun olduğunu dile getiriyor. Tabii karakter trans birey olunca işin doğası gereği biraz o taraflara da sürükleniyorsun. Bana kalırsa bu oyun LGBTİ+ politikası ile ilgili çok bir şey demiyor ama oyunun LGBTİ+ bireyleri biraz daha görünür kılmak, onları insanlaştırmak ve onlarla empati kurdurtmak açısından bir etkisi olabilir. Özellikle yaşlılık, yalnızlık ve LGBTİ+ kelimelerini bir araya getirdiğimizde… Bunun çok az işlenen bir konu olduğunu düşünüyorum. LGBTİ+ bireylerin hayatlarının son dönemleri genelde sancılı geçer. Çok ağır bir yalnızlık ve ağır bir sağlık sistemi sorunu yaşarlar, -derken bak nasıl politik söyleme giriyorum (Gülüşmeler)- Bakımevleri, huzurevleri sorunları yaşarlar. Belki şimdilerde biraz daha iyileşiyor ama şu dönemin yaşlı LGBTİ+ bireylerinden ailesiz yaşayanlar çok var. Bence bu oyun bir yerden politik söylem yaratacaksa o LGBTİ+ ve yaşlılık, LGBTİ+ ve yalnızlık üzerine olmalı. Çünkü şu an yaşlı LGBTİ+ bireyler için sağlık sistemi oldukça büyük bir sorun. 

Bora Çınar : Mesela Osmanbey’de trans bireyler için yapılmış bir huzurevi var. Orada toplanıyorlar. Şu zamanın genç LGBTİ+ bireyleri oraya gidip onları ziyaret ediyor, onlara yardım ediyor, bir şeyler götürüyorlar. Bazen videolarını izliyorum. Çok yalnızlar ve bu ziyaretler onları çok mutlu ediyor. 

Ayçe Özyiğit : Mota Perform olarak ilerleyen zamanlar için ne gibi planlar yaptınız? Hedefleriniz neler?

Bora Çınar : Moto Perform çatısı altında hedefim şimdiye dek oynanmamış metinleri gün yüzüne çıkarmak ve oynamak. Leydi Bright’ın Deliliği bunlardan ilkiydi. Ve en önemli önceliğim genellikle öğrencilerle bir şeyler yapabilmek olacak. Beni çok kızdıran ve karşı olduğum bir durum var. Günümüzde AVM oyunları dediğimiz çok büyük prodüksiyonlar var. İnanılmayacak paralarla gidip izliyorlar oyunlarını. Konservatuvar öğrencilerinin haftada 2-3 kere oyun izlemesi gerekiyor. Ama bugünün koşullarında bir öğrenci evinin kirasını mı ödesin, okuluna mı para versin, kendisini mi geçindirsin yoksa tiyatro oyunu mu izlesin? Oyun izlemek bir seçenek olmamalı. Benim inandığım şu; küçük gruplar da öğrenciler de profesyonel işler çıkarabilirler. Bence bu düşünce artık kırılmalı. İyi işler yapmak için mezun olmak gerekmiyor ya da büyük prodüksiyonlar, devasa dekorlar, şaşalı kostümler gerekmiyor. Örneğin yardımcı yönetmenimiz Evin Acar, Kadir Has Üniversitesi’nde 2. sınıf öğrencisi. Sanat yönetmenimiz İdil Erdoğan İtalya’da Performans Sanatları son sınıf öğrencisi. Kostümlerimizi yapan Efe Arslan da keza öyle. Işık tasarımcımız Demircan Güler Kocaeli Üniversitesi’nde konservatuar okuyan, ışık uygulama yapmış ama hiç ışık tasarımı yapmamış bir arkadaşımız. Biz bu sayede ona da bir ilki yaşattık, onun için de okul gibi oldu burası. Leydi Bright’ın Deliliği hepimizin ilk projesi. Moto Perform’un da böyle ilerlemesini istiyorum. Öğrenciler, küçük insanlar neler yapabiliyor göstermek istiyoruz.

Ayçe Özyiğit : Söyleşi için teşekkür ederim.

Oytun Tez: Ben de teşekkür ederim.

Bora Çınar : Ben de size ve Tiyatro… Tiyatro… Dergisi’ne teşekkür ederim.

AYÇE ÖZYİĞİT

Oyunun Künyesi:

Yazan: Lanford Wilson

Çevi̇ren: Ahu Sıla Bayer

Yöneten Ve Oynayan: Bora Çınar

Yardımcı Yönetmen: Evi̇n Acar

Sanat Yönetmeni̇: İdil Erdoğan

Koreograf: Ahu Sıla Bayer

Sahne Tasarımı: Bora Çınar

Kostüm Tasarımı: Efe Arslan

Işık Tasarımı: Demi̇rcan Güler

Müzi̇k: Ci̇han İncirligöz

Ses Düzenleme: Mert Kasap

Dış Ses: Evi̇n Acar

Ses Uygulama: Oytun Tez

Afi̇ş Fotoğrafı: Çağan Li̇znak

Afi̇ş Ve Grafi̇k Tasarımı: Murat Boyraz

Yapım: Motaperform

Süre: 50 dakika / Tek perde

Yaş Sınırı: +16

1
Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • Koç
  • Boğa
  • İkizler
  • Yengeç
  • Aslan
  • Başak
  • Terazi
  • Akrep
  • Yay
  • Oğlak
  • Kova
  • Balık
KOÇ BURCU YORUMU

Bugün, içsel enerjin yüksek ve çevrendekilere liderlik etme isteği içerisinde olabilirsin. Eğlenceli faaliyetlere katılmak ve yeni insanlarla tanışmak için mükemmel bir zaman. Cesaretin, seni zorlandığın durumların üstesinden gelmekte güçlendirecek. Ancak, düşünmeden hareket etmemeye dikkat et, aceleci kararlar alabilir ve sonradan pişman olabilirsin. İlişkilerinde açık ve dürüst olman, başkalarıyla olan bağlarını güçlendirecek. Hayatındaki değişimlere karşı açık ol. Taze bir bakış açısı, yeni fırsatların kapısını aralayabilir. Enerjini doğru yönlendirmek, gününü daha verimli geçirmeni sağlayacak. Kendinle barışık ol ve iç sesini dinle!

BOĞA BURCU YORUMU

Bugün kendinizi oldukça kararlı ve güçlü hissedeceksiniz. İçsel huzurunuz, çevrenizdekilere de yansıyacak. Maddi konularda beklenmedik fırsatlarla karşılaşabilirsiniz; akıllıca değerlendirmek önemli. İlişkilerde ise sıcak ve samimi bir iletişim kurma isteği ön plana çıkacak. Sevdiğiniz insanlarla vakit geçirebilir, kalp bağlarını daha da derinleştirebilirsiniz. Kendinize odaklanmak, ruhsal anlamda güçlenmenizi sağlayacak. Sanat ya da yaratıcılıkla ilgili bir aktivite, sizde yeni kapılar açabilir. Duygusal derinliklere inme isteğiniz, bazı görünmez engellerle karşılaşmanıza neden olabilir; bu nedenle iç sesinizi dinlemekte fayda var. Kendinize güvenin ve akışa bırakın.

İKİZLER BURCU YORUMU

sık sık fikir değiştirme eğiliminde olabilirsin. Bu, bazı insanlarla anlaşmazlıklara yol açabilir. Hislerini ifade ederken daha dikkatli ve ölçülü olman, iletişimdeki dengenin korunmasına yardımcı olur. Aşk hayatında sürprizler kapıda; belirsizliklerin üstesinden gelmek için açık sözlü olman faydalı olabilir. Kendini ifade etmekten çekinme, bu sayede duygusal bağları güçlendirebilirsin. Genel olarak, yaratıcılığını ortaya koymak için mükemmel bir dönemdesin, bu fırsatı değerlendirmek için papatya tarlasında koşuyor gibi hisset.

YENGEÇ BURCU YORUMU

Duygusal derinlikler, bugünlerde içsel bir yolculuğa çıkmanıza olanak tanıyor. Sevdiklerinizle olan bağlarınızı güçlendirmek, ruhsal tatmin sağlayacak. Anlık duygusal dalgalanmalar yaşayabilirsiniz; bu, geçmiş anılarınızı yüzeye çıkarabilir. Kendinize nazik davranmayı unutmayın. Evle ilgili konular, belki küçük bir yeniden düzenleme veya bakım, bugünkü enerjinizle uyumlu. Daha önce ertelediğiniz projelere yönelmek, yaratıcılığınızı harekete geçirebilir. Başkalarının ihtiyaçlarına duyarlılığınız, sizi doğal bir destek noktası haline getirecek. Unutmayın, duygusal dengenizi korumak, başkalarına sunacağınız yardımların kalitesini artırır. İçsel sesinize kulak vermek, bugünün en büyük öğretisi olabilir.

ASLAN BURCU YORUMU

Bugün enerjinin zirveye ulaştığı bir gün. Kendini daha yaratıcı ve heyecanlı hissediyorsun. İçinde fırtınalar kopan bir tutku var, bu da seni cesur adımlar atmaya itebilir. Sözlerin ve fikirlerin başkaları üzerinde etkili olabilir; bu yüzden düşüncelerini açıkça ifade etmekten çekinme. Sosyal hayatında ilgi odağı olabileceğin durumlar ortaya çıkacak. Yakın arkadaşlarınla yapacağın sohbetler, seni derinlemesine düşündürebilir. Beklenmedik sürprizlerle karşılaşabilirsin, bu da seni daha da heyecanlandıracak. Fakat dikkat et, aşırı kendine güven kalabalığın içinde kaybolmana neden olabilir. İçsel sesine kulak ver; kendi sınırlarını aşmakla birlikte, başkalarının duygularına da saygı göster. Bugün tüm renklerin bir araya geldiği bir tablo gibi; yüreğinle hissederek bu tabloyu yaratabilirsin. Unutma, senin cesaretin ve kararlılığın, başarılarının temel taşı olacak.

BAŞAK BURCU YORUMU

Detaylara verdiğin önemi göz önünde bulundurursak, bu gün hassasiyetin biraz artabilir. Karşılaştığın durumları incelemek ve analiz etmek için harika bir zihin açıklığına sahip olabilirsin. Ancak, mükemmeliyetçi yapın seni bazı gereksiz kaygılara sürükleyebilir. İş yerinde veya günlük yaşamda bir şeyleri düzeltme isteğin, etrafındaki insanların duygularını göz ardı etme riskini doğurabilir. Uzun zamandır üzerinde düşündüğün projelerde yapıcı adımlar atma fırsatın doğabilir. Kendine karşı nazik olmayı unutma, bu günde içsel huzurunu sağlamak için biraz durup nefes almak faydalı olabilir. Sosyal ilişkilerinde samimiyete önem ver, bir arkadaşınla veya sevdiğin birisiyle derin bir sohbet, bağlılığınızı artırabilir. Unutma, içsel dengeni bulmak, çevrendeki karmaşayı daha iyi yönetmene yardımcı olacaktır.

TERAZİ BURCU YORUMU

Bugün sosyal ilişkilerin ve iletişim becerilerinin ön planda olduğu bir gün. Çevrendeki insanlarla kuracağın diyaloglar, sana yeni fırsatlar ve projeler sunabilir. Duygusal denge arayışında, kendini ifade etme yollarını keşfetmekte fayda var. Özellikle sanatsal veya estetik konulara yönelmek, içsel huzurunu artırabilir. Ancak, başkalarının düşüncelerine fazla odaklanma riski taşıyabilirsin; kendi isteklerini de göz önünde bulundurmalısın. Kendini rahat hissettiğin ortamlara yönelmek, ruh halini olumlu yönde etkileyecek. Kendi sınırlarını korumayı unutmadan, sevgi ve anlayış dolu bir gün geçirebilirsin.

AKREP BURCU YORUMU

Sırların derinliğine inmeyi seven bir ruh halindesin. Duygusal yoğunluk, seni bazı kararlara yönlendirebilir. Bugün içsel hislerinle hareket etmen, daha fazla netlik sağlayacak. Kendini yeniden keşfetme fırsatların var; unutulmuş tutkuların, hayallerin ve isteklerin için zaman ayırabilirsin. İletişim kurarken sezgilerine güven, başkalarının niyetlerini anlamakta özel bir yeteneğin var. Duygusal bağların güçlenebilir, samimi paylaşımlar yapma ihtiyacı hissedebilirsin. Ancak, geçmişle yüzleşmekten çekinmemelisin; bu, sana büyük bir liberasyon getirebilir. Basit durumların karmaşık hale gelmesine izin verme; olayları olduğu gibi kabul etmek, seni daha huzurlu kılabilir. Bugün, içsel gücünü artıracak anlar yaşamak mümkündür. Sosyal ilişkilerde dikkatli ol; gizli kalmış hislerin dile gelebilir, bu da seni yeni bağlantılara sürükleyebilir. Hakkında düşündüğün değişim ve dönüşüm yolunda emin adımlarla ilerleyebilirsin.

YAY BURCU YORUMU

Yeni başlangıçlara ve maceralara açık bir ruh hali içindesin. İçsel özgürlüğün ve keşfetme arzun seni heyecan verici fırsatlara yönlendirebilir. Yakın çevrenden bazı kişilere ilham katabilir, anlayış ve destek sunarak onların da kendi potansiyellerini keşfetmelerine yardımcı olabilirsin. Sosyal ilişkilerdeki sıcaklığın, seni çekici kılacak ve insanları etrafında toplamana yardımcı olacaktır. Duygusal derinliklere inmeye hazır olabilirsin, bu da bazen beklenmedik yüzleşmelere neden olabilir. Ancak, bu durumlarla başa çıkma yeteneğin, ruhsal ve zihinsel olarak senden bekleneni aşma şansı sunar. Kendini ifade etmeye yönelik fırsatları kaçırmamalısın; yazılı ya da sanatsal projelere yönelerek içsel sesini daha güçlü bir şekilde duyurabilirsin. Sınırlarını zorlamaktan çekinme, bu süreç sana büyüme ve gelişme şansı sağlayacak.

OĞLAK BURCU YORUMU

Kararlılığın ve disiplini, seni hedeflerine bir adım daha yaklaştıracak. Bugün, sorumluluklarını yerine getirirken içsel bir tatmin duygusu bulacaksın. İş ortamında, otorite figürleriyle olan ilişkilerin özel bir önem taşıyacak; saygı ve güven, işbirliğinizi güçlendirecek. İş projelerine olan yaklaşımında yenilikçi fikirlerinle fark yaratabilirsin. Kişisel yaşamında yakın ilişkilerde ise, samimi iletişimler kurmak sana iyi gelecek. Sevgi dolu anların yanı sıra, geçmişle olan hesaplaşmalarını yapma fırsatın olacak; bu, sana ruhsal bir hafiflik getirecek. Duygusal zekânı kullanarak çatışmalardan kaçınabilir, daha derin bir anlayış geliştirebilirsin. Sağlığına dikkat et, bedenine gereken özeni göster. Günün sonunda, huzurlu bir ruh hali seni bekliyor.

KOVA BURCU YORUMU

Bugün, içindeki yenilik ve özgürlük arzusunun daha da belirginleşeceği bir gün. Sanat ve yaratıcılık alanında yeni fikirler aklını meşgul edebilir. Farklı düşünme yeteneğinle çevrendekileri etkilemek için harika bir zaman. Sosyal çevrende güçlü bağlantılar kurma fırsatı var; insanlarla derin ve anlamlı sohbetler yapabilirsin. Toplumsal konulardaki duyarlılığın ön plana çıkıyor, bu sebeple adalet ve eşitlik için bir şeyler yapmak isteyebilirsin. Kendini ifade etme şeklin, başkalarına ilham verebilir. Yine de, kişisel alanına saygı duyan insanlarla zaman geçirmek, içsel huzurunu artırman için önemli olacak. Belki biraz yalnız kalmak, düşüncelerini toparlaman için gerekli olabilir. Kendi değerlerine sadık kalmayı unutma; bu dönemde içsel rehberliğine güvenmek, seni doğru yöne yönlendirecek.

BALIK BURCU YORUMU

Duygusal derinliğin ve sezgisel yeteneklerinin ön planda olacağı bir gün. İçsel hislerin, çevrendeki olaylara karşı daha duyarlı olmanı sağlayacak. Etrafındaki insanlarla kuracağın bağlantılarda merhametin ve empatin çok önemli bir rol oynayacak. Sanatsal ve yaratıcı yönlerin, ilham verici projelere yönelmeni teşvik ederken, ruhsal olarak da kendini yenileyebilirsin. Ancak, sınırlarını korumayı unutma; başkalarının duygularına fazla kaptırmak, kendi duygusal dengenini sarsabilir. Yeni bağlantılara açılmak, sosyal çevreni genişletmek için güzel fırsatlar bulacaksın. Kendini ifade etmekte zorlanıyorsan, sakin bir ortamda yalnız kalmak, düşüncelerini netleştirmene yardımcı olabilir. Kendi ihtiyaçlarını anlamak ve onlara saygı göstermek, bu geçiş döneminde önemli. Unutma, hayallerini gerçeğe dönüştürmek için doğru zaman ve ortamı bulmak da önemli bir adımdır.

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM