Bir Martının Kanadında, Bir Dalganın Kıvrımında(*): “Toron Karacaoğlu”

Bir Martının Kanadında, Bir Dalganın Kıvrımında(*): “Toron Karacaoğlu”

Bugün Türkiye Tiyatrosu’nun unutulmaz isimlerinden Toron Karacaoğlu’nun vefatının dördüncü yıldönümü… Pınar Çekirge’nin, Toron Karacaoğlu anısına kaleme aldığı yazıyı okurlarımızla paylaşıyor, usta oyuncuyu saygıyla anıyoruz…

Uvertür çalmaya başladı. Birazdan perde açılacak.

Alkışlarla kesilen sahne araları.

Ürperten final tiradı.

Hasan Pulur’un sesini duyar gibi oluyorum :

“Seyirci gelir, perdeler açılır, perde kapanır, seyirci gider, tiyatroda kalan sadece koltuklar mıdır ? Dekorlar mıdır, spotlar mıdır, soyunma odalarında asılı giysiler midir ? Hayır!” 

O sabah Can Murat Şengel aradı, “Toron Karacaoğlu’nu kaybettik” dedi. Sustum.

Naim Efendi, Yahya Kemal, Zeki Müren, Pol, Kör Hasan, James Tyrone, Mehmet Şehabettin Paşa, Banquo, Ali Amca… Hepsi ve diğerleri çekip gitmişlerdi demek ki. Cüneyt Arkın’ın beyaz perdedeki sesi de. Öyle ansızın, birdenbire.

Sustum, konuşamadım bir süre.

Beş yıl önce, Yavuz Pak ile sürdürdüğümüz “Dionysos’un Çocukları” adlı dizi söyleşiler kapsamında, Toron Karacaoğlu ile görüşmeye karar vermiştik. Yavuz birkaç kez aramıştı Toron Karacaoğlu’nu.

Her defasında tarih saptadığımız halde “eşinin rahatsızlığı, soğuk algınlığı, ders saati” gibi maniler girmişti devreye. İster istemez hep daha sonraya ertelemek durumunda kalmıştık röportajımızı.

Ben yayın taraması yapıyor, Toron Karacaoğlu hakkında notlar alıyordum. Hem zaten yeni kitabın çıkmasına da zaman vardı. Telaşa gerek yoktu. (Ne tuhaf, hayatın bizi beklemediğini tümüyle unutmuştuk.)

Dahası Sevinç Erbulak, Vildan Gürelman, Selma Kutluğ, Nilgün Kasapbaşoğlu ve Nedim Saban ile gerçekleştirdiğimiz söyleşilerden derlediğimiz Toron Karacaoğlu ile ilgili anılar, anekdotlar mevcuttu elimizde. Röportaja hazır sayılırdık az çok. Belki Ekim, belki Kasım ayında ama bu defa mutlaka gerçekleştirecektik bu çalışmayı. Hayattan, tiyatrodan konuşacaktık uzun uzun. Sahi, Yavuz ilk aradığında  ”Neden geç kaldınız, neredeydiniz bunca zaman?” diye sitem etmişti Toron Karacaoğlu. Olsun, geç kalışımızı bağışlatacaktık nasılsa.

“Düşüş”ün kulisinde Oya Palay  tanıştırmıştı beni Toron Bey ile. (Ayaküstü konuşurken Can’ın çektiği fotoğraflar) Yüzünde ışıklı sevgiler, merhabalar vardı. Bir ara, “Servisi kaçırma Caner” diye Caner Çandarlı’ya seslenmişti.

Nefes kesici yorumlar, sahne tekniği açısından, her defasında ulaştığı virtüözlük mertebesi, sahnede kurduğu dünyanın “inandırıcı” sahiciliği, derin oyuncu kimliği. Yaşar kıldığı karakterlere hakimiyeti ile tartışılmaz bir ustaydı O. Gerçek bir Dionysos mirasçısı. Tiyatromuzda bir büyük efsane.

İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nda sahneye ilk çıktığı “Buzdolabı” adlı piyesin ardından “Julius Caesar”, “Yanlışlıklar Komedyası”, “Foto Finiş”, “Hamlet”, “Bizans Düştü”, “Benim Üç Meleğim”, “Müfettiş” , “Dört Albayın Aşkı”, “Kuru Gürültü”, “Macbeth”, “Coriolanus”, “Sokrates Savunuyor”, “Kendi Gökkubbemiz“, ”Günden Geceye”, “Ferhat İle Şirin”, “Sis”, ”İstanbul’un Gözleri Mahmur“, “Tartuffe”, “Söyle Geleyim Mi, Gelmeyeyim Mi”, ”Zeki Müren Müzikali / Bir Demet Yasemen” , “Köy Düğünü”, ”Düşüş” , ” İstanbul Hatırası” ve bütün o oyunlar…

Hatırlıyorum; 1970’lerin başında “Sarı Naciye”de izlemiştim Toron Karacaoğlu’nu ilk defa. Kör Hasan’ı geçen yıllara rağmen hiç unutmadım.

Sevinç Erbulak anlatmıştı :

“Toron Karacaoğlu okuldan hocamdı. ‘Kiralık Konak’ adlı oyunda dede torunu oynamıştık. Bir akşam sahnedeyiz, oyun doludizgin devam ediyor, arkasını dönüp, ‘Sevinç fenalaştım, oyunu hızlandır’ dedi, usulca. Düşünsenize yirmi bir yaşındayım. Oyunu, panik içinde, nasıl süratlendirdim, Toron Hoca’yla sahneden nasıl çıktık anlatamam. Nöbetçi rejisör Tarık Şerbetçioğlu’ydu, ‘Oyunu keselim hocam’ dedi. Toron Hoca dönüp Tarık’a bir bakış fırlattı ve eliyle devam edeceğiz işareti yaptı. Sadece kapıda bir ambulansın hazır tutulmasını söyledi. Toron Hoca hiçbir şey olmamışçasına sürdürdü rolünü. Perde kapandığında ambulansa doğru sahne kostümüyle yürüdü. Dimdik. Aksamadan. Meğer yediği tavuktan zehirlenmiş. O akşam Toron Hoca’dan, bir oyunu yarıda bırakmak için ancak ölmek gerektiğini öğrendim. Bana o geceye kadar çok şey öğretmiş bir hocadan bahsediyorum, ama o en son öğrettiği, dört sene boyunca öğrettiklerinin çok fevkinde bir şeydi, çünkü bire bir uygulatarak yaşattı. Onlar nasıl bir kuşak bilmiyorum, armağan gibiler bizlere…”

Nedim Saban‘a kulak verelim :

” Toron Karacaoğlu ile  Tiyatrokare’de ‘Zeki Müren Müzikali’nde çalışmıştım.  Role her anlamda uygunluğundan  öte, Zeki Müren gibi önemli bir karakteri prestijli bir oyuncuya emanet etmek, gerek Türkçe kullanımı, gerek Zeki Müren rolünü sahnede  oynarken, Zeki Müren’in hayattaki rolünü de anlayacak kültüre sahip olacak birisiyle çalışmak  gerekiyordu. Toron Hoca tek seçeneğimdi. ‘ Ya hayır derse? ‘ korkusuyla başlayan  gergin görüşmenin ilk dakikasında çok rahatlamıştım çünkü karşımda  adeta oynamak için yaratılmış bir güç vardı,  sadece sahnede olmayı istediği o kadar belliydi ki. Tiyatrodan konuşunca gözleri parlıyordu, ilk görüşmede ilk oyunu hayal ediyordu. 

Bir rolü oynamak ile bir rolü giymek arasındaki farkı öğrendim Toron Bey ile çalıştıktan sonra. O güne kadar  eğitimim rolün içinde olmak konusunda yoğunlaşmıştı, dışsal öğeleri çok da önemsemezdim. Bunda, bir role sadece dışsal öğelerle yaklaşarak yüzeyselleştiren bazı oyuncuları çokça izlemiş olmamın da bir etkisi vardı kuşkusuz.  Ancak bir peruğun, makyajın, kostümün, aksesuarın da  bir karakterin olmazsa olmazlarından olduğunu  ve iyi bir oyuncunun rolü giydiği zaman rolün yaşam damarlarını güçlendirdiğini  Toron Hoca ile çalıştığım zamanlarda tam olarak öğrendim. Rolü giymek, yüzeyselleştirmediği gibi, aksine derinleştiriyordu.  

Oyun için bir ana haber bültenine davet edildiğimizde, her zamanki gibi  makyajını kendi yapmış, peruğunu kendi takmıştı. Koridorda yürümeye başladığında  Zeki Müren’in hayaletini gördüğünü sanıp kaçan güvenlik görevlisini hiç unutmayacağım.

Tam bir tiyatro adamıydı. Koca bir müzikalin ardından, tiyatronun nefes alması için küçük bütçeli bir oyunun rejisini üstlenmesi, dekorunu hazırlaması, hatta boyasına kadar kendi kendine kotarmasını hiç unutmayacağım. Bu yönüyle gençlere çok örnek olmuş, yüz kişilik ekibin birlikte durması için ekip ruhunu güçlendirmişti. Yaşadığımız her olumsuzluğu göğüsleyen bir  tiyatro tutkusuna sahipti. 

Sadece kişiliği  ve deneyimi, tiyatro sevgisi nedeniyle  değil, aslında yaşadığı acıları bal eylediği için başka türlü bir bilgeliğe sahipti.Bu yüzden  turnedeki sabah kahvaltılarına ilk önce onunla başlardım. İlerlemiş yaşına rağmen onun pozitif enerji benim gençlik iksirim olurdu.

Tiyatrokare’deki iki sezonun ardından, yuvası olan Darülbedayi’ye dönmesine ben de destek olmuştum. Sıkça görüştük ama böyle bir karakterin sahneye çıkamayacağı için  buruk bir veda ettiğini bilmiyordum. Bilsem kapılarımı tekrar açardım sonuna kadar. Ölümün güzellemesi olmaz ama daha 1996 yılındaki ilk  görüşmemizde, ‘ sahnede ölmeli ‘ dediğim biriyle karşılaştığımı anlamıştım. Onun öncelikle sahnede olmasını ve perde kapanma saatinde sahnede ölmesini sağlayabilmeliydik. “

Şimdi ” İstanbul Hatırası“ndaki o şarkısı geliyor aklıma…

”İstanbul yedi tepe etrafı deniz

Yapamam ben sensiz,

Kalamam aşksız.

Aşığım ürkek, aşığım çaresiz.

Bir martının kanadında, bir dalganın kıvrımında

İstanbul’da, Boğaz’da

Kalabalığın içinde

Yalnızım ben kimsesiz..” (**)

Anıların köşesinden bucağından yakalamaya çalıştığım unutulmaz yorumları. İçine ciltler sığdırılabilecek replikler. O benzersiz tonlama.

 

” 1931’de Mudanya’da doğdum.
 
1949 yılında tiyatrocu olmak için İstanbul’a geldim Üç sene konservatuvara devam ettikten sonra Şehir Tiyatroları’nın açmış olduğu kadrolu sanatkar imtihanını kazanarak, çok sevdiğim tiyatroya kavuşmuş oldum.
 
1981 yılında emekli olarak Berlin’e gittim. Almanya kültür senatörlüğüne bağlı olarak tiyatro seminerlerinde hocalık yaptım. Ayrıca üç Volkshochschule ve bir Oberschule’de Türkçe ve tiyatro öğretmenliği yaparak, oyunlar sergiledim. İki yıl Berlin Schaubuhne Tiyatrosu’nda Türk grubunda çalıştım. Berlin S.F.B Radyosu’nda radyo skeçleri, arkası yarınlar, masallar ve destanlar yazdım, yönettim ve oynadım.
 
1985’de tekrar yurda dönerek iki özel tiyatroda oyun yönettim.
 
1987’de eski yuvama, Şehir Tiyatroları’na, ‘ Günden Geceye’ oyunu için konuk sanatçı olarak çağrıldım.
 
1989 yılında yeniden kadrolu olarak görevime devam ettim…”(***)

Perde açılmıştı. Birden irkildim. Orada, tam karşımdaydı. Televizyon kameraları önünde,  “naklen intihar”la aramızdan ayrıldığı 24 Eylül 1996 gecesi giydiği kostümüyle. Yüksek ökçeli ayakkabıları, takıları, aşırı makyajlı, yorgun çehresi, kabartılmış saçlarıyla “Zeki Müren”. Tam karşımdaydı!

Bir defa daha şiirsel gerçekliğin üstüne oturtmuştu canlandırdığı karakteri ve bir defa daha kalite skalası yüksek oyunculuğu, iç ışığıyla zirvedeydi Toron Karacaoğlu. Hem de zirvenin en yüksek yerinde. Böyle bir yorumun önünde saygıyla eğilmekten başka ne yapılabilirdi ki?

“Aşk Mektupları”nın finalinde Nedret Güvenç ile dakikalarca alkışlanmışlardı. Alkışlar kesilmek bilmiyordu.

Afife Jale, Sadri Alışık, Avni Dilligil olmak üzere pek çok ödül… Film setleri…Turneler… Seslendirme stüdyoları… Radyo Tiyatroları… Arkası Yarınlar…

Ve “Beyaz Melek” filminde Yorgo. Kalbinin taa içinden bakıyordu sevdiği kadına.

Şimdi gündökümü fırtınaları. Şimdi ağıt, şimdi hüzün zamanı. Tiyatromuzun gelmiş geçmiş en büyük aktörlerinden birine, gerçek bir efsane ve öğretmene veda zamanı. Şimdi günlerden 22 Ağustos. Yıllardan 2018.

“Babam, ’ben sahnede öleceğim’ diyordu; ancak altmış yılını verdiği tiyatro sahnesinden üç yıl önce koparıldı. Şehir Tiyatroları’ndan ayağını kestiler. O yüzden tiyatro camiasına ve hayata küstü. Sağlığı son derece iyiydi; ancak son üç yılda çöktü. Son bir haftadır yemek dahi yemiyordu. Tiyatro camiasına küskün olarak hayata veda etti” diyordu Ata Karacaoğlu, 23 Ağustos  2018 tarihinde Hürriyet Gazetesi’ne verdiği röportajda.

Yüzümde tuzlu deniz suyu, yüzümde elem. Yaşamı özlem, hüzünlerle sızılı kılan, o soğuk, nemli, mavimsi, lacivert hayaletlerle dolu alacakaranlık içindeyim dakikalardır.

 

Dün bir karış ötemde, program dergileri, afişler, oyun fotoğrafları, tekstlerde yaşamaya devam ediyor.

Hakkınızı helal edin Toron Karacaoğlu

PINAR ÇEKİRGE

 

Kaynakça:

(*,**) ” İstanbul Hatırası” , Tarık Şerbetçioğlu
(***)”Sahnede Yarım Asır”, Hazırlayan: Tiyatro Oyuncuları Derneği
0
Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • Koç
  • Boğa
  • İkizler
  • Yengeç
  • Aslan
  • Başak
  • Terazi
  • Akrep
  • Yay
  • Oğlak
  • Kova
  • Balık
KOÇ BURCU YORUMU

Merhaba! Koç burcunun günlük yorumunda, enerjik ve cesur bir gün geçireceğiniz görünüyor. Yeni başlangıçlar için uygun bir zaman olabilir ve içinizdeki tutku, hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı olabilir. İletişimde açık ve içten olmak, ilişkilerinizi güçlendirebilir. Dikkatinizi odaklamak için biraz zaman ayırmanız faydalı olacaktır. Duygusal olarak kendinizi güçlü hissedeceksiniz, ancak aşırı tepkilerden kaçınmakta fayda var. Yeteneklerinizi sergilemek için fırsatlar karşınıza çıkabilir, bunları değerlendirmeyi unutmayın!

BOĞA BURCU YORUMU

Merhaba! Boğa burcunun günlük burç yorumu genellikle maddi konulara odaklanma ve güven arayışını vurgular. Bugün, iş ve finansal konularda sağlam adımlar atma isteği içinde olacaksınız. Harcamalarınızı gözden geçirip bütçe planlaması yapmanız gereken bir zaman. İlişkilerde ise, sevdiklerinizle daha derin bir bağ kurma fırsatı bulabilirsiniz. Duygularınızı ifade etmekte tereddüt etmemelisiniz. Kendinize güvenin, keyifli bir gün geçirebilirsiniz!

İKİZLER BURCU YORUMU

Merhaba! İkizler burcunun günlük burç yorumu genel olarak iletişim ve sosyal ilişkiler üzerine yoğunlaşabilir. Bugün çevrenizle daha fazla etkileşimde bulunma isteğiniz artabilir. Arkadaşlarınızla vakit geçirmek, yeni insanlarla tanışmak ya da fikir alışverişinde bulunmak için uygun bir zaman. Ayrıca, yaratıcılığınızı ortaya koyabileceğiniz projelere yönelmekten de çekinmeyin. Ancak, dağınık düşünceler nedeniyle kararlarınızı netleştirmek için biraz sabırlı olmanızda fayda var. Kendinize zaman tanıyın ve ruh halinizi dengelemeye çalışın.

YENGEÇ BURCU YORUMU

Bugün duygusal ve sezgisel yönleriniz ön planda olabilir. Ailevi ilişkilerde sıcak bir ortam yaratmak isteyebilirsiniz. Kendinizi ifade ederken biraz daha dikkatli olmanız, yanlış anlaşılmaları önleyebilir. İçsel huzurunuzu korumak için sevdiğiniz şeylere zaman ayırmanız faydalı olabilir. Ayrıca, maddi konularda daha dikkatli olmanız gerekebilir. Gün içinde eğlenceli anlar yaşayacağınız fırsatlar çıkabilir, bunları değerlendirmeyi unutmayın.Unutmayın, burç yorumları genel ve eğlencelik bilgilerdir. Size harekete geçirecek olan, kendi iç sesinizdir!

ASLAN BURCU YORUMU

Merhaba! Aslan burcunun günlük yorumuna göre, bugün enerjiniz yüksek olabilir ve çevrenizdeki insanlara liderlik etme isteği duyabilirsiniz. Yaratıcı projelere yönelmek için güzel bir zaman; ilham verici fikirlerle dolu olabilirsiniz. Sosyal ilişkilerde samimiyet ve sıcaklık ön planda. Kendinizi ifade etmekten çekinmeyin, bu sizin doğal yeteneğinizdir. Ancak, kararlarda acele etmemeye dikkat edin; biraz düşünmek her zaman faydalı olabilir. Bugünün tadını çıkarın!

BAŞAK BURCU YORUMU

Merhaba! Başak burcunun günlük burç yorumuna göre, bugün detaylara odaklanmak ve düzen sağlamak için uygun bir zaman. Kariyer ve iş konularında atılımlar yapabilir, planlarınızı gözden geçirebilirsiniz. İletişimde dikkatli olmanız gerekebilir; yanlış anlaşılmalara karşı temkinli olmanız faydalı olacaktır. Ayrıca sağlığınıza özen göstermek, ruhsal ve bedensel dengeyi sağlamanıza yardımcı olabilir. Gün sonunda sevdiklerinizle vakit geçirmek, keyifli anlar yaşamanıza olanak tanıyacak. Unutmayın, her zaman kendinize zaman ayırmak önemlidir.

TERAZİ BURCU YORUMU

Merhaba! Terazi burcunun günlük yorumuna göre, ilişkilerde uyum sağlamak ön planda olabilir. Sosyal ortamlarda daha fazla vakit geçirme isteği duyabilir, sevdiklerinizle keyifli anlar paylaşabilirsiniz. Duygusal dengeyi koruma çabası içinde olmanız, bazı durumlarda kararsızlık yaşamanıza neden olabilir. Bugün, estetik ve sanatla ilgilenmek için fırsatlar yaratabilir, yaratıcılığınızı ortaya koyabilirsiniz. İçsel huzuru bulmak için kendi ihtiyaçlarınıza zaman ayırmayı unutmayın.

AKREP BURCU YORUMU

Merhaba! Akrep burcunun günlük burç yorumu genellikle duygusal derinlik ve ilişkilerle ilgili konulara odaklanır. Bugün, hislerinizi ifade etme konusunda cesur olabilirsiniz. Partnerinizle veya yakın arkadaşlarınızla olan iletişiminiz güçlenebilir. Duygusal bağlarınızı derinleştirmek ve ihtiyaçlarınıza odaklanmak için güzel bir gün. İş veya kariyer konusunda ise dikkatli adımlar atmanızda fayda var; sabırlı olun ve aceleci davranmaktan kaçının. Kendinize, ilginizi çeken şeylere zaman ayırmayı unutmayın. Kendinizi iyi hissettirecek aktiviteler yapmaya özen gösterin.

YAY BURCU YORUMU

Merhaba! Yay burcunun günlük yorumuna göre, bugün keşif ve yeni deneyimlere açık olacaksın. Hayatının farklı alanlarında yenilikler arayışında olabilirsin. Sosyal ilişkilerde hareketli bir dönemdesin; arkadaşlarınla keyifli vakit geçirebilir, yeni insanlarla tanışabilirsin. Ayrıca, mevcut projelerinle ilgili yeni fikirler geliştirmek için ilham alabilirsin. İçsel yaratıcılığın ön plana çıkabilir, bu nedenle sanatsal faaliyetlere yönelmek iyi gelebilir. Kendine zaman ayırmayı unutma!

OĞLAK BURCU YORUMU

Merhaba! Oğlak burcu için günlük yorumda, iş ve kariyer konularına odaklanmanız için uygun bir zaman olabilir. Disiplinli ve kararlı yapınız sayesinde hedeflerinize ulaşmak için adımlar atabilirsiniz. Ayrıca, sevdiğinizle iletişiminizi güçlendirmek için zaman ayırmak faydalı olacaktır. Duygusal bağlılıklarınızı gözden geçirip, ilişkilerde dengeyi sağlamak önem kazanabilir. Bugün, kendi ihtiyaçlarınıza da dikkat etmeyi unutmayın. Başarılar dilerim!

KOVA BURCU YORUMU

Merhaba! Kova burcunun günlük burç yorumunda, yenilikçi fikirler ve sosyal etkileşimler öne çıkıyor. Bugün arkadaşlarınızla veya tanıdıklarınızla gerçekleştireceğiniz sohbetler, ilham verici olabilir. Yeni projeler için tartışmalara katılmak, sizin için faydalı olabilir. Kendinizi ifade etme isteği artabilir; bu nedenle sanatsal faaliyetlere yönelmek iyi bir fikir olabilir. Ayrıca, toplumsal konulara duyarlılığınız artabilir, bu da çevrenizdekilerle anlamlı bağlantılar kurmanıza yardımcı olacaktır. Unutmayın, içsel sesinize kulak vermek önemli!

BALIK BURCU YORUMU

Merhaba! Balık burcunun günlük yorumu genellikle duygusal ve sezgisel bir dönem geçirebileceğini, içsel hislerini dinlemenin önemli olduğunu vurgular. Sosyal ilişkilerde empati ve anlayış gösterme fırsatları olabilir. Ayrıca, yaratıcılığınızı ortaya çıkaracak aktivitelerle ilgilenmek faydalı olabilir. Kendinize zaman ayırmak ve ruhsal olarak beslenmek, gün içinde size iyi gelecek. Yeni projelere başlamak için ilham alabilirsiniz. Duygusal konularda dengede kalmaya özen gösterin.

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM