“Tiyatroyu Çok Ciddiye Alıyorsun…” 

“Tiyatroyu Çok Ciddiye Alıyorsun…” 

“Dionysos’un Çocukları” röportaj serimizde Gökhan (Göknan) Mete ile altmış üç yıl öncesine uzandık önce. Bursa Halkevi’nde tiyatro çalışmaları… Çok uzaklardan, çok eskilerden, bir takım donmuş ‘an’lardan, yaşama kavuşturduğu rollerden, oyunculuğuna kattığı kendine özgü tonlardan, tiyatro uğruna yıkıp geçtiği bentlerden konuştuk.Tuhaf, bulanık zamanlardan da.

Bursa Halkevi Oda Tiyatrosu, Ulvi Uraz Tiyatrosu, Lale Oraloğlu, Dostlar, Tevfik Gelenbe, Arena, Gazete, Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatroları, İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları, Tiyatrokare. (Burada bir parantez açalım, Gökhan Mete, Nisa Serezli – Tolga Aşkıner Tiyatrosu hariç hemen hemen tüm özel tiyatrolarda çalışmış.)

Foto: Esra Kılıçer

Başta “Harp Sahası”, “Pusuda”, “Karaların Memetleri”, “Kartal Teknesi”, “Sırça Kümes “, ” Abdülcanbaz”, “Pepsi”, “Sabotaj Oyunu”, “Kadınlar Ihh Derse”, “Kargalar Okulu”,  “Düşmanlar”, “Alpagut Olayı”, “Mutfak”, “Hababam Sınıfı” , “Bu Oyun Nasıl Oynanmalı?”, “Ağrı Dağı Efsanesi”, “Zengin Mutfağı”, “Palto”, “Kaldırım Serçesi”, “Şen Sazın Bülbülleri”,  “Aile Şerefi”, “Bahar Noktası”, “Bağdat Hatun”, “Ayışığında Şamata”, “Ağaçlar Ayakta Ölür”, “Bir Halk Düşmanı” oyunları arasında geçen bütün o seneleri sorduk Gökhan Mete‘ye.

Ya bu ev, ya tiyatro” demişti babası. Hep bir hüzün kaldı içinde o gün bugündür. Bir çığlık belki de.

On altı yaşında evden kaçıp tiyatrocu oldu… “Tiyatro mazeret kabul etmez” ilkesini benimsedi hep.

Gün geldi, sırf tiyatro aşkına Emirgan’dan, Karaca Tiyatrosu’na kadar tam on iki kilometre yolu, hiç üşenmeden, yorulmadan şevkle yürüdü…

Foto: Esra Kılıçer

İskambil falında çıkanlar nasıl gerçek oldu? On dört günlük tutukevi macerası… Film setleri… Turneler…

Evet, 19 Aralık 1980 tarihinde, komünist olduğu gerekçesiyle, şu meşhur 1402’likler kapsamında, İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları ile ilişiği kesildi. Bir yıl içinde saçları bembeyaz olmuştu. Ama gözü paslı, yüzü yaslı olmadı hiç. Umutlarını kaybetmedi. Direndi. İçindeki hüznün, isyanın zemberekleri usulca boşanıp çarkı çoktan çevirmeye başlamıştı bile.

Silbaştan çıkagelen, çoğu zamanın sisiyle buğulanmış hatıraların istilâsı altındaydık. Ne tuhaf, hayatın şaşırtıcı tesadüfleri vardı ve kaderin bize hangi yazılmamış sayfaları açacağını bilemiyorduk.

Kentin üzerine mavi, bir tül gibi ince bir yağmur inmişti.

Foto: Esra Kılıçer

Tunceli’nin Hozat ilçesinde başlamıştı yeryüzü yolculuğu…

“Jandarma karakol komutanı olan babamın görevi nedeniyle sık sık tayinler yaşadık .Denkler kurulur, neredeyse altı, yedi ayda bir yer değiştirirdik. Düşünün, ilkokulun birinci sınıfını başka, ikinci sınıfını başka yerde okudum. Okuldan adeta nefret ediyordum. Tam sınıfa, öğretmene alışmışken, yine bir tayin emri… Köy köy, kasaba kasaba dolaştık resmen.” 

Sahi, o yıllarda büyüyünce ne olacaksın sorusuna verdiği yanıt değişmiyordu hiç: “Arkeolog“. Oysa babası, oğlunun yüksek sesle kitap okuduğunda yaptığı tonlamaların, doğru vurguların farkındaydı ve “Göreceksiniz, Gökhan ilerde konservatuvarda eğitim alıp tiyatrocu olacak” diyordu.

Foto: Esra Kılıçer

Bursa Devlet Tiyatrosu’nda izlediği Peter Ustinoff’un “Dört Albayın Aşkı” adlı oyunu tüm hayatını değiştirecekti.

“Sahnede Yalın Tolga, Semih Sergen, Suat Taşer, Haldun Varnalı vardı.Büyülenmiş gibiydim. Kararımı o an vermiştim aslında, aktör olacaktım. Okulu bıraktım. Alpay İzer ile beraber Bursa Kültürevi’ne devam etmeye başladım. Amatör oyuncu olarak ilk rol aldığım piyes ‘Harp Sahası’ydı. Babamın tiyatrocu olmama gösterdiği olumsuz tepki karşısında evden kaçtım. Sonrasında desinatör Ekrem Azman’ın yanında çalışmaya başladım. O atölye dönemi benim için, adeta bir mektep oldu diyebilirim. Atol Behramoğlu, Haluk Şahin uğrarlardı, o sohbetlere tanıklık ederdim.”

Foto: Esra Kılıçer

Haldun Dormen ile tanışma…

“Tennessee Williams’ın ‘Sırça Kümes’ adlı oyununu oynuyoruz. Laura’yı Güzin Çorağan, Tom’u Alpay İzbırak, Amanda’yı Aysel isimli bir arkadaşımız, O’Connor’u ben canlandırıyorum. Yönetmenimiz Faik Coşkun’du. Otuz sekiz ateşle sahneye çıktığım bir akşamdı. Hiç unutmuyorum, salonda Haldun Dormen’in olduğu haberi geldi. Bir heyecanla oynadık. Perde kapandı, Haldun Bey kulise geldi, çok güzel sözler söyledi. Bu övgüler doğru yolda olduğumu, düşündürttü bana. Nitekim Alpay konservatuvara girdi. Bu arada, babam emekli olmuş, ailece İstanbul’a taşınmıştık. Neyse lafı uzatmayayım, Nevzat Şenol birgün bana Ulvi Uraz’ın oyuncu aradığını söyledi. Heyecanlanmıştım.

Durumu babama anlatıp, yol parası istedim. Babam, ben çocukken, ‘Oğlum gelecekte tiyatrocu olacak’ diye övünen babam, para vermedi…”

Foto: Esra Kılıçer

Sonra ne mi oldu?

“Karaca Tiyatro, biliyorsunuz Tünel’e yakın. Biz o zamanlar Emirgan’da oturuyoruz. On iki kilometre yürüyüp, tam vaktinde tiyatroda oldum. Ali Poyrazoğlu, Müjdat Gezen, Ahmet Gülhan, Tolga Tiğin, Ece Örge, Ercan Yazgan vardı salonda.Yönetmen Kemal Bekir bana ‘Kartal Teknesi’ adlı oyunun tekstini verdi ve ‘Öbür gün, yine saat tam on da burada olun’ dedi. Hemen arkadaşlarımdan, otobüs bileti tutarı yüz yirmi beş kuruşu tedarik edip, eve döndüm ve çalışmaya başladım.”

Foto: Esra Kılıçer

Ulvi Uraz’ın azarı

“Perşembe sabahı Karaca Tiyatro’daydım. Kemal Bekir, ‘Haydi sahneye’ dedi. Ali Poyrazoğlu elinde tekstle çıktı. Kemal Bekir bana dönüp, ‘Tekstin nerede?’ diye sordu. ’Ezberimde efendim’ dedim. Ve işte tam o anda bir ses… Salonun üst basamaklarından yükselen sert bir ses: ‘Kesin provayı!.’ Ulvi Uraz kızgın ve sinirli bir halde, elinde bastonu, aşağıya doğru inmeye başladı. ‘Eyvah, tiyatro maceram başlamadan bitti ‘ diye geçirdim içimden. Ramp ışıkları gözlerimi alıyordu. Ter içinde kalmıştım. ‘Sen kimsin?’ diye sordu. ‘Bursa Halkevi Oda Tiyatrosu’ndan Gökhan Mete’ diye yanıtladım. ‘Selami Şahin ve Emin Gümüşkaya’yı tanıyıp, tanımadığımı’ sordu. ‘Arkadaşlarım efendim’ dedim.’ Peki Gökhan, bu teksti ne gün aldın?’ Titreyerek ‘Evvelsi gün’ dedim.Ulvi Uraz öfkeyle “Utanın, elli iki gündür prova yapıyoruz, halen tekst elinizde, sufle alıyorsunuz. Bakın, adam iki günde ezberlemiş. Aramıza hoşgeldin evlat! Haydi devam edin’ dedi. Burada bir noktaya değinmek istiyorum, Ulvi Uraz daha ilk provadan itibaren canlandıracağı karakterin kostümünü giyer, o kostümle çalışırdı.” 

Foto: Esra Kılıçer

Güvercinlik Bando Birliği… Erol Amaç ile karşılaşma

“Vatan görevi gelip çatmıştı. Boyum 1.86 kilom 48 olduğu için askere alınmadım. Tam da o günlerin birinde Abdullah Şahin’in çağrısıyla Lale Oraloğlu Tiyatrosu’na girdim. Erol Keskin’in yönettiği ‘Kadınlar Iıhh Derse’ adlı oyunda rol aldım. Turneye çıktım. Dekor taşı, dekor kur, oyna, ışık ayarı yap, minibüsle oradan oraya git, gel… İnanmayacaksınız ama, 72 kiloya çıktım bir anda. Ardından asker olarak Silvan’a oradan Ankara’ya yollandım. Bando birliğinde görevlendirilmiştim. Burada bir parantez açayım, Bursa’da amatör tiyatro yaparken, zaman zaman Devlet Tiyatrosu’nun kimi piyeslerinde figüranlık yapardık. O günlerden tanıdığım Erol Amaç ile askeri birlikte yeniden karşılaşmak, büyük bir şans oldu benim için. Askerdeyken haftanın altı akşamı oyun sergiledik. Anlayacağnız, teskere alana kadar, tiyatrodan hiç kopmadım…”

Babası, Gökhan Mete’nin memur olmasını istiyordu. Hiç üşenmiyor, her gün gazete ilanlarını tarıyor, uygun gördüklerini işaretleyerek, derhal gidip başvuruda bulunmasını istiyordu.

“Hiçbir adrese gitmiyor, orada burada dolaşıp akşam eve dönüyor, babama da ‘O iş için eleman bulunmuş’ diyordum.” 

Evet, tiyatrocu olacaktı… Hem ne derdi Brecht’in Cesaret Ana’sı: “İnsan istedi mi, mutlaka bir yolunu bulur.” Kararlıydı o yol er ya da geç bulunacaktı.

“Babamın kararıyla kardeşim Mehmet’in çalıştığı matbaaya girdim. Bir gün karanlık odada çalışıyorum. Telefona çağırdılar. Erdoğan Tuncel’di arayan. Dostlar Tiyatrosu’nun ‘Abdülcanbaz’ oyununda Ahmet Mekin’in yerine Abdülcanbaz rolünü üstlenmem için beni düşündüğünü söyledi. Nutkum tutulmuştu adeta. Vurgun yemiş süngerci gibiydim. Birden karşımda, elinde kürk yakalı paltomla duran kardeşimi fark ettim. ‘Güle güle ağabey’ dedi. O kadar!” (Bunları anlatırken bir damla gözyaşı, göz pınarlarından taşıp, dudağının kenarına doğru süzülüverdi usulca…)

Foto: Esra Kılıçer

Fakat….

“Babamın tavrı çok net ve kesindi. Tek bir şey söyledi: ‘Ya bu ev ya tiyatro. O kadar!’

Annem babamın ayaklarına kapandı, ağlayarak ‘Gitme oğlum’ dedi. Ablam söze karıştı’ Bırak anne, engel olma. Bu çocuk hep bu mesleği istedi‘ dedi. ‘Canın sağ olsun baba’ diyerek evin kapısından çıktım. Babamın sesi kulaklarımda çınlıyordu: ‘Burası Bizans seni anında eritip, yok ederler.”

Yirmi altı yaşındaydı. Son sözünü söylemiş, kararından, tutkusunun peşinde koşmaktan vazgeçmemiş, geri adım atmamıştı. Attila İlhan’ın ifadesiyle, “Bir hançer gibi çıkıp gitmişti,” sonunda. Safran rengi bir gölge düştü duvara… Kirpiklerinin üşüdüğünü fark etti o an.

İyi de, akşamın o vakti nereye gidecek, kime sığınacaktı? Aklına en yakın arkadaşı Nihat Kahveci geldi… Yağmur ıslak saçlarına, yüzüne indikçe, bakışlarına yapışıp kalmış hüzün silinmeye başlamıştı bile.

Foto: Esra Kılıçer

“Nihat ve eşi, bana yuvalarını açtılar. Neyse provalar bitti, perde açtık. Tam bir hafta sonra kız kardeşim telefonla aradı, ‘Annemle babam seni izlemeye gelecekler’ dedi. Onlara altıncı sıradan iki koltuk ayırttım. Oyunda Turhan Selçuk’un çizdiği karikatürlerden oluşan iki metre boyunda panolar vardı. Macit Koper’in ‘Ve ağabeylerin ağabeyi Abdülcanbaz’ takdiminin ardından panoyu itip sahneye çıktım… Birden bire annemin yaşlı gözlerini fark ettim. Oyun bitti. Karmakarışık duygular içindeydim. Babamla karşılaşmak istemiyordum aslında. Biliyordum, yine olumsuz bir şeyler söyleyecek, kalbimi kıracaktı. Teknisyen arkadaşımız geldi, annemlerin fuayede beni beklediklerini söyledi. Anlattığım gibi, karmakarışık bir ruh hali içinde başım öne eğik, ellerini öptüm.Babam, ‘Başını kaldır oğlum. Bu işi çok iyi yapıyorsun, lakin ama memleket yanlış’ dedi. Yıl 1973…”

Şimdi düşünüyorum da, Zweig’in ‘yıldızın parladığı anlar‘ diye tanımladığı dönemler vardır, hani.Gökhan Mete’nin yıldızı bu oyunla daha da parlamıştı.

“Yengemi karşılamak üzere havaalanına gitmiştim. Uçağın iniş saatini beklerken, Ali Taygun ile karşılaştım. Muhsin Ertuğrul’un İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları’na geri döndüğünü, dışarıdan oyuncu alınacağını, ertesi gün derhal dilekçe ile kuruma gelmemi söyledi. Eve döndüğümde, durumu babama anlattım. Bu arada da dilekçeyi yazmaya çalışıyordum. Babam ‘Madem belediye demek ki devlet memuru olacaksın, öyle mi?’ diye sordu. ‘Evet’ demem üzerine, annemden daktiloyu istedi, özgeçmişimi, iş talep dilekçemi yazdı ve bana uzattı…”

Foto: Esra Kılıçer

İskambil falında çıkanların gerçeğe dönüşmesi… Hem memur, hem oyuncuydu artık.

“Babam yıllardır uzak durduğu, kesin kes tövbeli olduğu iskambil falına, benim için bakmak istedi. Kâğıtları karıştırdı, kesmem için uzattı. ‘Yarın oraya gideceksin, seni biraz bekletecekler, derken oranın yöneticisi seni kabul edecek ve mesainin bitmesine yakın işe alımın gerçekleşmiş olacak. Bu arada senin seçeceğin oyundan bir kadın, bir de erkek oyuncu ekarte edilecek’ dedi. Ertesi gün elimde belgeler binadan içeri girdim. Aslan Altın, Erdal Gemicioğlu ile karşılaştık. Tunç Yalman yanıma geldi ayaküstü konuştuk. Derken kapı açıldı Müşfik Kenter ve Muhsin Ertuğrul koridora çıktılar. Müşfik Bey, Muhsin Ertuğrul’un elini öpüp yanından ayrıldı. Muhsin Ertuğrul, önce kim olduğumu, neden Şehir Tiyatrosu’nda çalışmak istediğimi sordu ve beni dinledikten sonra ‘Bu çocuğun gerekli işlemlerini yapın hemen’ dedi. O an saate baktım mesai saatinin bitmesine sadece dakikalar vardı. Telefon çaldı. Aslan Altın, ‘Tamam istemiyorsa gitsin’ diyerek telefonu kapattı. ‘Sen kiminle çalışmak istersin’ diye sordu. ‘Ali Taygun ile’ dedim. ‘Tamam, o kadrodan Süleyman Barçın ayrılmış yerin hazır’ dedi ki, aynı anda yine telefon çaldı. Sel Akçalı’da o kadroda yapamayacağını söyleyerek ayrılmış… Fal bire bir çıkmıştı. Üç yıl yevmiyeli çalıştıktan sonra asıl kadroya geçtim. Hem memur, hem oyuncu olmuştum sonunda…” 

Ve de sanatla hayatın gerçeğini birbiri içinde eriten, sahneden, perdeden yepyeni duyarlıklar estiren çok önemli bir oyuncu oldu Gökhan Mete. Zaten tiyatrosuz bir hayat hiçlikti onun için. Yaşar kıldığı her karaktere bilgisi, birikimi, yeteneği, nüanslı, yüksek kalibreli, üst düzey oyunculuğu, deneyimleri, disipliniyle hayattan damıttığı, demlendirdiği hemen her şeyi kattı. Ufkunu açan Ulvi Uraz, Yakın Tolga, Tuğrul Çetinel, Faik Sönmez, Başar Sabuncu, Ali Taygun‘u hiç unutmadı. Dahası kendi serüveninin kahramanı olmayı bildi.

Foto: Esra Kılıçer

12 Eylül sonrası, Başar Sabuncu’nun yönettiği ‘Bahar Noktası’na çalışıyoruz. Tedirginlik diz boyu.İşten atılacaklar listesi hazırlanmış, deniliyor.Oyunun genel provasını izlemeye iki binbaşı eş ve çocuklarıyla geldiler. Oyun sonrası yüzümüzdeki endişenin nedenini soran binbaşıya, Başar işten çıkarılma dedikodularından söz etti.Binbaşı gülerek ‘Yok öyle bir şey’ dedi. Lâkin biz sahnedeyken bir belediye zabıta memurunun elinde çantayla hızla önümüzden geçmesi kafama takılmıştı. Yanılmamışım, binbaşılar, Tepebaşı Deneme Sahnesi’nin salonundan tam çıkmışlardı ki, Ekrem Dümer içinde 1402 nedeniyle kurumla ilişki kesilme tebligatlarıyla geldi. İlk isim Başar Sabuncu, ikinci isim bendim. Tarih 19 Aralık 1980’di. O gece, sonuna kadar yanınızda olacağız, diyenler, bir anda ortadan kayboldular. Sırra kadem bastılar. Tam sekiz buçuk sene hukuk mücadelesi verdik… Ve kazandık.”

O sekiz buçuk yıl zarfında ne çok şeyler yaşanmıştı.

“Zor zamanlarda, acılarla, çifte su verilmiş hasretlerle sınandık adeta. Emirgan’da oturuyordum. Gün oldu balık tutup sattım. Sinema filmlerinde rol aldım. TİSAN’a üye kaydı yaptığım için Mehmet Akan, Metin Deniz, Uluer Ergüven, Hüseyin Baş ile on dört gün Hasdal’da tutuklu kaldım…”

Foto: Esra Kılıçer

Gencay Gürün’ün sözleri

Göreve iade edilmiştik. Yuvamıza geri dönmüştük.Sevincimiz, heyecanımız payansızdı. Dönemin Genel Sanat Yönetmeni Gencay Gürün bizleri topladı. Tiyatronun ciddi bir iş olduğunu, kendimizi toplamamızı, provalar geç gelmek, hiç gelmemek gibi, dahası oyunları sabote edici tutum ve davranışlar sergilemenin asla hoş görülmeyeceğini belirtti. Bu konuşma çok ağrıma gitmişti. ‘Gencay Hanım’ dedim, ’Biz önce prova, önce kurumdaki görevin dediğimiz halde, dublaja giden kimi isimler tarafından ihbar edildik, siz asıl onlara dikkat edin’ dedim.”

Foto: Esra Kılıçer

“Tiyatroyu çok ciddiye alıyorsun…”

“Palto” oyununun temsili esnasında yapılan bir şakaya gösterdiği tepki karşısında bir aktör arkadaşının “Sen de tiyatroyu çok ciddiye alıyorsun” sözleri Gökhan Mete‘yi çok üzer.

“O dakika kararımı vermiştim. Emekli olacaktım. Nitekim Kenan Işık, bir yıl kadar bir süre tanıdı bana… Fakat birşeylerin değişmediğinin, değişmeyeceğinin farkındaydım. 22 Kasım 1997’de, düşünün, elli iki yaşında, kurumdan emekli oldum, sanattan değil. Hep söylerim, özel tiyatrodan yetiştim. Ödenekli tiyatro oyuncuları işe alınmadan önce, keşke özel tiyatrodaki şartları deneyimlemiş olsalar…”

“En sevdiğim oyunlar mı? ‘Abdülcanbaz’, ‘Ağrı Dağı Efsanesi’, ‘Bağdat Hatun’, ‘Bir Halk Düşmanı’, ‘Kaldırım Serçesi’ ilk aklıma gelenler…”

Foto: Esra Kılıçer

Padam Padam ve Dom Dom Kurşunu

“İzmir Fuarı’na ‘Kaldırım Serçesi’ ile gitmiştik. Aslında Gülriz Hanım’ı açık havada, gazinolardan gelen seslerin karışacağı konusunda uyarmıştım. Her neyse, Gülriz Hanım sahnede tam ‘Padam Padam / Çıkmıyor bu şarkı aklımdan’ı söylerken, yan gazinoda İbrahim Tatlıses en yüksek sesle ‘Kaşların arasına dom dom kurşunu değdi ‘ diyerek programına devam ediyordu.”

“Vasıf Öngören’den rolü eleştirel bakışla ele almayı öğrendim… Gözlem önemlidir bizim meslekte. Tiyatro, nefesim, sesim,  öncem, bugünüm, sonram, yaşam biçimim oldu hep. Sahneye ihanet etmedim.”

“Bazı sezonlar oldu üç ayrı televizyon dizisinde rol aldım.”

Sahnede, sinemada, ekranda duyguyu duygulara, nefesi rüzgara çevirmesini bildi Gökhan Mete. Susuz kalmış sözcüklere, hislere yağmur oldu. Şimdilerde “Bir Halk Düşmanı”nındaki kayınpeder rolüyle izleyicisini fethediyor. Sahnede mükemmelliği simgeliyor.

“Alev Gibi” filminin Ali’si, “Asılacak Kadın”da Melek ve Hüsrev’in karşısında pişmanlık yaşayan adam, “Ağrı Dağı Efsanesi”nin koro başı, Osmanlı tokadı ile meşhur “Abdülcanbaz”ı, “Edith Piaf”ın Henri’si, “Şen Saz”ın kemancısı… Hepsini tek tek yeniden hatırladık. An geldi hayatın derinliğinde gizli kalmış her ne varsa bulup çıkarttık, konuştuk Gökhan Mete ile.

Ayrılırken “Buğulu bir pencere camına ne yazarsınız?” diye sorduk. Sadece Ayşe Kökçü‘nün gözlerine baktı ve “Bir tanem yazarım ” dedi. Bedri Rahmi’nin sesi eklendi sözlerine:

Karışmak sulara, yıldızlara… Sinmek kokusuna mor menekşenin. Yanmak damar damar, nefes nefes. Yaşamak tükene tükene…”

Kentin üzerine gece iniyordu. Su birikintisinin durgun yüzünde, sarı yapraklar yüzüyordu usulca.

PINAR ÇEKİRGE – YAVUZ PAK

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • Koç
  • Boğa
  • İkizler
  • Yengeç
  • Aslan
  • Başak
  • Terazi
  • Akrep
  • Yay
  • Oğlak
  • Kova
  • Balık
KOÇ BURCU YORUMU

Bugün enerjin üst düzeyde ve bu durum etrafındaki insanlara da yansıyacak. Yeni projelere atılmak için mükemmel bir zaman dilimindesin. Fikirlerinle dikkat çekebilir, liderlik özelliklerini ön plana çıkarabilirsin. Ancak aceleyle karar verme; her yönüyle değerlendirdiğin takdirde daha sağlam adımlar atabilirsin.İlişkilerde ise, duygusal derinlikler söz konusu olabilir. Sevdiklerinle olan iletişimini güçlendirecek fırsatlar çıkabilir karşına. Duygusal yönünü açığa çıkarmaktan çekinmeyerek, samimiyetle paylaşımlarda bulunmak, bağları kuvvetlendirebilir. Sağlık konularına dikkat etmen gereken bir dönemdesin; dinlenmeye özen göstermelisin. İçsel huzurun için meditasyon ya da doğa yürüyüşleri faydalı olabilir. Günün sonunda, içsel bir tatmin hissi yaşaman mümkün. Her şey senin için bir öğrenme ve gelişim fırsatı olarak karşına çıkacak.

BOĞA BURCU YORUMU

Bugün, hayatın sunduğu konfor alanını derinlemesine sorgulamak isteyebilirsin. Malum, güven arayışı Boğa'nın doğal bir özelliği. Fakat, alışkanlıklarınla yüzleşmek, seni beklenmedik güzelliklerle tanıştırabilir. Finansal konularda dikkatli olman gerekiyor; harcamalarını gözden geçirmek ve bütçeni yönetiminde titiz olmak, gelecekteki kararlılığın adına önemli bir adım olabilir. İlişkilerde ise, içtenlik ve samimiyet ön plana çıkacak. Sevdiklerinle olan bağların, derin anlamlar kazanırken, yeni ve heyecan verici bağlantılar kurma şansın yok değil. Duygusal anlamda, kendini ifade etmenin yollarını arıyorsun; bunu yaparken içten olman, kalbinin sesini duymanı kolaylaştıracak. Yeni bir hobi veya ilgi alanı edinmek, ruhunun tazelenmesine yardımcı olurken, yaşamına renk katabilir. Kendinle barışmak ve huzuru bulmak adına bir adım atmak için uygun bir zamandasın.

İKİZLER BURCU YORUMU

Bugün iletişim becerilerin ön plana çıkıyor. Düşüncelerini özgürce ifade etmek için harika bir zaman. Yeni insanlarla tanışmak, fikir alışverişinde bulunmak ve sosyal ortamlarda var olmak seni besleyecek. Öğrenme isteğin artabilir; ilgi duyduğun konularla ilgili bilgi edinmek için hevesli olabilirsin. Arkadaşlarınla geçireceğin zaman keyifli sürprizler getirebilir. Ancak, dağınık düşüncelerin ve çok fazla aktiviteye daldığında dikkatini toparlamakta zorlanabilirsin. Kendine bir odak noktası belirleyerek daha verimli olabilirsin. Romantik ilişkilerde, açık iletişim ve anlayış, gelişmekte olan bir bağın temelini oluşturabilir. İkili ilişkilerdeki yanlış anlamaların üstesinden gelmek için düşüncelerini net bir şekilde aktar. Bugün, sanatsal bir projeye yönelmek, yaratıcılığını besleyecek fırsatlar sunabilir. İçsel dünyana dönüp duygularına zaman ayırmayı unutma.

YENGEÇ BURCU YORUMU
ASLAN BURCU YORUMU

Işık saçan enerjin ve karizman çevrendekileri etkilemek için mükemmel bir fırsat sunuyor. Kendine güvenin ile beğenilme arzusunu birleştirerek, sosyal ortamlarda adeta parlayabilirsin. Sanatsal yönlerini keşfetmek için harika bir dönemdesin; yaratıcılığın akışkan bir şekilde gelişirken, başkalarının takdirini kazanabilirsin. Ancak, dikkat etmen gereken bir denge var. İlişkilerinde aşırı gurur veya otorite verme isteği, küçük gerginliklere yol açabilir. Empatiyle yaklaşmayı unutma; sevdiklerinle olan bağlantını güçlendirmek için samimiyet ve anlayışla ilerle. Kendi iç dünyana zaman ayırmayı da ihmal etme; biraz yalnız kalmak, içsel huzurunu bulmana yardımcı olabilir. Bugün, kalplerde unutulmaz izler bırakma potansiyelin var.

BAŞAK BURCU YORUMU

Detaylara olan düşkünlüğün bugün öne çıkıyor. Küçük ama önemli şeyleri fark etme yeteneğin etrafındaki insanları etkileyebilir. Herhangi bir projede düzen ve sistem oluşturma arzun, başarıya giden yolda sana rehberlik edecektir. Sağlık konularına da zaman ayırmalısın; bedenine nazik bir şekilde yaklaşmak yarar sağlayacak. İletişimdeki netliğin, bazı belirsizlikleri ortadan kaldırmana yardımcı olabilir. Duygusal anlamda ise, sevgiye olan açlığın seni yeni bağlantılara itebilir; karşılaşacağın insanlarla derin ve anlamlı sohbetler gerçekleştirebilirsin. Pragmatik yaklaşımın, iş hayatında sağlam adımlar atmanı sağlayacak. Bugün, her şeyin bir denge içerisinde olması gerektiğini hatırlamanda fayda var.

TERAZİ BURCU YORUMU

Denge arayışın, ilişkilerinde ve sosyal yaşamında kendini daha da belirgin hale getirecek. Başkalarıyla olan etkileşimlerin seni yeniden şekillendirecek; empati yeteneğin bu dönemde ön planda olacak. Yalnız kalmaktan korkma, kendi iç dünyana bir yolculuk yaparak, içsel huzurunu bulabilirsin. Estetik ve güzellik arayışında bulunmak, ruh halini olumlu etkileyecek. İş ve kişisel projelerine yönelirken daha yaratıcı fikirler üretebilir, sanatsal faaliyetlere yönelebilirsin. Aniden ortaya çıkan fırsatlar beni cezbedecek, hemen harekete geçmeyi unutma. Sağlığına dikkat etmeyi ihmal etme, beden ve zihin dengesini sağlamak için yürüyüş veya meditasyon gibi ritüeller yapabilirsin. Unutma, sürdürdüğün tüm ilişkilerde samimiyet ve sadakat, senin gerçek gücün olacak.

AKREP BURCU YORUMU

Derin tutkular ve yoğun duygular içinde yüzüyorsun. İçsel değişimlerin seni güçlü bir kapasiteyle donatıyor. Başkalarının düşüncelerine karşı duyarlılığın artmışken, empatik yeteneklerin de bir o kadar güçleniyor. Gizli kalmış gerçeklerin gün yüzüne çıkmasıyla birlikte, ilişkilerinde derin bir anlayış ve bağ kurma fırsatın var. Kendini ifade etme biçiminde cesur adımlar atabilirsin, bu da seni daha da özgüvenli kılacak. Aşk alanında tutku dolu anlar seni bekliyor. Eğer bir ilişkin varsa, partnerinle paylaştığın duygusal derinlik artabilir, yenilikler ve sürprizler gündeme gelebilir. Bekar olanlar içinse, geçmişten gelen birinin yeniden görüşme teklifinde bulunma ihtimali var. Karar almadan önce içsel sesini dinlemekte fayda var.Kariyerinde bazı değişiklikler söz konusu olabilir; yeni projeler ve fırsatlar kapını çalabilir. Ancak, detayları ve zorlukları göz ardı etme, düşüncelerini netleştirerek adım atmalısın. İş birlikleri ve ortak çalışmalar ilerlemeni hızlandırabilir. Sağlık durumuna dikkat etmelisin; bedensel ihtiyaçlarına yönelik yaklaşımını gözden geçirmen faydalı olabilir. Kendine zaman ayırmayı unutmaman, zindeliğini artıracak ve ruhsal dengeyi sağlamana yardımcı olacak. Unutma, değişim rüzgarları seni daha iyi bir yarına taşıyacak.

YAY BURCU YORUMU

Bugün, yeni düşüncelere ve ilham verici deneyimlere açık olacaksın. Tarzın ve fikirlerin ile çevrende dikkat çekebilirsin. Sosyal etkileşimlerin bol, önemli görüşmeler yaparak yeni bağlantılar kurabilirsin. Farklı kültürlere ve bakış açılarına olan merakın seni keşfe çıkarmaya davet ediyor. Yine, cesaretinle risk alabilir, yenilikler deneyimleyebilirsin. İçsel bir huzur ve denge arayışında, meditasyon ya da doğa yürüyüşleri faydalı olabilir. Aşk hayatında ise spontane anlar seni bekliyor, duygularını serbest bırak ve akışa güven. Unutma, yaşamda güzellikler ve sürprizler kaçınılmazdır.

OĞLAK BURCU YORUMU

Bugün kararlılığın ve disiplininin ön planda olacağı bir gün. Hedeflerine ulaşmak için adım atmak adına mükemmel bir zaman dilimindesin. Sorumluluklarını yerine getirme konusunda kendini güçlü hissedeceksin; bu da çevrendekilere güven verecek. İş hayatındaki projelerini gözden geçirip yeni stratejiler geliştirmek isteyebilirsin. Sosyal ilişkilerdeki dengeleri korumak, sabırlı tavrınla mümkün. Duygusal olarak kendini sorgulamak istemen, içsel bir büyüme fırsatı sunabilir. Yüreğinin sesine kulak vererek, kişisel ilişkilerinde sağlam temeller inşa edebilir, derin bağlar oluşturabilirsin. Sağlık konularında dikkatli olmalı, kendine zaman ayırmayı unutmamalısın. Gürültü ve karmaşadan uzak durup, huzurlu anlar yaratabileceğin mekanlar aramak faydalı olacaktır.

KOVA BURCU YORUMU

Bugün, yenilikçi fikirlerin ve alışılmadık yaklaşımların ön planda olacağı bir gün. Zihnindeki düşünceleri ifade etme konusunda kendini özgür hissedeceksin. Sosyal çevrenle yapacağın sohbetler, seni yeni bakış açılarına yönlendirebilir. Belki de beklenmedik bir ilham kaynağı ile karşılaşacaksın. Kalabalıklar içinde kendini rahatça ifade etmek isteyebilirsin; bu, ilişkilerini güçlendirecek ve bağ kurmanı kolaylaştıracak. Anlık gelişmelere açık olmalısın, çünkü sürpriz fırsatlar kapını çalabilir. İçsel özgürlüğün ve bağımsız ruhun, etrafındaki insanlara da ilham verecek. Neşeni ve özgünlüğünü koruyarak, günlük rutininden farklı bir yola sapmak isteyebilirsin. Hayatındaki sıradanlığı kırmak için mükemmel bir zaman dilimi. Özgünlüğünü yaşaman gereken bir dönemdesin, bunu fırsata çevir.

BALIK BURCU YORUMU

başkalarının soğuk gerçekleriyle yüzleşmek zorunda kalabilirsin. Hayalperest doğanın seni bulutların üstüne çıkarırken, ayaklarının yere sağlam basmasına olanak tanımalısın. Biraz içe dönüş yapılması, düşüncelerinle yüzleşmek, huzur arayışında sana yardımcı olacak. İlişkilerde sevgi dolu bir yaklaşım sergilemek, karşındakilere sunacağın destekle aranızdaki bağı güçlendirebilir. Bugün özlem, aşk ve romantizmin tatlı bir kombinasyonu seni çevreleyecek; bu fırsatları değerlendirerek değer verdiğin insanlara sürprizler yapabilirsin. Kendine bir parça zaman ayırarak, gözlemlerini ve hislerini kağıda dökmeyi deneyebilirsin; bu, ruhsal dinginliğini sağlamak için harika bir yol olacaktır.

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM