Film eleştirmenlerinin gözüyle gelmiş geçmiş en iyi 20 Amerikan filmi 

Film eleştirmenlerinin gözüyle gelmiş geçmiş en iyi 20 Amerikan filmi 

<p>"Yurttaş Kane" (Citizen Kane)</p><p>ABD’nin kendisi gibi çok katmanlı bir filmi olan "Yurttaş Kane" en iyi Amerikan filmleri arasında sayılır. Büyük yönetmen Orson Welles’in henüz 25 yaşındayken çektiği bu ilk filmi sinemada birçok yeniliğin uygulanmaya başlandığı bir başyapıttır. Zaman ve bilinç kavramlarının ele alındığı hikayenin dayandığı sırlar aslında çok açıktır. Hikaye anlatımı ile ilgili, kendi kendimize anlattığımız hikayelerle ilgilidir. Hem trajedi, hem komedi, bazen de halüsinasyon içerir. Filmin yapımında görev almış herkesin ismi Yurttaş Kane ile ölümsüzleşti. Filmin orijinal afişinde söylendiği gibi “Muhteşem” bir film.&nbsp; (Glenn Kenny)</p>
1

“Yurttaş Kane” (Citizen Kane)

ABD’nin kendisi gibi çok katmanlı bir filmi olan “Yurttaş Kane” en iyi Amerikan filmleri arasında sayılır. Büyük yönetmen Orson Welles’in henüz 25 yaşındayken çektiği bu ilk filmi sinemada birçok yeniliğin uygulanmaya başlandığı bir başyapıttır. Zaman ve bilinç kavramlarının ele alındığı hikayenin dayandığı sırlar aslında çok açıktır. Hikaye anlatımı ile ilgili, kendi kendimize anlattığımız hikayelerle ilgilidir. Hem trajedi, hem komedi, bazen de halüsinasyon içerir. Filmin yapımında görev almış herkesin ismi Yurttaş Kane ile ölümsüzleşti. Filmin orijinal afişinde söylendiği gibi “Muhteşem” bir film.  (Glenn Kenny)

 

<p>"Baba" (The Godfather)</p><p>1972 yapımı "Baba" filminin yönetmeni Francis Ford Coppola Mario Puzo’nun mafya romanı beyazperdeye uyarlandığında henüz tanınmıyordu. Aktörlerini belirlerken çok didinmesi gerekti. Michael Corleone rolü için yeni parlamaya başlayan Al Pacino’yu seçme konusunda kimse onu desteklemedi. Ama iyi ki Coppola diretmiş. Yoksa Al Pacino’suz bir "Baba" filmi düşünülemezdi. Michael’in bababsı Vito rolünü Marlon Brando’ya vermesi de onun öngörüsünü gösteriyor. O dönem zor ve tuhaf biri olarak görülen Brando bu karaktere kendine özgün bir derinlik kattı. Böylece Coppola bu iki aktör etrafında inanılmaz bir hikaye inşa etti. "Baba" filmi insanın ömrü boyunca birkaç kez izlemek isteyeceği ve her defasında yeni bir zenginlik keşfedeceği filmlerden biridir. (Stephanie Zacharek, Village Voice)</p>
2

“Baba” (The Godfather)

1972 yapımı “Baba” filminin yönetmeni Francis Ford Coppola Mario Puzo’nun mafya romanı beyazperdeye uyarlandığında henüz tanınmıyordu. Aktörlerini belirlerken çok didinmesi gerekti. Michael Corleone rolü için yeni parlamaya başlayan Al Pacino’yu seçme konusunda kimse onu desteklemedi. Ama iyi ki Coppola diretmiş. Yoksa Al Pacino’suz bir “Baba” filmi düşünülemezdi. Michael’in bababsı Vito rolünü Marlon Brando’ya vermesi de onun öngörüsünü gösteriyor. O dönem zor ve tuhaf biri olarak görülen Brando bu karaktere kendine özgün bir derinlik kattı. Böylece Coppola bu iki aktör etrafında inanılmaz bir hikaye inşa etti. “Baba” filmi insanın ömrü boyunca birkaç kez izlemek isteyeceği ve her defasında yeni bir zenginlik keşfedeceği filmlerden biridir. (Stephanie Zacharek, Village Voice)

 

<p>"Vertigo"</p><p>Varlıklı bir arkadaşının esrarengiz karısının çifte yaşamını araştıran emekli bir dedektif psikolojik bir çıkmazın içine düşer. Yönetmen Alfred Hitchcock sinemanın bütün araçlarını kullanarak insanı sonsuz üzüntü ve pişmanlık girdabına çeken bir kabustan uyanma duygusu yaratır. Filmdeki aşk hikayesi farklıdır; kahramanlarının zayıflıklarını açığa vurmasıyla herkesin kendisinden bir şeyler bulacağı bir şeye dönüşür. (Jean-Philippe Guerand, Le Film Français)</p>
3

“Vertigo”

Varlıklı bir arkadaşının esrarengiz karısının çifte yaşamını araştıran emekli bir dedektif psikolojik bir çıkmazın içine düşer. Yönetmen Alfred Hitchcock sinemanın bütün araçlarını kullanarak insanı sonsuz üzüntü ve pişmanlık girdabına çeken bir kabustan uyanma duygusu yaratır. Filmdeki aşk hikayesi farklıdır; kahramanlarının zayıflıklarını açığa vurmasıyla herkesin kendisinden bir şeyler bulacağı bir şeye dönüşür. (Jean-Philippe Guerand, Le Film Français)

<p>"2001: Uzay Macerası" (2001: A Space Odyssey)</p><p>Bu film, insan evriminin bir sonraki aşamasına geçmek için Homo sapiens olarak bilinen günümüz insanından daha üstün bir insan türüne ihtiyaç olduğu fikrinden hareket eder. Stanley Kubrick’in yönettiği ve senaryosunu ortak yazdığı film hayal, zeka ve tekniğin zaferi olarak görülür. İnsanın evrimsel yolculuğunu takip eder gibi film soyuttan gerçeğe ve tekrar soyuta zarif bir kesinlikle geçiş yapar. Bu yolculuğun kozmik sınırları içinde insanın teknoloji ile ilişkisi rastlantısaldır. Kemik, süper bilgisayarlar ve uzay gemileri insan medeniyetinin yüce idealine yardımcı olan araçlardan başka bir şey değildir. Fakat Kubrick’e göre bu aşamadan önce insanın yok oluşu söz konusu olacaktır. (Ali Arıkan, Dipnot TV)</p>
4

“2001: Uzay Macerası” (2001: A Space Odyssey)

Bu film, insan evriminin bir sonraki aşamasına geçmek için Homo sapiens olarak bilinen günümüz insanından daha üstün bir insan türüne ihtiyaç olduğu fikrinden hareket eder. Stanley Kubrick’in yönettiği ve senaryosunu ortak yazdığı film hayal, zeka ve tekniğin zaferi olarak görülür. İnsanın evrimsel yolculuğunu takip eder gibi film soyuttan gerçeğe ve tekrar soyuta zarif bir kesinlikle geçiş yapar. Bu yolculuğun kozmik sınırları içinde insanın teknoloji ile ilişkisi rastlantısaldır. Kemik, süper bilgisayarlar ve uzay gemileri insan medeniyetinin yüce idealine yardımcı olan araçlardan başka bir şey değildir. Fakat Kubrick’e göre bu aşamadan önce insanın yok oluşu söz konusu olacaktır. (Ali Arıkan, Dipnot TV)

<p>"Çöl Aslanı" (The Searchers)</p><p>John Ford ünlü yönetmenler Akira Kurosawa, Alfred Hitchcock ve Orson Welles’in hayranlığını kazanmış ve Western filmleriyle tanınan bir yönetmendir. İç Savaş sonrası dönemde sınırlar, ırk düşmanlığı ve bireycilik gibi Amerikan temalarını içeren ve görsel bir şiir olarak görülen film Ford’un eserleri içinde doruğu temsil eder. John Wayne’in canlandırdığı konfedere asker Ethan Edwards yıllar sonra kardeşinin evine döner. İki gün sonra ise bir Kızılderili Komançi kabilesi evi basarak aileyi katleder ve iki kız yeğenini kaçırır. Öfkeli ve azimli Edwards ise beş yılını onları bulmak için harcar. Vietnam Savaşı sonrası dönemde "Çöl Aslanı", büyük bir Amerikan tarihsel destanı olarak görülür ve Taksi Şoförü’nden Yıldız Savaşları’na kadar birçok filmi etkiler. (Liam Lacey, Toronto Globe and Mail)</p>
5

“Çöl Aslanı” (The Searchers)

John Ford ünlü yönetmenler Akira Kurosawa, Alfred Hitchcock ve Orson Welles’in hayranlığını kazanmış ve Western filmleriyle tanınan bir yönetmendir. İç Savaş sonrası dönemde sınırlar, ırk düşmanlığı ve bireycilik gibi Amerikan temalarını içeren ve görsel bir şiir olarak görülen film Ford’un eserleri içinde doruğu temsil eder. John Wayne’in canlandırdığı konfedere asker Ethan Edwards yıllar sonra kardeşinin evine döner. İki gün sonra ise bir Kızılderili Komançi kabilesi evi basarak aileyi katleder ve iki kız yeğenini kaçırır. Öfkeli ve azimli Edwards ise beş yılını onları bulmak için harcar. Vietnam Savaşı sonrası dönemde “Çöl Aslanı”, büyük bir Amerikan tarihsel destanı olarak görülür ve Taksi Şoförü’nden Yıldız Savaşları’na kadar birçok filmi etkiler. (Liam Lacey, Toronto Globe and Mail)

<p>"Şafak" (Sunrise)</p><p>1927’de bile bu filmin aşk ve ihanet teması basit ve alışılmış bir hikayeyken yönetmeni FW Murnau’nun elinde bu film sinemanın geleceğine dair ipuçlarını barındırır bir hal almıştır. Karısını aldatan bir çiftçi son anda onu öldürmekten vazgeçip geri kazanmak için onun ardından kente gider. Hollywood Murnau’yu Almanya’dan getirtmiş ve Şafak filmiyle sessiz sinemada doruğa çıkılmıştır. Filmin etkisi bugün bile hissedilmektedir. (Bilge Ebiri, New York Magazine)</p>
6

“Şafak” (Sunrise)

1927’de bile bu filmin aşk ve ihanet teması basit ve alışılmış bir hikayeyken yönetmeni FW Murnau’nun elinde bu film sinemanın geleceğine dair ipuçlarını barındırır bir hal almıştır. Karısını aldatan bir çiftçi son anda onu öldürmekten vazgeçip geri kazanmak için onun ardından kente gider. Hollywood Murnau’yu Almanya’dan getirtmiş ve Şafak filmiyle sessiz sinemada doruğa çıkılmıştır. Filmin etkisi bugün bile hissedilmektedir. (Bilge Ebiri, New York Magazine)

<p>"Singin’ in the Rain"</p><p>"Singin’ in the Rain" Amerikan film sektöründe yapılan en iyi müzikal film olarak değerlendiriliyor. Stanley Donen’in yönettiği film, yapımının üzerinden 60 yıl geçmesine rağmen hala güncelliğini koruyor hissi veriyor. Filmdeki iki şarkı en çok bilinen müzikal şarkıları olarak tarihe geçti. Birçok müzikalde şarkılara göze batan bir geçiş söz konusuyken burada hikayeyle örülmüş haldedir. Sinemaseverlerin kaçırmaması gereken bir filmdir. (Mauricio Reina, El Tiempo)</p>
7

“Singin’ in the Rain”

“Singin’ in the Rain” Amerikan film sektöründe yapılan en iyi müzikal film olarak değerlendiriliyor. Stanley Donen’in yönettiği film, yapımının üzerinden 60 yıl geçmesine rağmen hala güncelliğini koruyor hissi veriyor. Filmdeki iki şarkı en çok bilinen müzikal şarkıları olarak tarihe geçti. Birçok müzikalde şarkılara göze batan bir geçiş söz konusuyken burada hikayeyle örülmüş haldedir. Sinemaseverlerin kaçırmaması gereken bir filmdir. (Mauricio Reina, El Tiempo)

<p>"Sapık" (Psycho)</p><p>"Sapık" filmi belki de duş sahnesiyle ünlü. Buradaki korkunç saldırı hiçbir şiddet eylemi göstermeden filmin kesilme biçimiyle sergileniyor. Yönetmeni Alfred Hitchcock daha filmin başında kahramanlardan birini öldürerek röntgenciliğinden dolayı seyirciyi cezalandırırken film ile seyirci arasındaki sözleşmeyi de ihlal etmiş oluyor aslında. Bazıları filmi kadın düşmanlığı ile eleştirirken bazıları da sosyal cinsiyet rollerini alt üst ettiği yorumu getiriyor. Film beklentileri boşa çıkararak, annesinin kılığına giren katil Norman Bates’in, ekranda görülmeyen ama kendisine bakan suçlayıcı gözler karşısında masumiyetini dile getirmesiyle son buluyor. (Tania Modleski)</p>
8

“Sapık” (Psycho)

“Sapık” filmi belki de duş sahnesiyle ünlü. Buradaki korkunç saldırı hiçbir şiddet eylemi göstermeden filmin kesilme biçimiyle sergileniyor. Yönetmeni Alfred Hitchcock daha filmin başında kahramanlardan birini öldürerek röntgenciliğinden dolayı seyirciyi cezalandırırken film ile seyirci arasındaki sözleşmeyi de ihlal etmiş oluyor aslında. Bazıları filmi kadın düşmanlığı ile eleştirirken bazıları da sosyal cinsiyet rollerini alt üst ettiği yorumu getiriyor. Film beklentileri boşa çıkararak, annesinin kılığına giren katil Norman Bates’in, ekranda görülmeyen ama kendisine bakan suçlayıcı gözler karşısında masumiyetini dile getirmesiyle son buluyor. (Tania Modleski)

<p>"Kazablanka" (Casablanca)</p><p>"Kazablanka" bir aşk filmi midir yoksa gerilim, trajedi ya da komedi mi? Göçe dair şiirsel bir anlatım mı yoksa Amerika’yı İkinci Dünya Savaşı’na sokmayı amaçlayan bir propaganda filmi mi? Aslında bunların tümüdür "Kazablanka". Yapımı sırasında sorunlar yaşanan ve vaktinde pek tanınmış olmayan Michale Curtiz’in yönettiği filmin sonu bile son ana kadar belli değildi. Bugün ise haklı olarak mükemmelliği yakalamış bir film olarak değerlendiriliyor. (Jordan Hoffman, The Guardian)</p>
9

“Kazablanka” (Casablanca)

“Kazablanka” bir aşk filmi midir yoksa gerilim, trajedi ya da komedi mi? Göçe dair şiirsel bir anlatım mı yoksa Amerika’yı İkinci Dünya Savaşı’na sokmayı amaçlayan bir propaganda filmi mi? Aslında bunların tümüdür “Kazablanka”. Yapımı sırasında sorunlar yaşanan ve vaktinde pek tanınmış olmayan Michale Curtiz’in yönettiği filmin sonu bile son ana kadar belli değildi. Bugün ise haklı olarak mükemmelliği yakalamış bir film olarak değerlendiriliyor. (Jordan Hoffman, The Guardian)

<p>"Baba 2" (The Godfather Part II)</p><p>Kötülük, yolsuzluk, toplum ve aile ilişkilerini ele alan "Baba" üçlemesi, mafya miti üzerinden suç filmi kategorisinde kaydedilen büyük bir başarıdır. 19. Yüzyıl başlarında New York’a göç eden genç bir Sicilyalının nasıl organize suç örgütünün başına geçtiğini ve 40 yıl sonra onun varisi Michael’ın yönetiminde mafyanın nasıl cehennem ortamı yarattığını anlatan üçlemenin ikinci filmi en derin duygular yaratan ve en şiirsel olanıdır. Robert De Niro ve Al Pacino’nun oyunculuğu, Nina Rota’nın müziği ve yarı karanlık sinematografisi ile bu film destansı bir hale geldi. (Isabelle Regnier)</p>
10

“Baba 2” (The Godfather Part II)

Kötülük, yolsuzluk, toplum ve aile ilişkilerini ele alan “Baba” üçlemesi, mafya miti üzerinden suç filmi kategorisinde kaydedilen büyük bir başarıdır. 19. Yüzyıl başlarında New York’a göç eden genç bir Sicilyalının nasıl organize suç örgütünün başına geçtiğini ve 40 yıl sonra onun varisi Michael’ın yönetiminde mafyanın nasıl cehennem ortamı yarattığını anlatan üçlemenin ikinci filmi en derin duygular yaratan ve en şiirsel olanıdır. Robert De Niro ve Al Pacino’nun oyunculuğu, Nina Rota’nın müziği ve yarı karanlık sinematografisi ile bu film destansı bir hale geldi. (Isabelle Regnier)

<p>"Muhteşem Ambersonlar" (The Magnificent Ambersons)</p><p>Bazıları "Yurttaş Kane"i en iyi Amerikan filmi ya da en azından Orson Welles’in en iyi filmi olarak değerlendirse de "Muhteşem Ambersonlar" beni hep daha fazla etkilemiştir. Booth Tarkington’un romanından uyarlanan filmde, sanayileşme sonucu Amerika’nın orta batısında varlıklı bir ailenin çöküşü ve ortaya çıkan sosyal değişiklikler ele alınıyor. (Molly Haskell)</p>
11

“Muhteşem Ambersonlar” (The Magnificent Ambersons)

Bazıları “Yurttaş Kane”i en iyi Amerikan filmi ya da en azından Orson Welles’in en iyi filmi olarak değerlendirse de “Muhteşem Ambersonlar” beni hep daha fazla etkilemiştir. Booth Tarkington’un romanından uyarlanan filmde, sanayileşme sonucu Amerika’nın orta batısında varlıklı bir ailenin çöküşü ve ortaya çıkan sosyal değişiklikler ele alınıyor. (Molly Haskell)

<p>"Chinatown"</p><p>Artık böyle filmler yapılmıyor sözü "Chinatown" için rahatlıkla kullanılabilir. Roman Polanski’nin bu filmi Los Angeles’in kenar mahallelerinde yaşamı göze batmayacak bir gerçekçilikle gözler önüne seriyor. 1930’larda geçen hikaye, 1970’lerin Yeni Hollywood prodüksiyon anlayışıyla, en iyi yazılmış senaryolardan birine göre ve Roman Polanski gibi bir yönetmen tarafından çekiliyor. Böyle bir bileşimin tekrar gerçekleşmesi mümkün değil gibi görünüyor. (Mike Ryan)</p>
12

“Chinatown”

Artık böyle filmler yapılmıyor sözü “Chinatown” için rahatlıkla kullanılabilir. Roman Polanski’nin bu filmi Los Angeles’in kenar mahallelerinde yaşamı göze batmayacak bir gerçekçilikle gözler önüne seriyor. 1930’larda geçen hikaye, 1970’lerin Yeni Hollywood prodüksiyon anlayışıyla, en iyi yazılmış senaryolardan birine göre ve Roman Polanski gibi bir yönetmen tarafından çekiliyor. Böyle bir bileşimin tekrar gerçekleşmesi mümkün değil gibi görünüyor. (Mike Ryan)

<p>"Gizli Teşkilat" (North by Northwest)</p><p>Alfred Hitchcock’un bazılarına göre eğlence türündeki bu filmi aslında New Yorklu bir reklamcının hayali bir gizli ajan sanılıp Amerika çapında aranmasını anlatan filmi sadece bir gerilim filmi olarak değil savaş sonrası politika, kimlik ve yaşamla ilgili genel bir kinaye olarak da değerlendirilebilir. (Anne Billson)</p>
13

“Gizli Teşkilat” (North by Northwest)

Alfred Hitchcock’un bazılarına göre eğlence türündeki bu filmi aslında New Yorklu bir reklamcının hayali bir gizli ajan sanılıp Amerika çapında aranmasını anlatan filmi sadece bir gerilim filmi olarak değil savaş sonrası politika, kimlik ve yaşamla ilgili genel bir kinaye olarak da değerlendirilebilir. (Anne Billson)

<p>"Nashville"</p><p>1975 yapımı bu film Robert Altman’ın baş yapıtlarından biridir. Altman bu filmde ABD’nin Tennessee eyaletine bağlı Nashville kentinde beş günlük yaşamı farklı yönleriyle gözler önüne seriyor. Filmdeki 24 kararkterin özgün müzik ve görsellik eşliğinde ve hümanizmin galibiyetiyle canlandığını görüyorsunuz. (Thelma Adams)</p>
14

“Nashville”

1975 yapımı bu film Robert Altman’ın baş yapıtlarından biridir. Altman bu filmde ABD’nin Tennessee eyaletine bağlı Nashville kentinde beş günlük yaşamı farklı yönleriyle gözler önüne seriyor. Filmdeki 24 kararkterin özgün müzik ve görsellik eşliğinde ve hümanizmin galibiyetiyle canlandığını görüyorsunuz. (Thelma Adams)

<p>"Hayatımızın En Güzel Yılları" (The Best Years of Our Lives)</p><p>William Wyler’in 1946 yapımı filmi, savaştan dönen askerlerin yaşadıklarını açık yüreklilikle gözler önüne seriyor. Savaşta ellerini kaybetmiş bir gazinin de rol aldığı oyuncu kadrosu filmdeki karmaşık duyguları, eve dönüş özlemini ve geri dönüldüğünde hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığını fark eden insanların ruh halini oldukça iyi anlatıyor. Bu, en kötü şeylere tanık olduktan sonra yapılacak türden bir film. Çünkü insan ancak o zaman “en iyi”nin anlamını öğrenip bitkin zaferin değerini biliyor. (Stephanie Zacharek)</p>
15

“Hayatımızın En Güzel Yılları” (The Best Years of Our Lives)

William Wyler’in 1946 yapımı filmi, savaştan dönen askerlerin yaşadıklarını açık yüreklilikle gözler önüne seriyor. Savaşta ellerini kaybetmiş bir gazinin de rol aldığı oyuncu kadrosu filmdeki karmaşık duyguları, eve dönüş özlemini ve geri dönüldüğünde hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığını fark eden insanların ruh halini oldukça iyi anlatıyor. Bu, en kötü şeylere tanık olduktan sonra yapılacak türden bir film. Çünkü insan ancak o zaman “en iyi”nin anlamını öğrenip bitkin zaferin değerini biliyor. (Stephanie Zacharek)

<p>"McCabe &amp; Mrs Miller"</p><p>Robert Altman’ın bu filmi birçok yönden diğer Western filmlerinden ayrılıyor. Altman klasik Western filmlerindeki doğaya karşı medeniyet temasından Amerikan karakteri vizyonunu süzüp çıkarıyor. Amerika’nın tarihini ve hedeflerini bir maden işletmecisi ile genelev patroniçesinin kimlikleri üzerinden yansıtıyor. Warren Beatty ile Julie Christie bu rollerde muhteşem ve inandırıcı portreler çiziyor. Hikaye eski bir zamana ait olsa da belirsizlikleri ve özlemleri ile bugüne de sesleniyor. Leonard Cohen’in folk şarkıları filme ruh katıyor. (Armond White)</p>
16

“McCabe & Mrs Miller”

Robert Altman’ın bu filmi birçok yönden diğer Western filmlerinden ayrılıyor. Altman klasik Western filmlerindeki doğaya karşı medeniyet temasından Amerikan karakteri vizyonunu süzüp çıkarıyor. Amerika’nın tarihini ve hedeflerini bir maden işletmecisi ile genelev patroniçesinin kimlikleri üzerinden yansıtıyor. Warren Beatty ile Julie Christie bu rollerde muhteşem ve inandırıcı portreler çiziyor. Hikaye eski bir zamana ait olsa da belirsizlikleri ve özlemleri ile bugüne de sesleniyor. Leonard Cohen’in folk şarkıları filme ruh katıyor. (Armond White)

<p>"Altına Hücum" (The Gold Rush)</p><p>"Altına Hücum" Charlie Chaplin’in en yürek burkan romantik komedilerinden biridir. Kuzey Amerika’nın uçsuz bucaksız topraklarında şansını aramaya çıkmış masum Chaplin hayatın gerçekleri ile olması gerekenler arasındaki farkı bir türlü kabullenemez. Filmin Chaplin’in deyimiyle “dramatik komedi” hissiyatı bencilliği ve kinizmi reddediyor ve Chaplin’in iyimserliğini hem acı hem tatlı kılıyor. (Simon Abrams)</p>
17

“Altına Hücum” (The Gold Rush)

“Altına Hücum” Charlie Chaplin’in en yürek burkan romantik komedilerinden biridir. Kuzey Amerika’nın uçsuz bucaksız topraklarında şansını aramaya çıkmış masum Chaplin hayatın gerçekleri ile olması gerekenler arasındaki farkı bir türlü kabullenemez. Filmin Chaplin’in deyimiyle “dramatik komedi” hissiyatı bencilliği ve kinizmi reddediyor ve Chaplin’in iyimserliğini hem acı hem tatlı kılıyor. (Simon Abrams)

<p>"Şehir Işıkları" (City Lights)</p><p>Vikipedi, diyalogları işitmediğimiz için Charlie Chaplin’in bu filmini sessiz film olarak tanımlamakla hata ediyor. Küçük Serseri karakterinin başrolde olduğu bu film aslında Chaplin’in ilk ve en iyi sesli filmi. Bütün büyük sinemacılar gibi Chaplin de sinemayı kendi bakış açısıyla yeniden icat ediyor, hem sessiz sinemaya hem de sesli sinemaya aynı anda yenilik katıyor, ses ve görüntü arasındaki ilişkiyi sarsıyor. Charles Dickens’tan bu yana kimse yoksulluğu Chaplin’den daha iyi ifade etmemiştir. Chaplin konularına hep evrensel bir boyut katmıştır. (Jonathan Rosenbaum)</p>
18

“Şehir Işıkları” (City Lights)

Vikipedi, diyalogları işitmediğimiz için Charlie Chaplin’in bu filmini sessiz film olarak tanımlamakla hata ediyor. Küçük Serseri karakterinin başrolde olduğu bu film aslında Chaplin’in ilk ve en iyi sesli filmi. Bütün büyük sinemacılar gibi Chaplin de sinemayı kendi bakış açısıyla yeniden icat ediyor, hem sessiz sinemaya hem de sesli sinemaya aynı anda yenilik katıyor, ses ve görüntü arasındaki ilişkiyi sarsıyor. Charles Dickens’tan bu yana kimse yoksulluğu Chaplin’den daha iyi ifade etmemiştir. Chaplin konularına hep evrensel bir boyut katmıştır. (Jonathan Rosenbaum)

<p>"Taksi Şoförü" (Taxi Driver)</p><p>Yönetmen Martin Scorsese ve senaryo yazarı Paul Schrader’in bu şaheseri, sürekli tetikte olan ama tekin olmayan taksi şoförü kahramanı Travis Bickle’i (Robert De Niro) ve onun küçük düşmesini, intikamını ve çıldırmasını anlatıyor. Bu kabus içinde seyirciye Travis’le empati kurdurup New York’un renkli ama günah dolu sokaklarında onunla dolaştırıyor. Onun öfkesini, özlemlerini ve haksızlığa uğrama duygusunu paylaşır buluyoruz kendimizi. Ama sonra bu karakterin iç yüzünü görmeye başlıyoruz. (Bilge Ebiri, New York Magazine)</p>
19

“Taksi Şoförü” (Taxi Driver)

Yönetmen Martin Scorsese ve senaryo yazarı Paul Schrader’in bu şaheseri, sürekli tetikte olan ama tekin olmayan taksi şoförü kahramanı Travis Bickle’i (Robert De Niro) ve onun küçük düşmesini, intikamını ve çıldırmasını anlatıyor. Bu kabus içinde seyirciye Travis’le empati kurdurup New York’un renkli ama günah dolu sokaklarında onunla dolaştırıyor. Onun öfkesini, özlemlerini ve haksızlığa uğrama duygusunu paylaşır buluyoruz kendimizi. Ama sonra bu karakterin iç yüzünü görmeye başlıyoruz. (Bilge Ebiri, New York Magazine)

<p>"Sıkı Dostlar" (Goodfellas)</p><p>"Sıkı Dostlar", Amerikan sinemasına birçok kez konu olmuş Amerikan rüyasını farklı bir coşku ve samimiyetle ele alarak diğer filmlerden ayrılıyor. Nükte içeren hikayesi ve hızlı temposuyla filmin unutulmaz baş kahramanları olumsuz niteliklere sahip. Yönetmen Martin Scorsese bu filmiyle seyirciyi kriminal faaliyetleri haklı görme konusunda neredeyse ikna ediyor. Baştan sona şiddet içeren filmde sonuç öyle olmuyor tabii. (Kate Erbland, IndieWire)</p>
20

“Sıkı Dostlar” (Goodfellas)

“Sıkı Dostlar”, Amerikan sinemasına birçok kez konu olmuş Amerikan rüyasını farklı bir coşku ve samimiyetle ele alarak diğer filmlerden ayrılıyor. Nükte içeren hikayesi ve hızlı temposuyla filmin unutulmaz baş kahramanları olumsuz niteliklere sahip. Yönetmen Martin Scorsese bu filmiyle seyirciyi kriminal faaliyetleri haklı görme konusunda neredeyse ikna ediyor. Baştan sona şiddet içeren filmde sonuç öyle olmuyor tabii. (Kate Erbland, IndieWire)

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • Koç
  • Boğa
  • İkizler
  • Yengeç
  • Aslan
  • Başak
  • Terazi
  • Akrep
  • Yay
  • Oğlak
  • Kova
  • Balık
KOÇ BURCU YORUMU

Bugün enerjin yüksek, tutkuların ve motivasyonun seni harekete geçirecek. Yeni projelere başlamak için ideal bir zaman. İçsel gücünü hissetmek, çevrendeki insanları etkileyebilir ve liderlik vasıflarını ortaya çıkarabilir. Ancak, ani tepkiler vermekten sakınmalısın; düşünmeden hareket etmek, istenmeyen sonuçlara yol açabilir. İletişimde açık ve net olman gereken bir gün. Romantik ilişkilerde de tutku dolu anlar seni bekliyor. Kalbini açmaya ve duygularını ifade etmeye cesaret et! Arkadaşlarınla vakit geçirmek, senin için motivasyon kaynağı olabilir; sosyal çevrenle olan bağlarını güçlendirmek için fırsat yaratmalısın. Unutma, içindeki ateş ve tutku, seni pek çok konuda ileri taşıyabilir.

BOĞA BURCU YORUMU

Huzurlu ve stabil bir gün seni bekliyor. İçsel dinginliğine odaklanarak, kendine zaman ayırmanın keyfini çıkarabilirsin. Aile ve arkadaşlarla yapılan samimi sohbetler, duygusal bağlarını güçlendirecek. Yaratıcı yönlerin ön planda olacak; sanatsal bir projeye yönelmek ya da doğayla iç içe olmak canını besleyecek. Maddi konularda dikkatli olman gereken bir dönemdesin; harcamalarını kontrol altında tutmakta fayda var. Kendini rahat hissetmek için alışveriş yapmayı düşünsen bile, ihtiyacın olanlarla yetinmek daha sağlıklı olacak. Sağlığın da gündemde; spor veya doğa yürüyüşleri ile enerjini yükseltebilirsin. Kendine olumlu bir yatırım yapmayı ihmal etme. Güzel fırsatlar kapını çalacak, sabırlı ol.

İKİZLER BURCU YORUMU

İletişim becerilerin ön planda olacak. Sosyal ortamlarda dikkati üzerine çekebilir, yeni bağlantılar kurabilirsin. Fikir alışverişine açık olacağın bir gün. Kısa geziler, yeni deneyimler ve ilginç insanlarla tanışma fırsatları seni bekliyor. Duygusal anlamda kararsızlık hissedebilirsin, derin düşüncelere kapılmadan anı yaşamaya odaklanmalısın. İş veya akademik konularda yaratıcı projeler ortaya çıkarabilirsin, cesaretle ilerle. Kendine güven ve esneklikle bu süreci geçir.

YENGEÇ BURCU YORUMU

Duygular derinleşiyor, içsel bir keşif yolculuğuna çıkabilirsin. Hassasiyetin artarken, sevdiklerinle olan bağların da güçlenecek. Bu dönemde, geçmişle yüzleşmeler, geçmişte yaşanmış anıların gün yüzüne çıkması olası. Kendini savunmasız hissedebilirsin; bu tamamen doğal. Empati yeteneğin ön planda olacak, başkalarına yardım etme arzusuyla dolabilirsin. Ani gelişmelerle karşılaşmak, seni heyecanlandıracak fakat dağılmaman için içsel dengeyi koruman önemli. Küçük bir sürpriz, yüzünde gülümsemelere yol açacak. Anlık kararlar almaktan kaçın, biraz daha düşünmek sana iyi gelebilir. Günün sonunda, ruhunu besleyecek bir şeyle meşgul olmayı unutma; kendine zaman ayırmak, motivasyonunu artıracak.

ASLAN BURCU YORUMU

Yıldızların pozisyonları, kendine güvenin ve kararlılığın öne çıktığı bir gün geçirmeni müjdeliyor. İçsel gücünü hissedecek ve bu enerjiyi çevrendekilere yansıtacaksın. İkna kabiliyetin yükselebilir; bu, sosyal bağlantıların ve iş ilişkilerin açısından önemli fırsatlar yaratabilir. Hayal gücünle birlikte yaratıcılığını serbest bırakma isteği duyabilirsin. İçindeki lideri ortaya çıkartacak projeler üzerinde çalışmak için mükemmel bir zaman. Kalabalıklar arasında parlayarak, dikkatleri üzerine çekebilirsin; ancak dikkat, egonun şişmesine izin vermemek için dengeyi bulmakta. Kalbinin sesini dinle ve ilişkilerinde samimi bir yaklaşım izle. Bugün, kendinle yüzleşerek derinlere inebilir, duygusal ihtiyaçlarını más derinlemesine keşfetme fırsatını yakalayabilirsin.

BAŞAK BURCU YORUMU

Bugün, detaylara olan düşkünlüğün seni olumlu bir şekilde öne çıkarabilir. Çalışma hayatında organize olmaya ve verimliliğini artırmaya odaklanmışken, çevrendeki insanlar da seni bu yönünde takdir edebilir. Tamamen odaklandığın işlerin sonuçlarının tatmin edici olması, kendine olan güvenini tazeleyecek. Sağlık konusunda ise, bedenine daha fazla dikkat etme gerekliliği hissedebilirsin. Küçük ama önemli değişiklikler yapmak, kendini daha enerjik hissetmene yardımcı olabilir. İletişim kurduğun insanlarla arandaki bağın güçlenmesi, ilişkilerine de pozitif bir yansıma getirebilir. Doğru kelimeleri seçerek, düşüncelerini ifade etmekte zorlanmayacaksın; bu, diğerleri üzerinde güçlü bir etki bırakmana olanak tanıyacak. Kendini ifade etme biçiminde alacağın cesur kararlar, hayal ettiğin yola doğru atılan adımlar olabilir. Kendi içsel sesine güvenmeyi unutma.

TERAZİ BURCU YORUMU

İlişkilerde dengenin ön planda olduğu bir gün. Yakın çevrendeki insanlarla iletişim kurmak, duygusal paylaşımlar yapmak ve ortak projelere yönelmek için uygun bir zemin mevcut. Yaratıcılığının ve estetik anlayışının öne çıkacağı fırsatlar doğabilir. Eğer bir projede yer alıyorsan, bu projeye olan katkılarının gözle görülür bir şekilde değerlendirildiğini hissedeceksin. Sosyal etkinlikler ve toplantılar, enerjini yükseltme ve iyi ilişki kurma adına harika fırsatlar sunuyor. Kendini ifade etmekten çekinme; başkalarının düşüncelerine açık olmak, sana yeni perspektifler kazandırabilir. Ancak, kararsız kalma eğilimini dengelemek için içgörüne güvenmeyi ihmal etme.Finansal konularda, daha önce düşünmeye başladığın bazı değişiklikleri gerçekleştirmek için doğru bir dönemdesin. Harcamalarına dikkat etmek, gelecekte daha iyi bir kontrol sağlamak adına faydalı olacak. Bugün kendini iyi hissetmek, ruhsal ve bedensel dengeyi sağlamak adına kendine zaman ayırmak da önemli. Estetik ve sanatsal aktivitelere yönelmek, zihinsel ve ruhsal tazelenme sağlayacak. Özgürlük arayışın, seni yeni deneyimlere ve ilham dolu anlara yönlendirebilir.

AKREP BURCU YORUMU

Derin duyguların yüzeye çıkma zamanı. İçsel değişimlerin ve dönüşümlerin kapısını aralıyorsun. Bugün, geçmişte yaşadıklarınla yüzleşmek ve onları serbest bırakmak adına güçlü bir açılım olabilir. İlişkilerdeki güven duygusu önem kazanırken, sevdiklerinle olan bağların derinleşebilir. Kendini ifade etme isteği artıyor; fikirlerini cesurca paylaşmak ve ruh halini açmak için doğru zaman. Gizli kalmış duygularını açığa çıkarma cesaretini bulabilirsin. Burçlar tam da bu dönemde sezgilerini dinlemeni ve içsel sesine kulak vermeni öneriyor. Yeni fırsatlar kapını çalarken, dönüşüm sürecinde sabırlı olmayı unutma. Hissettiğin yoğun enerjiyi kendine ve çevrene yönlendirmeye çalışmalısın.

YAY BURCU YORUMU

Macera arayışın, hayatına enerji katıyor. Bugün, yeni deneyimlere açık olman, seni beklenmedik fırsatlarla buluşturabilir. İnançlarının peşinden gitmek, seni bambaşka ufuklara taşıyacak. Sosyal etkileşimlerin artarken, arkadaşlarınla yapacağın samimi sohbetler, derin bağlar kurmana yardımcı olacak. Değişik düşüncelere ve farklı bakış açılarına karşı açık olmalısın; bu, senin için ufuk açıcı bir tecrübe olacak. Doğa ile iç içe olabileceğin anlar yarat, ruhun bu bağlantıdan beslenmeyi isteyecek. Unutma, özgürlüğün senin için ne kadar önemliyse; sorumluluklarını yerine getirmek de bir o kadar kıymetli. Kendine güven ve sezgilerine kulak ver, yolunu aydınlatan pusula senin içinde mevcut.

OĞLAK BURCU YORUMU

Bugün, hedeflerinize odaklanmanız için harika bir enerji var. İş veya sorumluluklar konusunda kararlılığınız sayesinde, zorlukların üstesinden gelme kapasiteniz artıyor. Planladığınız projelerde detaylara dikkat etmek, size önemli fırsatlar sunabilir. Sosyal yaşamda ise, güvendiğiniz kişilerle daha fazla vakit geçirme isteği duyabilirsiniz; bu, zihinsel ve duygusal açıdan güçlü bağlar kurmanıza yardımcı olacak. Kendi iç dünyanıza dönmek için de bir zaman yaratmak faydalı olabilir. Bu dönem, kişisel gelişiminiz için kritik adımlar atmanızı sağlayabilir. Kendinize karşı nazik olun ve stresle başa çıkmak için uygun yöntemler seçmeye özen gösterin. Bağlantılarınızı güçlendirme fırsatlarını iyi değerlendirin; bunlar ileride potansiyel iş birliklerine dönüşebilir. Güçlü iradenizle, karşınıza çıkan her engeli aşma yeteneğine sahipsiniz.

KOVA BURCU YORUMU

Sosyal etkileşimlerin ön planda olduğu bir dönemdesin, arkadaşlarınla veya toplumsal gruplarla yeni projeler üzerinde çalışmak için harika bir zaman. Yenilikçi fikirlerinle dikkat çekecek, çevrendekilere ilham vereceksin. Beklenmedik durumlar, heyecan verici fırsatların kapını çalmasına neden olabilir. Duygusal olarak özgürleşme arzusu içerisindesin, kendini ifade etmek için daha açık ve cesur olabilirsin. Ancak, başkalarının görüşlerine saygı göstermek de önemli; takım çalışmasında uyum sağlamak için esneklik göstermek gerekecek. İçsel sesine kulak ver, sezgilerin güçlü, bu dönem kişisel gelişim için de oldukça elverişli. Günü kabullerin ve inançların üzerinde düşünerek değerlendirmek ruhsal açıdan da tatmin edecektir.

BALIK BURCU YORUMU

Bugün, duygusal derinliklerinle yüzleşmek için harika bir zaman. İçsel dünyana yönelmek, özlem ve hayallerinle bağlantı kurmanın yollarını bulabilirsin. Sanatsal yeteneklerin ön plana çıkarken, yaratıcılığını keşfetmek için harika fırsatlar doğabilir. Empati yeteneğin sayesinde başkalarının duygularına dokunarak ilişkilerini güçlendireceksin. Meditasyon veya doğayla vakit geçirmek ruh halini olumlu yönde etkileyecek. Anlık kriz anlarında sezgilerine güvenmeyi unutma; içsel rehberliğin sana doğru yolu gösterebilir. Ayrıca, geçmişle ilgili düşünceler, geleceğinle ilgili kararlarını şekillendirmene yardımcı olabilir. Kendine zaman ayırmayı ihmal etme; bu, içsel huzurunu bulmanı kolaylaştıracak.

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM
“Spiritua”, 26 Haziran’da Bakırköy Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde Editor 11 Haziran 2025 1,2K Okunma Prömiyerini geçtiğimiz ay Grand Pera’da yapan “Spiritua”, 26 Haziran Perşembe 20.30’da Bakırköy Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde seyirciyle buluşacak. Geçtiğimiz ay Grand Pera Emek Sahnesi’nde iki gece üst üste kapalı gişe sahnelenen Spiritua, şimdi Bakırköy’de seyircisiyle buluşmaya hazırlanıyor. William Shakespeare’in beş büyük tragedyası — Hamlet, Macbeth, Othello, Kral Lear ve III. Richard — ile Truva Savaşı’nın mitolojik anlatısını çağdaş sahneleme diliyle bir araya getiren bu etkileyici prodüksiyon, 26 Haziran Perşembe akşamı 20.30’da Bakırköy Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde sahnelenecek. Arda Aydın’ın yazıp yönettiği, Biraderler Yapım ve İdil Türkmenoğlu yapımcılığında hayata geçirilen Spiritua, klasik tiyatro kodlarını kırarak Türkiye’de benzeri olmayan bir tiyatro deneyimi sunuyor. Tek perdelik oyunda, Biraderler Yapım’ın sosyal girişimi Çocuk Genç Sanat Tiyatro (ÇGST) bünyesinde yetişen 45 genç oyuncu sahne alıyor. Seyircisini 70 dakikalık soluksuz bir deneyime davet eden Spiritua, popüler müzikler, dans, çağdaş koreografi, yenilikçi sahne teknolojisi ve çarpıcı görsellerle tiyatronun sınırlarını yeniden çiziyor. Bu yapımda Shakespeare’in evrenselliği ve Truva’nın destansı kökeni, günümüz gençliğinin estetik anlayışıyla buluşuyor. Gelenekle geleceğin çatışmadığı, aksine birbirini dönüştürdüğü bir anlatı kuruluyor. Genç kuşağın sahne üzerindeki enerjisiyle birleşen Spiritua, sadece bir oyun değil görsel, işitsel ve duygusal olarak izleyiciyi derinden etkileyen bütüncül bir sanat deneyimi. Yeni nesil sahneleme anlayışıyla Türk tiyatrosuna cesur bir katkı sunuyor. Spiritua’nın etkileyici sahne deneyimine tanık olmak için yerinizi ayırtın. Biletler Biletinial‘da satışta! Künye Yazan/Yöneten: Arda Aydın Yapım: Biraderler & İdil Türkmenoğlu Çeviren: Can Doğan Dramaturg: Hilmi Zafer Şahin Konsept: Arda Aydın Oyuncular: Çocuk Genç Sanat Tiyatro Oyuncuları Müzik Tasarım ve Uygulama: Orçun Tekelioğlu / Murat Tunalı Koreograf: Serkan Bozkurt Film Tasarım ve Uygulama: Berk Başyurt Fotoğraf: Orçun Karamustafa Yardımcı Yönetmen / ÇGST Programlar Koordinatörü: Yonca İnal Afiş Tasarım: N.Cem Erutku Yönetmen Yardımcısı: Ebru Ege Proje Asistanı: Yusuf Selim Ünal Biraderler Yapım Proje Koordinasyon: Tüzün Bülbül / Yeter Koç PR ve İletişim: Ela Belül / Harun Karaburç Hakkında: Yeni nesil sahne sanatları prodüksiyon şirketi olan Biraderler Yapım, 2016 yılında kuruldu. Aynı yıl sahneye koyduğu ilk prodüksiyonu “Biraderler Cabaret”, 80’in üzerinde temsil yaparak izleyicinin büyük ilgisini kazandı. 2017 yılında, Aleksandar Popovski’nin rejisiyle sahnelenen “Bir Yaz Gecesi Rüyası”, yılın en dikkat çekici tiyatro prodüksiyonları arasında yer aldı. 2019’da Atatürk’ün insani yönünü merkeze alan Arda Aydın’ın tek kişilik performansıyla “İlelebet” adlı oyunu sahnelendi. İlelebet, aynı yıl Avrupa ve Kuzey Amerika turnelerine çıkarak uluslararası izleyiciyle de buluştu. 2018’de Biraderler Yapım’ın sosyal girişimi olarak kurulan ÇGST – Çocuk Genç Sanat Tiyatro, çocuklar ve gençler için sahne ve oyunculuk alanında özel atölye programları geliştirdi. Aynı yıl otizmli çocuklar için açılan özel atölyenin katılımcıları, 2019’da Yonca İnal’ın yönetmenliğinde sahnelenen “Pencere” adlı oyunla ilk kez sahneye çıktı ve profesyonel oyunculuğa adım attı. Çocuk ve gençlere yönelik projeleriyle öne çıkan ÇGST, 2019’da izleyicinin yönlendirmesiyle şekillenen interaktif doğaçlama çocuk oyunu “Sen Yaz Ben Oynarım”ı sahnelemeye başladı. Sen Yaz Ben Oynarım sahnelenmeye devam etmekte. 2023 yılında sahnelenmeye başlayan ve büyük ilgi gören “Dolap: Bir Gençlik Müzikali”, hem enerjik anlatımı hem de gençlik temasına getirdiği çağdaş yorumla öne çıktı. Oyun, 49. İsmet Küntay Tiyatro Ödülleri’nde “Yılın En Başarılı Çocuk – Gençlik Oyunu” ödülüne layık görüldü. Biraderler Yapım, hem yetişkin hem genç izleyiciye hitap eden yenilikçi tiyatro anlayışıyla üretmeye devam ediyor. Detaylı bilgi ve programlar için: cgst.online Daha Fazlası İçin Bizi Takip Edin: @spirituaoyun @cocukgenctiyatro

“Spiritua”, 26 Haziran’da Bakırköy Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde Editor 11 Haziran 2025 1,2K Okunma Prömiyerini geçtiğimiz ay Grand Pera’da yapan “Spiritua”, 26 Haziran Perşembe 20.30’da Bakırköy Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde seyirciyle buluşacak. Geçtiğimiz ay Grand Pera Emek Sahnesi’nde iki gece üst üste kapalı gişe sahnelenen Spiritua, şimdi Bakırköy’de seyircisiyle buluşmaya hazırlanıyor. William Shakespeare’in beş büyük tragedyası — Hamlet, Macbeth, Othello, Kral Lear ve III. Richard — ile Truva Savaşı’nın mitolojik anlatısını çağdaş sahneleme diliyle bir araya getiren bu etkileyici prodüksiyon, 26 Haziran Perşembe akşamı 20.30’da Bakırköy Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde sahnelenecek. Arda Aydın’ın yazıp yönettiği, Biraderler Yapım ve İdil Türkmenoğlu yapımcılığında hayata geçirilen Spiritua, klasik tiyatro kodlarını kırarak Türkiye’de benzeri olmayan bir tiyatro deneyimi sunuyor. Tek perdelik oyunda, Biraderler Yapım’ın sosyal girişimi Çocuk Genç Sanat Tiyatro (ÇGST) bünyesinde yetişen 45 genç oyuncu sahne alıyor. Seyircisini 70 dakikalık soluksuz bir deneyime davet eden Spiritua, popüler müzikler, dans, çağdaş koreografi, yenilikçi sahne teknolojisi ve çarpıcı görsellerle tiyatronun sınırlarını yeniden çiziyor. Bu yapımda Shakespeare’in evrenselliği ve Truva’nın destansı kökeni, günümüz gençliğinin estetik anlayışıyla buluşuyor. Gelenekle geleceğin çatışmadığı, aksine birbirini dönüştürdüğü bir anlatı kuruluyor. Genç kuşağın sahne üzerindeki enerjisiyle birleşen Spiritua, sadece bir oyun değil görsel, işitsel ve duygusal olarak izleyiciyi derinden etkileyen bütüncül bir sanat deneyimi. Yeni nesil sahneleme anlayışıyla Türk tiyatrosuna cesur bir katkı sunuyor. Spiritua’nın etkileyici sahne deneyimine tanık olmak için yerinizi ayırtın. Biletler Biletinial‘da satışta! Künye Yazan/Yöneten: Arda Aydın Yapım: Biraderler & İdil Türkmenoğlu Çeviren: Can Doğan Dramaturg: Hilmi Zafer Şahin Konsept: Arda Aydın Oyuncular: Çocuk Genç Sanat Tiyatro Oyuncuları Müzik Tasarım ve Uygulama: Orçun Tekelioğlu / Murat Tunalı Koreograf: Serkan Bozkurt Film Tasarım ve Uygulama: Berk Başyurt Fotoğraf: Orçun Karamustafa Yardımcı Yönetmen / ÇGST Programlar Koordinatörü: Yonca İnal Afiş Tasarım: N.Cem Erutku Yönetmen Yardımcısı: Ebru Ege Proje Asistanı: Yusuf Selim Ünal Biraderler Yapım Proje Koordinasyon: Tüzün Bülbül / Yeter Koç PR ve İletişim: Ela Belül / Harun Karaburç Hakkında: Yeni nesil sahne sanatları prodüksiyon şirketi olan Biraderler Yapım, 2016 yılında kuruldu. Aynı yıl sahneye koyduğu ilk prodüksiyonu “Biraderler Cabaret”, 80’in üzerinde temsil yaparak izleyicinin büyük ilgisini kazandı. 2017 yılında, Aleksandar Popovski’nin rejisiyle sahnelenen “Bir Yaz Gecesi Rüyası”, yılın en dikkat çekici tiyatro prodüksiyonları arasında yer aldı. 2019’da Atatürk’ün insani yönünü merkeze alan Arda Aydın’ın tek kişilik performansıyla “İlelebet” adlı oyunu sahnelendi. İlelebet, aynı yıl Avrupa ve Kuzey Amerika turnelerine çıkarak uluslararası izleyiciyle de buluştu. 2018’de Biraderler Yapım’ın sosyal girişimi olarak kurulan ÇGST – Çocuk Genç Sanat Tiyatro, çocuklar ve gençler için sahne ve oyunculuk alanında özel atölye programları geliştirdi. Aynı yıl otizmli çocuklar için açılan özel atölyenin katılımcıları, 2019’da Yonca İnal’ın yönetmenliğinde sahnelenen “Pencere” adlı oyunla ilk kez sahneye çıktı ve profesyonel oyunculuğa adım attı. Çocuk ve gençlere yönelik projeleriyle öne çıkan ÇGST, 2019’da izleyicinin yönlendirmesiyle şekillenen interaktif doğaçlama çocuk oyunu “Sen Yaz Ben Oynarım”ı sahnelemeye başladı. Sen Yaz Ben Oynarım sahnelenmeye devam etmekte. 2023 yılında sahnelenmeye başlayan ve büyük ilgi gören “Dolap: Bir Gençlik Müzikali”, hem enerjik anlatımı hem de gençlik temasına getirdiği çağdaş yorumla öne çıktı. Oyun, 49. İsmet Küntay Tiyatro Ödülleri’nde “Yılın En Başarılı Çocuk – Gençlik Oyunu” ödülüne layık görüldü. Biraderler Yapım, hem yetişkin hem genç izleyiciye hitap eden yenilikçi tiyatro anlayışıyla üretmeye devam ediyor. Detaylı bilgi ve programlar için: cgst.online Daha Fazlası İçin Bizi Takip Edin: @spirituaoyun @cocukgenctiyatro

Haziran 11, 2025, Yorum yok “Spiritua”, 26 Haziran’da Bakırköy Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde Editor 11 Haziran 2025 1,2K Okunma Prömiyerini geçtiğimiz ay Grand Pera’da yapan “Spiritua”, 26 Haziran Perşembe 20.30’da Bakırköy Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde seyirciyle buluşacak. Geçtiğimiz ay Grand Pera Emek Sahnesi’nde iki gece üst üste kapalı gişe sahnelenen Spiritua, şimdi Bakırköy’de seyircisiyle buluşmaya hazırlanıyor. William Shakespeare’in beş büyük tragedyası — Hamlet, Macbeth, Othello, Kral Lear ve III. Richard — ile Truva Savaşı’nın mitolojik anlatısını çağdaş sahneleme diliyle bir araya getiren bu etkileyici prodüksiyon, 26 Haziran Perşembe akşamı 20.30’da Bakırköy Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde sahnelenecek. Arda Aydın’ın yazıp yönettiği, Biraderler Yapım ve İdil Türkmenoğlu yapımcılığında hayata geçirilen Spiritua, klasik tiyatro kodlarını kırarak Türkiye’de benzeri olmayan bir tiyatro deneyimi sunuyor. Tek perdelik oyunda, Biraderler Yapım’ın sosyal girişimi Çocuk Genç Sanat Tiyatro (ÇGST) bünyesinde yetişen 45 genç oyuncu sahne alıyor. Seyircisini 70 dakikalık soluksuz bir deneyime davet eden Spiritua, popüler müzikler, dans, çağdaş koreografi, yenilikçi sahne teknolojisi ve çarpıcı görsellerle tiyatronun sınırlarını yeniden çiziyor. Bu yapımda Shakespeare’in evrenselliği ve Truva’nın destansı kökeni, günümüz gençliğinin estetik anlayışıyla buluşuyor. Gelenekle geleceğin çatışmadığı, aksine birbirini dönüştürdüğü bir anlatı kuruluyor. Genç kuşağın sahne üzerindeki enerjisiyle birleşen Spiritua, sadece bir oyun değil görsel, işitsel ve duygusal olarak izleyiciyi derinden etkileyen bütüncül bir sanat deneyimi. Yeni nesil sahneleme anlayışıyla Türk tiyatrosuna cesur bir katkı sunuyor. Spiritua’nın etkileyici sahne deneyimine tanık olmak için yerinizi ayırtın. Biletler Biletinial‘da satışta! Künye Yazan/Yöneten: Arda Aydın Yapım: Biraderler & İdil Türkmenoğlu Çeviren: Can Doğan Dramaturg: Hilmi Zafer Şahin Konsept: Arda Aydın Oyuncular: Çocuk Genç Sanat Tiyatro Oyuncuları Müzik Tasarım ve Uygulama: Orçun Tekelioğlu / Murat Tunalı Koreograf: Serkan Bozkurt Film Tasarım ve Uygulama: Berk Başyurt Fotoğraf: Orçun Karamustafa Yardımcı Yönetmen / ÇGST Programlar Koordinatörü: Yonca İnal Afiş Tasarım: N.Cem Erutku Yönetmen Yardımcısı: Ebru Ege Proje Asistanı: Yusuf Selim Ünal Biraderler Yapım Proje Koordinasyon: Tüzün Bülbül / Yeter Koç PR ve İletişim: Ela Belül / Harun Karaburç Hakkında: Yeni nesil sahne sanatları prodüksiyon şirketi olan Biraderler Yapım, 2016 yılında kuruldu. Aynı yıl sahneye koyduğu ilk prodüksiyonu “Biraderler Cabaret”, 80’in üzerinde temsil yaparak izleyicinin büyük ilgisini kazandı. 2017 yılında, Aleksandar Popovski’nin rejisiyle sahnelenen “Bir Yaz Gecesi Rüyası”, yılın en dikkat çekici tiyatro prodüksiyonları arasında yer aldı. 2019’da Atatürk’ün insani yönünü merkeze alan Arda Aydın’ın tek kişilik performansıyla “İlelebet” adlı oyunu sahnelendi. İlelebet, aynı yıl Avrupa ve Kuzey Amerika turnelerine çıkarak uluslararası izleyiciyle de buluştu. 2018’de Biraderler Yapım’ın sosyal girişimi olarak kurulan ÇGST – Çocuk Genç Sanat Tiyatro, çocuklar ve gençler için sahne ve oyunculuk alanında özel atölye programları geliştirdi. Aynı yıl otizmli çocuklar için açılan özel atölyenin katılımcıları, 2019’da Yonca İnal’ın yönetmenliğinde sahnelenen “Pencere” adlı oyunla ilk kez sahneye çıktı ve profesyonel oyunculuğa adım attı. Çocuk ve gençlere yönelik projeleriyle öne çıkan ÇGST, 2019’da izleyicinin yönlendirmesiyle şekillenen interaktif doğaçlama çocuk oyunu “Sen Yaz Ben Oynarım”ı sahnelemeye başladı. Sen Yaz Ben Oynarım sahnelenmeye devam etmekte. 2023 yılında sahnelenmeye başlayan ve büyük ilgi gören “Dolap: Bir Gençlik Müzikali”, hem enerjik anlatımı hem de gençlik temasına getirdiği çağdaş yorumla öne çıktı. Oyun, 49. İsmet Küntay Tiyatro Ödülleri’nde “Yılın En Başarılı Çocuk – Gençlik Oyunu” ödülüne layık görüldü. Biraderler Yapım, hem yetişkin hem genç izleyiciye hitap eden yenilikçi tiyatro anlayışıyla üretmeye devam ediyor. Detaylı bilgi ve programlar için: cgst.online Daha Fazlası İçin Bizi Takip Edin: @spirituaoyun @cocukgenctiyatro