Kundura Sinema ve Kundura Sahne’nin ortaklaşa düzenlediği Bir Yaz Gecesi Festivali, bu yıl 29 Temmuz – 14 Ağustos tarihleri arasında düzenlenecek. Beykoz Kundura‘da altıncısı gerçekleşecek festivalin film programı, film ve müziğin uyumundan ilhamla hazırlandı. Festival bu yıl, kült film müziklerinin yaratıcısı, dört Oscar ve dokuz Grammy ödüllü Amerikalı besteci ve müzik yapımcısı Henry Mancini’yi odağına alıyor. 1994’te yaşamını yitiren usta müzisyenin bestelediği, yönetmenliğini Blake Edwards’ın üstlendiği dört klasik film, restore edilmiş kopyalarıyla Türkiye’de ilk kez Bir Yaz Gecesi Festivali kapsamında Beykoz Kundura’da seyirciyle buluşacak. “Pembe Panter” serisinin ilk iki filmi “Şüphenin İzinde” seçkisinde ilk hafta gösterilirken “Tiffany’de Kahvaltı” ve “Tatlı Budala” filmleri de “Parti Zamanı” seçkisinde festivalin üçüncü haftasında perdede olacak.
Wolfgang Amadeus Mozart’ın “Saraydan Kız Kaçırma” operası, 30 Temmuz’da saat 21.00’de AKM’de 13. Uluslararası İstanbul Opera Festivali’nin kapanış eseri olacak.
Caner Akın’ın rejisiyle İDOB tarafından sahnelenecek eser, klasik haline sadık kalınarak uzun süre dünya gündemini meşgul eden küresel salgına göndermelerin yapıldığı farklı bir reji ile seyirci karşısında olacak.
Orkestra şefi Zdravko Lazarov yönetiminde İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası’nın sanatçılara eşlik edeceği temsilde ünlü balet Tan Sağtürk eserin koreografisine, Olcay Engin Kaymaz dekor ve kostüm tasarımına, Taner Aydın ise ışık tasarımına imza atıyor. “Saraydan Kız Kaçırma” operasında “Belmonte” rolünde Ufuk Toker, “Osmin” rolünde Umut Tingür, “Konstanze” rolünde Ceren Aydın, “Blondchen” rolünde Işılay Meriç Karataş, “Pedrillo” rolünde Serkan Bodur, İstanbul Devlet Opera Balesi solistleri eşliğinde sahnede olacaklar.
“1984 – Büyük Gözaltı” adlı oyun Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde saat 20.30’da tiyatroseverlerle buluşacak. Rutkay Aziz’in yönettiği oyunda; Rutkay Aziz, Taner Barlas, Ekin Aksu, Özcan Alpar, Levend Yılmaz, Ebru Saçar, Hüseyin Demir, Hüseyin Uçurtma rol alıyor. Bir yeraltı örgütü olan muhalif özellikteki kardeşlik ve bu örgütün lideri Goldstein, toplumun düşmanı olarak görülür. Romanın başkarakteri Winston’ın çeşitli olaylara dahil olmasıyla roman, okuyucuların akıllarında birtakım soru işareti bırakacaktır: Büyük Birader ve Goldstein gerçekten yaşıyorlar mıdır?
Duygusal derinliklerinle yüzleşmek için mükemmel bir zaman. İçsel sezgilerin seni yönlendirecek, gizli hislerini keşfetmende yardımcı olacak. Yaratıcı projelerine odaklanmak için ilham alabileceğin bir ortam yaratmalısın. Sosyal etkileşimlerde daha duyarlı olman, başkalarının hislerine karşı empati kurmana olanak tanıyacak. Geçmişten gelen anıların gün yüzüne çıkabileceği, bu anıları değerlendirip, onları geleceğe taşımak için fırsat sunacak. Kendini ifade etmekte zorlanıyorsan, yazmak iyi bir seçenek olabilir. Ayrıca, sevdiklerinle arandaki bağları güçlendirmek için samimi bir konuşma yapabilir, hislerini açıklığa kavuşturabilirsin. Özellikle, ruhsal ve bedensel sağlığına özen göstermek, dengeyi bulmanda önemli bir rol oynayacak. Karar verme aşamasında dikkatli olmalı, aceleci davranmamalısın. Doğa yürüyüşleri veya meditasyon gibi aktiviteler, zihnini sakinleştirip, yeni açılımlara kapı aralayacaktır. Kendine zaman ayırmayı es geçme; bu, iç huzurunu bulmanda etkili bir yol olacak. Pozitif enerjini paylaşırken, kendi sınırlarını da korumayı unutmamalısın.