EŞİM Mİ, ANNEM Mİ? Sosyal medyada yorumlarını ilgiyle takip ettiğim bir okurum bana aşağıdaki mektubu yazmış ve önemli bir soru sormuş. Bu soruyu önce size sormak istiyorum. İlginiz için teşekkür ederim. *** Sevgili Doğan hocam, Toplumumuzda erkeklerin bir çoğu ne yazık ki evliliklerinde eşleri ve anneleri arasında kalmaktalar, kullandıkları araba misali mümkün olduğunca usta manevralar yapmaya çalışsalar da bir şekilde duvara toslamaktalar. Türk toplumunun bu genel sorununda bir yanda seçtiğiniz, söz verdiğiniz, güvendiğiniz, inandığınız ve aynı yola çıktığınız eşiniz, diğer yandan da seçmediğiniz, koşulsuz kabul ettiğiniz, borçlu olduğunuz, minnettar olduğunuz, dünyada sizi karşılıksız en çok seven kişi olan anneniz var. Bir erkek olarak ne yapmak gerek? Kaçmak mı, vurdumduymaz olmak mı, akışına bırakmak mı, tek tarafı tercih etmek mi, yoksa her iki tarafa maymunu mu oynamak veyahut sabretmek mi, yükün tümünü omuzlamak mı? Aslında belki de her ikisinin de gönlünü alabilmek için direksiyona hakim olmak mı? Bu durum şahsımla alakalı olmamakla birlikte toplumda bir çok erkeğin yaşadığı ve benim de gözlemlediğim bir problem. Düşüncelerinizi merak ediyorum sayın hocam; belki de paylaşımda bulunursanız aslında yorumları da merak ediyorum. Saygılarımla. *** Evet, okudunuz. Öneriniz ne?
Duygusal derinliklerinle yüzleşmek için mükemmel bir zaman. İçsel sezgilerin seni yönlendirecek, gizli hislerini keşfetmende yardımcı olacak. Yaratıcı projelerine odaklanmak için ilham alabileceğin bir ortam yaratmalısın. Sosyal etkileşimlerde daha duyarlı olman, başkalarının hislerine karşı empati kurmana olanak tanıyacak. Geçmişten gelen anıların gün yüzüne çıkabileceği, bu anıları değerlendirip, onları geleceğe taşımak için fırsat sunacak. Kendini ifade etmekte zorlanıyorsan, yazmak iyi bir seçenek olabilir. Ayrıca, sevdiklerinle arandaki bağları güçlendirmek için samimi bir konuşma yapabilir, hislerini açıklığa kavuşturabilirsin. Özellikle, ruhsal ve bedensel sağlığına özen göstermek, dengeyi bulmanda önemli bir rol oynayacak. Karar verme aşamasında dikkatli olmalı, aceleci davranmamalısın. Doğa yürüyüşleri veya meditasyon gibi aktiviteler, zihnini sakinleştirip, yeni açılımlara kapı aralayacaktır. Kendine zaman ayırmayı es geçme; bu, iç huzurunu bulmanda etkili bir yol olacak. Pozitif enerjini paylaşırken, kendi sınırlarını da korumayı unutmamalısın.