Taksim civarı bi yerdeydi.
İstanbul’a gittiğimizde, büyüklerimce götürülürdüm. Ağaçlar içinde, boğaz manzaralı, denize hafifçe yukarıdan bakan bi çay bahçesiydi.
Tam, dört dörtlük anımsıyorum desem yalan olur, ama kalmış çocuk kalbimde, büyüleyici güzelliğinin izi.
Cennet Bahçesi idi adı.
Harbiden cennet gibiydi.
****
Büyüyüp, okul kazanıp, ben de İstanbul vatandaşı olduğumda artık yoktu.
Bi banka mı almış dediler, otopark mı yapıldı dediler, beton yığını mı olmuş’muş neymiş, düşün-taşın bulamadım şimdi?
Kıymışlardı, o eşsiz mekana.
Anılarda kalmıştı.
****
Benzeri şehrimde vardı çok şükür.
Yine denize tepeden bakan, yine otururken masalarmıza yapraklar dökülen, yemyeşil bi çay bahçesi.
Bilinen adıyla yazayım; Millet Bahçesi.
Zaten bin tane ayrı yönüyle bi Avrupa kenti olan Giresun‘umuz, bu açıdan da dünyanın en güzel şehri İstanbul’la yarışıyordu.
****
Taksim Cennet Bahçesi’nin başına 35 yıl önce gelen, Giresun Millet Bahçesi’nin başına henüz gelmedi.
Büyük bi korkuyla bekliyoruz; ne zaman akıllarına gelecek, ne zaman sırası gelecek, Millet Bahçe’mizi elimizden alacaklar?
****
Ve yazması ne acıdır;
Zaman zaman mizah konusu yapılan, bazen de gururla söz edilen Millet Bahçeleri Projesi var, Cumhurbaşkanı’nın.
Bi Allah’ın kulu da çıkıp demedi ki;
-”Sn. Cumhurbaşkanım, Giresun’da zaten asırlık bi millet bahçesi vardır, gelip buradan başlayınız, el atınız, katkı veriniz, daha da güzelleştirelim, her ile örnek olsun, emsal olsun bizim bu cennetler cenneti bahçemiz”…
Bu kadar mı sahipsiz olur bi şehir?
****
(işte, daha yeni… İZLER dergimizde, hem de bi trabzonlunun kaleminden, 100 sene evvel yazılmış bi gazete yazısı ile belgeledik… aslolan vakfıkebir diğil, çavuşlu ekmeğidir dedik… dedik de ne oldu??? başka bi ilde olsa kıyametler kopardı, manşetlerden düşmezdi, ulusal kanalların ana haber bülteninde günlerce konuşulurdu)
****
Benim gibiler, kafalarımızda bu tür üzüntülerle (ve öfkelerle) yaşarken, geçtiğimiz gün Giresun Atatürk Stadyumu’nda oynanan maçın bi ”son” olduğunu öğrendik.
Dünyanın en güzel stadyumlarından biri tarihe karışacaktı artık.
Bunun da acısı yüreğimize saplandı.
Günün birinde mutlaka geçireceğimiz kalp krizine bi basamak daha eklendi.
****
(bizimkinin tıpta tam karşılığı yoktur… kalbimiz günün birinde teklerse biliniz, ya cumhuriyet yetmezliği’nden gideriz, ya da şehr-i canan yetmezliğinden… başka bi neden aramayınız)
****
Dünyada; denize sıfır cinsinden kaç stadyum vardır, bilemiyorum?
Dünyada; maç oynanırken yanıbaşından yolcu otobüsleri geçen, kamyonlar-dolmuşlar geçen, şilepler-kayıklar geçen kaç stadyum vardır?
Dünyada; gün batımı izlenebilen, bulutların renk cümbüşüne aşık olunabilen kaç stadyum vardır?
Bilemiyorum. Sanmam ki toplasan 5 tane olsun!
Stad’ların padişahı İnönü Stadyumu bile böylesi görkemli diğildir, inanın.
****
Yıkacaklar.
Anılarımızı yok edecekler.
Yeryüzündeki ilk ve tek ”kadınlar tribününün” reklamını yapıp, buralara turist çekmek varken, öldürecekler.
Dua ediyorum, sakın başka bişey yapmasınlar oraya. Mümkünse yerle yeksan etsinler, mümkünse haritadan silsinler.
Hele, ”yatıp yuvarlanacağımız” bi Millet Bahçesi’ni asla yapmasınlar.
****
Giresunspor‘umuz lider.
Helal olsun çocuklarımıza, ligin en iyi top oynayan takımıyız. Bileğimizin hakkıyla, tartışmasız, şaibesiz, söke söke lideriz.
Duygulanıyorum, hemen her maçtan sonra ekran başında mutluluktan ağlıyorum, sahadaki o büyük sevince tanık oldukça.
Nice başarılar, şampiyonluklar diliyorum Giresunspor’umuza.
Ama bağışlasınlar;
Ömrümün sonuna değin, o yeni stadyumda maça gitmeyeceğim. Önünden bile geçmeyecek, yerini dahi öğrenmeyeceğim.
Bıraksınlar, anılarımızla yaşayalım.
****
Ve kimse aklından bile geçirmesin yenisinin adını da Atatürk Stadyumu yapmayı.
Giresun Atatürk Stadyumu bi taneydi ve 2021 yılında öldü.
Cennete gitti.
Bu utanç, şehrimin tarihine bi ”anıt” olarak kazınsın.