Ressam, yazar ve yönetmen Abidin Dino’nun hayatını kaybetmesinin üzerinden 27 yıl geçti.
Saffet Gaziturhan ve Rasih Dino çiftinin beşinci ve son çocukları olarak 23 Mart 1913’te, İstanbul’da dünyaya gelen Abidin Dino, Çağdaş Türk resminin öncülerinden biri oldu.
Henüz 6 aylıkken Birinci Dünya Savaşı’nın başlangıç yıllarında ailesi çeşitli nedenlerle Cenevre’ye yerleşen Dino, 6 yıl burada yaşadı. Dino, bir süre Fransa’da da ailesiyle birlikte yaşadıktan sonra 1925’te Türkiye’ye dönerek, İstanbul’daki Robert Koleji’nde öğrenim görmeye başladı.
Abidin Dino, ilkokul döneminde önce babası Rasih Beyi, ardından da annesi Saffet Hanım’ı kaybetti.
Sanata duyduğu ilgi nedeniyle öğrenimini yarıda bırakan Dino, ağabeyi şair Arif Dino’nun desteğiyle resim, karikatür ve yazı alanında kendini geliştirdi.
Dino, o yıllarda minyatür ve hat sanatına ilgi duydu; minyatür sanatı üzerine yoğun araştırmalar yaptı.
İlk desenlerini “Yarın” gazetesinde, ilk yazılarını ise henüz 18 yaşındayken “Artist” dergisinde 1930’lu yılların başında okurlarla buluşturan usta ressam, bu yıllarda aynı zamanda Nâzım Hikmet’in “Sesini Kaybeden Şehir” ve “Bir Ölü Evi” kitaplarının kapaklarını tasarladı.
Abidin Dino’nun bir dönem yaptığı Atatürk ile ilgili çizimleri de büyük bir beğeni ile karşılandı. Dino, kapak resimleri çizdiği 1930’lu yıllarda halk bilimci Pertev Naili Boratav’ın kitaplarını da resmetti.
Daha sonra memlekette sanatın gelişmesini ve yayılmasını sağlamak amacıyla ressam Elif Naci, Nurullah Berk, Zeki Faik İzler, Cemal Tollu ve Zühtü Müridoğlu ile birlikte 1933’te “D Grubu” adlı sanat topluluğunu kuran Dino, bir yandan resim, karikatür ve edebiyatla ciddi bir uğraş içinde olurken diğer yandan sinema alanına da ilgi duydu.
Atatürk’ün ricası ile “Türkiye’nin Kalbi Ankara” adlı bir belgesel film çekmek için 1933’te İstanbul’a gelen Rus yönetmen Sergey Yutkeviç, filmin çekim sürecinde bir sergide gördüğü Abidin Dino’nun resimlerini çok beğendi. Atatürk de bu sürece dahil olarak ünlü yönetmenden bir Türk genci eğitmesi konusunda söz aldı ve Yutkeviç resimlerini çok beğendiği Dino’yu dekoratör ve ressam olarak çalışmak üzere Rusya’ya davet etti.
Abidin Dino, bu davet üzerine 1934’te gittiği Rusya’da makyajdan dekora, rejiden senaryoya kadar tüm yönleriyle sinema ile ilgili bir eğitim aldı ve bu sırada Gertrude Stein, Tristan Tzara, Sergey Ayzenştayn, Andre Malraux ve Pablo Picasso gibi dönemin önde gelen sanatçılarıyla tanıştı. 1937’de 2. Dünya Savaşı’nın etkisi ile Rusya’da yaşayan yabancı uyruklu öğrenciler ülkeden ayrılmak zorunda kalınca Abidin Dino da Paris’e gitti.
Paris’te bazı film çalışmalarında bulunan Dino, yine bu dönemin önemli şair ve yazarları ile yakın bir bağ kurdu. İki yıl boyunca Paris’te yaşayan Dino, daha sonra 1939’da Türkiye’ye döndü ve resimle ilgili çalışmalarına devam etti. Usta ressam, bu yıllarda işçi, balıkçı ve köylü bireylere resimlerinde yer verdi.
Abidin Dino, 1941’de de arkadaşlarıyla Yeniler Grubunu oluşturdu. Türkiye Komünist Partisi’ne üye olan Dino, Aynı yıl Yeniler Gurubu’nun balıkçıları konu alan ilk sergisini açtığı dönemde siyasi nedenlerle önce Çorum’a daha sonra da Adana’ya sürgün edildi.
Adana’da “Türk Sözü” adlı bir gazeteyi yöneten Dino’nun bu dönem yazdığı “Kel” adlı oyunu kısa süre sonra toplatıldı.
Dino, çizgi ve desenlerin ön plana çıktığı resimlerinde işçi ve köylü tiplerini özgün bir üslupla işledi. Eserlerinde Picasso’dan da oldukça etkilenen Dino, bu dönem dilbilimci ve yazar Güzin Dino ile 50 yıl sürecek bir evliliğe imza attı. Dino, daha sonra 1943’te sürgün sona erince İstanbul’a geri döndü.
Kurtuluş Savaşı zaferini canlandıran “Toros Destanı” adlı senaryosunu 1944’te yazan Dino, o yılların genç yazarı Yaşar Kemal’le de bu senaryo aracılığıyla tanıştı ve aralarında uzun sürecek bir dostluk başladı.
İstanbul’a döndükten sonra da yasakları devam eden Dino, 1952’de yurt dışına çıkış yasağı kalkınca Paris’e yerleşti. Fransa, Cezayir ve ABD başta olmak üzere birçok farklı ülkede sergilere imza atan Dino, Fransa Plastik Sanatlar Birliği’nin onursal başkanlığı ile New York Dünya Sanat Sergisi’nin sanat danışmanlığı görevlerinde bulundu.
Resimleriyle bir mesaj iletme kaygısı taşımadığını belirten, “Resim bir mesaj iletmek istiyorsa kendi kendine, bu onun bileceği iş, benim değil. Çünkü karıştığım andan itibaren o mesaj dediğimiz nesne kaybolur. O, resimle seyirci arasında halledilecek bir mesele.” ifadelerini kullanan Dino, bir röportajında Paris’e yerleşmesini şu sözlerle anlatmıştı:
“1952 yılında Paris’e geldim, yerleştim, çalışmaya başladım. İlk sergimi ancak 1956 yılında açabildim. Bir süre çabalamak icap ediyordu fakat başlangıçta hoş deneylerim oldu. Mesela 1938’den beri tanıdığım Picasso beni Vallauris’e çağırdı. Orada seramik yaptık birlikte. Birlikte biraz iddialı kaçacak ama aynı atölyede ve aynı masada Picasso’yla birlikte seramikler yaptık. Tekrar resim yapma isteğim canlandı ve Paris’e döndüm. Paris’te bir süre çabaladıktan sonra ki bu çaba daima uzun sürüyor ve serüvenli bir çabadır ressamların çilesi, ilk sergimi yaptım. İlk sergiden sonra birçok kapılar açıldı.”
Abidin Dino, aynı röportajda resim yaparken neler hissettiğini de şöyle ifade etmişti:
“Pek düşünmeden yapmak lazım. Bir kaynaktan akan su doğal olarak nasıl akıyorsa resmin de şiirin de o şekilde akması lazım. Bir iç zorunluluk sonucu. İçeriden o zorunluluk bulunmadıkça bir şey yapmanın imkanı yok. Bu kötü bir tembellik belirtisi değil, sadece o iç kaynağın olmaması. Bir ip cambazına tam ipin üzerinde dolaştığı sırada derseniz ki ‘neler düşünüyorsunuz?’, ‘birtakım fiziksel kanunları düşünür müsünüz?’ ‘düşerseniz size ne olur?’ diye, o gerçekten düşünüp de size cevap vermeye çalışırsa muhakkak ki düşer. Ressamlar için de galiba aynı sorun var. Düşünmemek lazım mümkün mertebe. Bu mümkün değil maalesef. Büsbütün düşünmezsek belki harikalar çıkacak ortaya. Bir karara bağlı bir iş değil yapılan resim, bir gereksinim.”
“İşkence”, “Atom Korkusu”, “Savaş ve Barış”, “Çıplaklar”, “Dört Kent”, “Dağ-Deniz” gibi birçok yapıtı çeşitli galeri, müze ve koleksiyonlarda yer alan Dino, 1960’da Nazım Hikmet’in yazdığı “Saman Sarısı” şiirinde kendisine “Bana mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?” demesi üzerine ona bir şiirle karşılık verdi.
Bu şiirleşmeden sonra her röportajında kendisine sorulan mutluluğun resmini yapması konusuna ise Abidin Dino, şu yanıtı verdi:
“Mutluluğun değil ama sevincin resmini zaman zaman yaptım. Mutluluk süreklilik gerektiren bir şey. Resim tarihinde pek de yapabilen olmadı. Korkunun, çirkinliğin, sefaletin, mutsuzluğun yapıldı da mutluluğun hayır. Büyük sevinçler yaşadım. Evet, tekrar tekrar yaşadım. Bir ömür boyu Güzin’le yaşamak mutluluğun eşiğinde yaşamak demek. Güzin olmasaydı, çoktan yok olmuştum.”
Abidin Dino, yine bir röportajında kendi resim çalışmalarını ise şöyle özetledi:
“1930’lu yıllarda parmak resimleri yapmaya başladım. Ardından Adana’da bulunduğum yıllarda çizdiğim Türk köylüsü çizimleri geldi. Türk köylüsünü o güne kadar cici bici çizmişti ressamlar. Çok iyi resimler vardı ama idealize edilmiş bir Türk köylüsüydü görünen. Ben o yıllarda Türk köylüsünü yakından izlediğim için gerçeğe daha yakın, ama kaba bir realizme düşmeden çizdiğimi düşünüyorum. O sıralarda Yaşar Kemal ile tanıştım. Ağıtlar, türküler toplayan genç bir çocuktu. Geleceğin yazarının ilk tomurcuklarını gördüm. Derken Paris’te önce parmak resimleri, ardından işkence resimleri sergisi açtım. Bir hayli çetin ve hırçın bir sergiydi ama Paris öyle bir şehir ki değişik ve şaşırtıcı şeyleri kabul edebiliyor. Dostlar bana böyle resimlerle işe başlamanın hata olduğunu, bu resimleri kimsenin beğenip almayacağını söyledi. Ama hepsi satıldı. Paris böyle bir kent, hiçbir şey belli olmuyor. Sonraki dönemlerde soyut dönemim başladı. Daha düşünsel biçimler ortaya çıktı. Deniz, gök ve soyut yapılar.”
Dino, 1966’da yönettiği Dünya Futbol Kupası’nı konu alan “Gol” adlı belgesel filmle, İngiliz Film ve Televizyon Sanatları Akademisi tarafından yönetmen Robert Joseph Flaherty anısına verilen belgesel film ödülünü aldı. 1968’te ise öğrenci olayları sırasında Paris sokaklarında yürüyüşlere ve toplantılara katılan Dino, bu sırada sokaklardaki izlenimlerine eserlerinde yer verdi.
Yaşar Kemal’in “Deniz Küstü” adlı romanını, İlhami Bekir’in “Unuttum” ve Melih Cevdet Anday’ın “Tanıdık Dünya” adlı şiir kitaplarını da resimleyen Dino, Türkiye’deki ilk kişisel sergisini 1969’da açtı. Bu sergilerde Paris izlenimlerini bir bölümünü eserleriyle sanatseverlerin beğenisine sunan Dino, 1989’da Fransız Kültür Bakanlığı’nın “Sanat ve Edebiyat Altın Şövalye Nişanı” ile ödüllendirildi.
Fikret Mualla, Hakkı Anlı, Remzi Raşa, Selim Turan, Avni Arbaş, Nejat Devrim, Mübin Orhon ve Albert Bitran ile beraber “Paris Türk Ekolü” pentür sanatçılarından gösterilen usta ressamın “Eller, Parmaklar, Acılar, Acayipler, Tedirginler, Domatesler” başlıklı sergisi 1984’te ve “Bu Dünya Sergisi” 1987’de İstanbul’da açıldı.
Heykelle de ilgili olan Dino’nun el motiflerinden oluşan bir eseri ise 1993’te Maçka’ya yerleştirildi. Aynı yıl, Dino’yu anlatan “Biçimden Öte” ve “Acıyı Çizmek” adlı kitapları yayımlandı.
Sanat hayatı boyunda 50’nin üzerinde sergiye imza atan sanatçıya, 1990’da tiroid kanseri teşhisi konuldu ve 7 Aralık 1993’te Paris’te vefat etti. Sanatçının cenazesi daha sonra İstanbul’a getirilerek, Aşiyan’daki aile mezarlığında toprağa verildi.
Usta sanatçının vefatının ardından “Kültür, Sanat ve Politika Üstüne Yazılar” adı altında, “Kısa Hayat” öyküsü, “Kel” ve “Verese” adlı oyunları, “Eller”, “Pera Palas”, “Sinan” adlı anlatıları ve 1938-1993 tarihleri arasında yazdığı yazılar yayımlandı. Ayrıca sanatçının eşi Güzin Dino’nun da “Gel Zaman Git Zaman-Abidin Dino’lu Yıllar” adlı bir kitabı da bulunuyor.
Abidin Dino’nun kaleme aldığı eserleri ise özetle şöyle:
Oyun : “Kel” (1944), “Kel- Verese” (1947) Deneme: “Ölüm mü ? Ne Buluş” (2004), “Eller” (2005)
Monografi: “Fikret Mualla” (1980), Ferit Edgü’nün hazırladığı “Kısa Hayat Öyküm” (1996)
Öykü: Yine Ferit Edgü tarafından 2002’de hazırlanılan 1934 ve 1940 yılları arasında yayınlanmış 5 öyküsü ile yayınlanmamış 3 kısa film öyküsünün yer aldığı “Yeditepe Öyküleri”
Anlatı: “Pera Palas” (1994), Ferit Edgü’nün yayına hazırladığı “Sinan” (1996) ve “Ne Güzel Çocukluktu” (2002), “Kızılbaş Günlerim” (2001)
Bugün enerjin yüksek ve çevrendekilere ilham verme kapasiten oldukça güçlü. Farklı bir bakış açısı geliştirmek için yaratıcı düşünmeye ve yeniliklere açık olmalısın. Karşılaştığın zorluklar, aslında seni daha da güçlendirecek fırsatlar olarak karşına çıkabilir. Sosyal ilişkilerde dikkatli ol; bazen ani tepkiler can sıkıcı olabilir. Kendine odaklan ve içindeki lideri ortaya çıkar. Günün ilerleyen saatlerinde, sevdiğin insanlarla gerçekleştireceğin sohbetler sana huzur verecek. Ancak, kendi ihtiyaçlarını ifade etmeyi de unutma. Bu dönem, cesaret göstereceğin ama aynı zamanda empati ile yaklaşman gereken durumlar barındırıyor. Kendi isteklerinin peşinden koşarken, başkalarının hislerine karşı duyarlı olmayı ihmal etme. Yaşamındaki dengeyi sağlamak, sana hem içsel hem de dışsal anlamda derin bir tatmin sağlayacak. Unutma ki, bu dönemde attığın adımlar, gelecekteki planların için önemli bir temel oluşturacak.
Bugün, içsel huzur ve denge arayışın ön planda olacak. Maddi konulara yönelik düşüncelerin ve planların seni oldukça meşgul edebilir. Yatırım yapma veya birikimlerini değerlendirme konusunda kararlar almadan önce iyice düşünmekte fayda var; aceleci davranma. Aşk hayatında sevdiklerinle iletişimini derinleştirmen için fırsatlar karşına çıkacak, bu anları değerlendirmek ve duygularını paylaşmak önemli. Sağlık konusunda ise bedeninin ihtiyaçlarına dikkat etmen gerekebilir; biraz dinlenme ve kendine zaman ayırmak faydalı olacaktır. Bugünün güzel yanlarından biri, çevrendeki insanların samimi desteğini hissetmen ve bu enerjinin sana ilham vermesidir.
Zihinsel canlılık içinde olacaksın, fikirlerinle çevrendekileri etkileyebilirsin. Sosyal ilişkilerde belirgin bir enerji söz konusu; yeni insanlarla tanışmak veya eski dostlarla bir araya gelmek için harika bir zaman. İletişim becerilerin ön planda, düşüncelerini açık ve net bir şekilde aktarabileceksin. Ancak dağılma riskine dikkat et, çok fazla şeyle ilgilenmek seni yorabilir. Eğlenceli ve keyifli bir gün geçirirken, ani kararlar vermekten kaçın. Duygusal bağların güçlenmesi, ilişkilerini derinleştirmek için fırsatlar sunuyor. Kulak ver, sezgilerin güçlü; hislerini takip et. Kısa bir seyahat veya eğlenceli bir etkinlik planlamak için mükemmel bir zaman.
Bugün duygusal olarak oldukça hassas hissedebilirsin. İçsel dünyandaki dalgalanmalar, çevrendeki insanlarla olan ilişkilerine yansıyabilir. Sevgiye ve anlayışa olan ihtiyacın artarken, başkalarına karşı daha koruyucu bir tutum içerisindesin. Aile ve ev konularında sürpriz gelişmeler olabilir. Sevdiklerinle geçireceğin zaman, ruhsal olarak seni güçlendirecek. Duygularını ifade etmekten çekinme, içindeki sevgi birikimini paylaşmak her iki tarafa da iyi gelecektir. Kendine zaman ayırmayı unutma; huzurlu alanlarda geçireceğin anlar, içsel dinginliğini sağlamak için önemli. Yaratıcılığını serbestçe ifade etmek adına fırsatlar bulabilirsin, bu da seni canlandıracak bir etki yaratacaktır. Unutma, hislerin senin en büyük rehberin.
Işığını çevrene saçmayı ve etkileyici persona’nı sergilemeyi seviyorsun. Bugün, kendine güvenin yüksek olabilir. Sosyal ortamlarda dikkat çekebilirsin, karizmatik duruşun sayende başkalarının ilgisini üzerinde toplayacak. Ancak, kendini fazla öne çıkarmanın beraberinde getirdiği bazı zorluklarla da karşılaşabilirsin. Dikkatini dağıtacak, ilgini çekmeye çalışan insanlar olabilir; bu durum, yerinde durmanı zorlaştırabilir. Fakat, içsel gücünü ve sezgilerini dinleyerek dengeyi bulabilirsin.Yaratıcılığını ifade edebileceğin fırsatlar karşına çıkabilir, bu da ruh halini olumlu yönde etkileyecektir. Aynı zamanda, samimi ve içten bir iletişim içinde olmayı da unutma. Sevdiklerinle geçireceğin zaman, hem ruhsal huzurunu artıracak hem de kalp bağlarını güçlendirecektir. Kendi isteklerine ve ihtiyaçlarına odaklanmayı unutma, bu sayede iç huzurunu yakalayabilirsin. Kendin için küçük bir kutlama yapmayı ihmal etme, bu sana enerji verecek ve motivasyonunu artıracaktır.
Gününüz, dikkatli gözlem yeteneğinizi ve ince detaylara olan ilginizi ön plana çıkaracak fırsatlarla dolu. İş yerinizdeki projelere yönelik titiz yaklaşımlarınız, ekip arkadaşlarınızın takdirini kazanmanıza yardımcı olabilir. Ancak, mükemmeliyetçilik duygusuyla hareket etmemeye özen gösterin; bazen ilerlemek için son dokunuşları yapmak yerine ilerlemek de yeterli olabilir. Karşılaşacağınız bazı ufak aksilikler, özellikle ilişkilere dair birikmiş duyguların yüzeye çıkmasına neden olabilir. Bu durum, yakınlarınıza karşı açık ve samimi olmanız için bir fırsat sunuyor. Empati yeteneğiniz sayesinde, başkalarına yardımcı olma arzusuyla hareket edebilir, aranızdaki bağları güçlendirebilirsiniz.Sağlık konularında, fiziksel ve zihinsel bedeninize önem vermek için ideal bir zaman. Kendinize ayıracağınız zaman, yenilenmenize vesile olur. Gün sonunda, ruhsal olarak huzurlu hissetmenizi sağlayacak doğayla iç içe bir aktivite planlamak faydalı olabilir. Bu, hem ruhunuza dokunacak hem de sizi dinlendirip yeni bir enerjiyle dolduracaktır.
Denge ve uyum arayışında olduğun bir gün. İlişkiler ve sosyal etkileşimler ön planda; bu sayede yeni bağlantılar kurma fırsatı yakalayabilirsin. Kendini ifade etmekte zorlanıyorsan, sanatsal bir aktivite seni rahatlatabilir. İçsel huzurun, başkalarıyla olan etkileşiminle doğrudan bağlantılı. Farklı bakış açılarına açık ol, yeni fikirler seni zenginleştirecek. Sabit kalma, değişime adapte ol ve fırsatları değerlendir. Unutma, başkalarının düşüncelerine önem vermek, senin için yeni kapılar açabilir. Aynı zamanda, karar vermekte zorlandığın bir konuda iç sesine kulak ver, bu seni doğru yola yönlendirecektir.
Bugün içsel derinliklerinle yüzleşmek için mükemmel bir zaman. Duygularının yoğunluğunun bilincinde ol ve bu güçle bağlantı kur. İlişkilerde samimiyeti ve açıklığı ön planda tut; karşındaki insanlarla daha derin bir bağ kurabilirsin. Sezgilerin bugünkü olayları anlamanda rehberlik edecek, bu yüzden iç sesine güvenmekte tereddüt etme.Mekan değişiklikleri veya yeni deneyimler için bir adım atabilirsin. Yeni yerler keşfetmek, ruhunu besleyen deneyimlere zemin hazırlayabilir. Özgürlüğüne olan düşkünlüğün, günlük rutinlerinden kaçış arayışını arttırabilir; dengeyi sağlamakta fayda var. Kendini ifade etmek için yaratıcı yollar bulmaya çalış. Yazmak, resim yapmak veya müzikle ilgilenmek, içindeki duygusal karmaşayı anlamana yardımcı olabilir. Bugün, kendinle olan ilişkinin derinleştiği, karamsar düşüncelerden uzaklaşarak daha fazla kendine odaklanabileceğin bir gün. Kendi içsel gücünü keşfetmek için fırsatlar yarat.
Bugün, içsel özgürlük ve keşif arzusu ön planda. Yeni fikirler ve ufuklar peşinde koşmak için mükemmel bir zaman. Merak duygusu seni yönlendirirken, sosyal etkinliklere katılım sağlayarak yeni insanlarla tanışma fırsatları elde edebilirsin. Bu yeni bağlantılar, hayatına taze bir soluk getirecek ve ufkunu genişletecek. Öte yandan, sabırsızlık hissi belirebilir; düşünmeden hareket etmekten kaçınmalısın. Kararlarını alırken üç kez düşünmek, daha sağlam adımlar atmanı sağlayabilir. Yeteneklerini sergilemek için mükemmel bir gün; yaratıcılığın ve esnek düşünme biçimin, beklenmedik sürprizler getiriyor. Aşk hayatında ise spontane ve maceracı tavırlar, partnerinle unutulmaz anlar yaşamanı sağlayacak. Her ne olursa olsun, kalbini dinlemekten ve iç sesine güvenmekten vazgeçme.
Disiplinin ve kararlılığının ön planda olduğu bir gün seni bekliyor. Hedeflerine ulaşmak için sağlam adımlar atma kararlılığın artarken, çevrendekilere de ilham vereceksin. İnisiyatif alarak projelerini yönlendirme fırsatını değerlendir. Bugün, geçmişte attığın temellerin meyvelerini görme zamanı. Zihninde yer eden tutkulu düşünceler, seni daha da ileriye taşıyacak. Sosyal ilişkilerde dengelerin önemini unutma; karşılıklı anlayış ve sabır, başarılı iletişimlerin anahtarı. Kendini ifade etme ve fikirlerini paylaşma konusunda cesur ol; olumlu yanıtlar alabilirsin. Sağlığını ihmal etmemek, zihinsel ve fiziksel dengeyi koruman açısından faydalı olacak. Maddi konularda girişimci ruhunu koru; fırsatlar kapını çalabilir. Bugün yeniliklere açık ol ve değişimin getireceği güzelliklere odaklan.
Bugün duygusal derinliklerinle yüzleşmek için güçlü bir motivasyon hissediyorsun. İçsel keşifler yapmak, yaratıcılığını artıracak projelere yönelmek için mükemmel bir fırsat. Duygusal hislerin, çevrendeki insanlarla olan iletişimini derinleştirebilir, onlara karşı daha şefkatli ve anlayışlı olmanı sağlayabilir. Kendini ifade etme isteği içinde bulunduğun ruhsal iklimle birleşerek özgün fikirler ortaya çıkarabilir.Tam da bu noktada, içsel sesine güvenerek cesur adımlar atabilirsin. Duygusal olarak destek arıyorsan, yakınlarından veya sevdiğin insanlardan ilham alabilirsin. Zihninde dönen karmaşık düşünceler, yaratıcılığını kısıtlamak yerine, seni daha derin bir anlayışa götürebilir. Sanatsal çalışmalar veya ruhsal pratikler için uygun bir gündesin; akışına bırak kendini. Kendinle barışmak, bu süreçte sana büyük fayda sağlayacak. Bugün, kalbinin ve zihninin sesine kulak ver.