Ne kadar basit bir öykü; ama bir çocuğun hayatında ne derin anlamlar taşıyor. Mükemmeli aramayan, tanımaya önem veren, tanıdığını seven ruhu zengin bir öğretmen. Çocuğunun yanı başında onunla ilgilenen iyi yürekli bir anne. Ve şimdi hayali olan, hizmetle hayatına anlam katacak bir genç. Anne şöyle yazmış:
***
Benim oğlum biraz hareketli bir çocuktu, fazla yerinde duramazdı sağ olsun. İlkokul öğretmenine ne zaman durumunu sormak için gitsem, çok zeki hareketli, ama olsun, küçükken ben de çok yaramazdım, derdi. Oğlumun yanında onu överdi. Aslında biliyorum yaramaz değil ama hareketli bir çocuktu. Birinci sınıfta oğlum beni her gün çağırır, anne öğretmenime durumumu sorsana, derdi. Her gün okula onu almaya gittiğimde oğlumun durumunu sorardım; sıkılmadan cevap verirdi. Sadece benim oğluma değil, bütün velilere sıkılmadan cevap verir konuşurdu. Dördüncü sınıfa geldiğimizde durumunu sorduğumda, ben artık Ahmet otur demiyorum, o sınıfta biraz geziyor gelip oturuyor, derdi. Allah razı olsun böyle öğretmenlerden. Oğlum şimdi lise son sınıfa geçti; hayali polis akademisine gitmek. En büyük şükrüm oğlumun bir hayali olması ve onun için çabalaması.
***
Değerli okurlarım huzurunuzda bu anneyi kutluyorum. Oğluyla ilgileniyor ama onun kendisi olarak gelişmesinin ötesinde baskı kurup stres yapmıyor. Öğretmenle ekip bilinci içinde çalışıyor. Ne güzel insan o öğretmen, bu ülkenin eli öpülecek gizli kahramanlarından biri. Ve son olarak üzerinde durmak istediğim en önemli nokta: oğlunun bir hayali olmasını önemseyen bir anne. O hayal oğlunun hayali, ona empoze edilmiş bir hayal değil. O hayal bu öğrencinin zamanını, enerjisini, düşüncesini derler toparlar ve yoluna sokar. Artık o kendi hayatının direksiyonuna oturmuş birisi.
Paylaştığı için anneye teşekkür ediyorum. Adını bilmediğimiz öğretmene de burada selam ve saygılarımı yolluyorum. İyi ki varlar.
Doğan Cüceloğlu / 25 Temmuz 2020