KOKU

KOKU

Adettendir.
Her edebiyatçı, eylül ayı içerisinde bi ”hüzün” yazısı yazar.
İşim gücüm yoğun, zamanım az, mesaim pahalı, acilen ben de sıramı savayım bari.
***
Ağaçlar, kuşlar, sahiller, kediler, bulutlar, ince usul yağmurlar.
Sararıp dökülen yapraklar.
Çukulata renkli şarkıcılar.
Hayır yahu… Nefret geldi bunları okumaktan her sonbahar. Başka bişey bilmiyonuzsa yazarlık taslamayın kardeşim!
Yeter, kusacam!
***
Ben iki genci yazacağım.
Eylül, ayrılıktır.
Bi pazar gecesi, Sinop. ADD’mizin bi toplantısı dönüşü. Bizi Giresun’a getirecek otobüsün kalkmasını beklerken.
Değerli büyüklerimiz Aynur ve Şerif Hancıoğlu da varlar… 2014 eylülü. Zaten hep varlar o günden beri yaşamımda, eksik olmasınlar.
Hemen yanda, Sinop-İstanbul otobüsü.
Kalkışa hazır gibi. Bi gözümüz de onda, otogarda nereye bakacağız ki başka?
***
Görmemek elde diğildi.
Genç bi kızla genç bi çocukcaazın veda sahnesiydi denk geldiğimiz.
Sarmaş dolaştılar. Birbirlerinin kokusunu içlerine çekiyorlardı.
Tahminen; lise yeni bitti, çocuk gurbette okul kazandı gidiyo, eşşek gafalı gız ise bişey kazanamamıştı.
Görünen bu idi.
***
-”İstanbul yolcusu kalmasın”!!!
Sonbi kez öpücükler. Kalktı otobüs. Çocuk en ön koltukta. Donuk bi surat. İfade sıfır.
Kız desen? Dokunsan ağlayacak.
Hayat durdu, kolay diğil. Biz bile buz tuttuk.
***
Ağlamadılar.
El sallaşmadılar.
Öylece birbirlerine baktılar. Görüntülerini içlerine kazıdılar. Sözleşmişlerdi demek.
Gitti otobüs.
***
Bu sahneyi anımsıyordum bi yerden?
1983’te okul kazanıp İstanbul’a gittimdi, aynen böyle boynumu büküp. Eşşek gafalı gızın tıpkısının aynısı Giresun’da da vardı. Biz de el sallaşmadı idik. Sözleştik miydi, anımsayamadım şimdi?
Bi halt kazanıp, gelemediydi o da peşimsıra.
***
Yarın tam 41 yıl olacak.
O gız hâlâ eşşek gafalı!!!
Konuşuruz arada bi.
O gız hâlâ gelemedi.
Nasıl bi gelememektir bu, ömrüm bitti.
***
(Sevgideğer dostlarım,
Tomris ve Turgut Uyar çiftinin kedilerinin adını bilmeyenden edebiyatçı olmaz demiştim, vaktiyle. Belki bu sütunlaradır, bi yere yazdım ayrıca, emin diğilim. Yine aynı görüşteyim.
Daha dün, Giresunspor’un unutulmaz savunma oyuncusu Metin Aktaş abimizi yitirdik. Tanrı rahmet eylesin. Yiğittir, namıyla anayım, Metço’nun takım arkadaşlarından pas isterken ağzından çıkan ünlemi -boştayım, topu bana atın der gibi- bilmeyenden de Giresunsporlu olmaz.
Sınav yapılıp, bu soru sorulsun. Bilemeyen, ne futbolcu olsun bu kulübe, ne hoca… Ne başkan olsun Çotanak armaya, ne yönetici…
Mümkünse yazar hiç olmasın, şurada burada Giresunspor’un g’sine elini sürüp, o misli menendi olmayan geçmişi kirletmesin)
Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Duygusal derinliklerinle yüzleşmek için mükemmel bir zaman. İçsel sezgilerin seni yönlendirecek, gizli hislerini keşfetmende yardımcı olacak. Yaratıcı projelerine odaklanmak için ilham alabileceğin bir ortam yaratmalısın. Sosyal etkileşimlerde daha duyarlı olman, başkalarının hislerine karşı empati kurmana olanak tanıyacak. Geçmişten gelen anıların gün yüzüne çıkabileceği, bu anıları değerlendirip, onları geleceğe taşımak için fırsat sunacak. Kendini ifade etmekte zorlanıyorsan, yazmak iyi bir seçenek olabilir. Ayrıca, sevdiklerinle arandaki bağları güçlendirmek için samimi bir konuşma yapabilir, hislerini açıklığa kavuşturabilirsin. Özellikle, ruhsal ve bedensel sağlığına özen göstermek, dengeyi bulmanda önemli bir rol oynayacak. Karar verme aşamasında dikkatli olmalı, aceleci davranmamalısın. Doğa yürüyüşleri veya meditasyon gibi aktiviteler, zihnini sakinleştirip, yeni açılımlara kapı aralayacaktır. Kendine zaman ayırmayı es geçme; bu, iç huzurunu bulmanda etkili bir yol olacak. Pozitif enerjini paylaşırken, kendi sınırlarını da korumayı unutmamalısın.

YAZARLAR / Tümü
Güven Bayar: Merhaba, Telefon rehberi duruyor mu?
2024-12-12 01:46:05