CILKI ÇIKAN TEŞEKKÜR..

CILKI ÇIKAN TEŞEKKÜR..

teşekkür etmek denen şey insanlığın, çağdaşlığın falan bi göstergesidir diye biliyoruz, di mi?
yürürken yol verene, kuyrukta sıra verene, otobüste yer verene..
armağan verene, ödül verene, borç verene, iş verene, aş verene, gelecek verene, bağımsızlık verene..
falan..
içtenlikle teşekkür edilir, di mi?
****
ülkemizde öyle diğil..
****
herkes o denli yüksekte görüyor ki kendini, öyle bi ego taşıyor ki herkes..
misal, sadece 40 kişinin okuduğu sosyal medya sayfasında, depremdeki özverileri nedeniyle bütün halkımıza teşekkür ediyor..
yahu kimsin sen, ne haddine?
****
afad ekibine çok teşekkür ediyor..
haluk levent’e çok teşekkür ediyor..
kırıkkale itfaiyesine çok teşekkür ediyor..
giresun halkına çok teşekkür ediyor..
eti bisküvi’lerine çok teşekkür ediyor..
bunlar ne ki? yurt dışından gelen kurtarma ekiplerine çok teşekkür eden var.. ölen köpeğe çok teşekkür eden var..
egoya bakar mısınız?
herifi, öz anası bile okumuyor, oturduğu yerden dünyayı etkilediğini sanıyor..
bunlar ruh hastalığı..
bunlar henüz ergen çağda aşılması gereken önemsenme bekleme duyguları..
60 yaşa gelmiş, düzelmemiş, ne diyim? Allah şifa versin..
****
bu tür bi teşekkürü ancak “makam” eder..
yani mesela Türkiye cumhurbaşkanı etse, yakışık alır.. bi bakan, bi komutan etse uygun olur.. ana muhalefet lideri etse, eh hadi, olur..
yani, derdimi anlatmak adına, kendimden örnek vereyim.. yahu ben etsem etsem, izler dergisi yazarlarına edebilirim.. bi konserimiz olur, ekibime ve izleyenlere edebilirim.. belemit ürünlerimizi tüketenlere edebilirim.. durup dururken tarım bakanlığına neden teşekkür edeyim?
ula, şimdi, ben nasıl diyim, sayın valim şehirde huzur var, çok teşekkür ederim.. sayın belediye başkanım, sular akıyor, çok teşekkür ederim.. manyak mıyım ben?
****
en son biri.. dün geceki trabzonspor maçında, tribünde siyah giyerek yasımıza saygı gösteren basel taraftarına çok teşekkür etmişti..
valla tutamadım kendimi, bi güzel ana avrat çaktım en sonunda..
dersin, bütün isviçre bu daltarağı takip ediyo?
****
denmesi gereken;
sizi takdir ettim, size gıpta ettim, size hayran oldum, ne iyi insanlarsınız, size duacıyım, tuttuğunuz altın olsun falan filan..
****
sonra gürsel apo ekmekçi çok egolu diye dedikodumu yaparsın ama..
yüzüme demeye gücün yetmez çünkü..
ula benim egolu olmak için bin tane nedenim var, yine de hakkım yenmedikçe ağzımı açmam, bi kedi yavrusu gibi başım önde otururum gtümün üzerinde..
bunlara ne oluyo acep?
****
sürekli Allah razı olsun diyerek insanları takdir edenler konusuna ise hiç girmeyeyim..
iddia eder ve günaha girmekten sakınarak yazarım ki; Allah bu herifler yüzünden Allah olduğuna çoktan pişman olmuştur..
tıpkı akp zihniyeti yüzünden din diye bişi indirdiğine pişman olduğu gibi..
Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Duygusal derinliklerinle yüzleşmek için mükemmel bir zaman. İçsel sezgilerin seni yönlendirecek, gizli hislerini keşfetmende yardımcı olacak. Yaratıcı projelerine odaklanmak için ilham alabileceğin bir ortam yaratmalısın. Sosyal etkileşimlerde daha duyarlı olman, başkalarının hislerine karşı empati kurmana olanak tanıyacak. Geçmişten gelen anıların gün yüzüne çıkabileceği, bu anıları değerlendirip, onları geleceğe taşımak için fırsat sunacak. Kendini ifade etmekte zorlanıyorsan, yazmak iyi bir seçenek olabilir. Ayrıca, sevdiklerinle arandaki bağları güçlendirmek için samimi bir konuşma yapabilir, hislerini açıklığa kavuşturabilirsin. Özellikle, ruhsal ve bedensel sağlığına özen göstermek, dengeyi bulmanda önemli bir rol oynayacak. Karar verme aşamasında dikkatli olmalı, aceleci davranmamalısın. Doğa yürüyüşleri veya meditasyon gibi aktiviteler, zihnini sakinleştirip, yeni açılımlara kapı aralayacaktır. Kendine zaman ayırmayı es geçme; bu, iç huzurunu bulmanda etkili bir yol olacak. Pozitif enerjini paylaşırken, kendi sınırlarını da korumayı unutmamalısın.

YAZARLAR / Tümü
Güven Bayar: Merhaba, Telefon rehberi duruyor mu?
2024-12-12 01:46:05