İBB Şehir Tiyatroları’nın Yeni Oyunu “Gidion’un Düğümü”

İBB Şehir Tiyatroları’nın Yeni Oyunu “Gidion’un Düğümü”

 5 Şubat’ta Prömiyer Yapıyor

Johnna Adams’ın yazdığı; eğitim sistemi, öğretmenlerin sorumluluğu, ifade özgürlüğü gibi güncel konuları sahneye taşıyan “Gidion’un Düğümü”, İBB Şehir Tiyatroları repertuvarında seyirciyle buluşuyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Johnna Adams’ın kaleme aldığı, Beliz Coşar’ın çevirdiği, Ersin Umulu’nun yönettiği “Gidion’un Düğümü” oyununu seyirciyle buluşturuyor. Oyun, 5 Şubat 2025 Çarşamba günü 20.30’da Müze Gazhane Meydan Sahne’de ilk gösterimini yapıyor.

Corryn Fell oğluna neden uzaklaştırma cezası verildiğini öğrenmek için okula gelir. Öğretmen veli görüşmesi, gerilim dolu bir görüşmeye dönüşür. Oyun eğitim sistemini eleştirirken, sosyal medyanın yarattığı toplumsal baskı ve şiddeti ele alır. Aile, ahlak, sanat, çocukluk ve hayal gücüne dair düşüncelerimizi sorgulamamıza neden olur. Oyun; Amerikan Eleştirmenler Birliği Ödülü ile Çağdaş Amerikan Tiyatrosu Festivali’nde (CATF) Seyirci Ödülünü almıştır.

“Çocukluk masum olmak demek değildir… Masumiyeti hızla kaybetme durumudur”

Oyunun yönetmeni Ersin Umulu, “Gidion’un Düğümü”nü şöyle anlatıyor:

“Oyun; Chicago’nun lüks bir banliyösü olan Lake Forest’deki bir devlet okulunda geçiyor. Bayan Corryn’in oğlu Gidion’un neden beş gün okuldan uzaklaştırıldığını tartışmak için, sınıf öğretmeni Heather Clark’ı ziyaret etmesiyle başlıyor.

Oyun adını, Büyük İskender’in “Gordion’un Düğümü” efsanesinden almaktadır. Yazar antik Yunan mitolojisine atıfta bulunur.  Anne Corryn ortaçağ şiiri üzerine eğitim veren bir profesördür.  Efsaneye göre Gordion’un Düğümünü kimse çözemez bunu duyan Büyük İskender düğümü çözmeye karar verir ama çözemez, çözemeyince öfkelenir, kılıcını çekip düğümü ikiye böler. İskender çözmenin basit bir yolunu bulmuştur. Oyun, izleyiciyi düğümlerin basitçe ikiye bölünemeyeceğini fark etmeye davet ediyor. Sizce “Gidion’un Düğümü” çözülebilecek mi?   

Oyunun labirenti andıran bir olay örgüsü var. Oyunda durumu çözmeye yönelik her girişim, daha güçlü bir düğüm atıyor: Aşk, akran zorbalığı, öfke, korkaklık, sorumluluk, masumiyet, yaratıcılık, sansür, ifade özgürlüğü, pornografi, şiddet… “Gidion’un Düğümü” çoğu zaman rahatsız edici, gerginliğin hâkim olduğu, güçlü bir oyun.  Oyun boyunca çocukların doğası gereği masum olmadıklarını, çok acımasız olabileceklerini ama aynı anda fiziksel ve duygusal şiddete maruz kalabilecekleriyle yüzleşiyoruz.   Oyun sonunda seyirciyi fazlasıyla düşündürecek ve konuşturacak bir oyun olacağını düşünüyorum. Her iki kadının kayıpla başa çıkma biçimleri ve buna eşlik eden suçluluk duyguları da çarpıcı bir tezat oluşturuyor. Gerçeğin net bir tanımının olmadığına dikkat çekiyor.

Gidion, öğretmene göre hasta ve sapkın, anne için ise yaratıcı ve şairdir. Gidion bir sanat dehası mı? Yoksa sosyopat mı? Ya da her ikisi mi? Bu iki bakış açısını izlerken, seyircimize soruyoruz sizce hangisi?”

Dramaturgisini Hatice Yurtduru’nun, müziğini Barış Manisa’nın, dekor ve kostüm tasarımını Ahsen Nur Yaman’ın, ışık tasarımını Fatih Mehmet Haroğlu’nun, efekt tasarımını Yunus Nalcı’nın yaptığı, fotoğraflarını Tuğçe Keçeci, Selvi Özarpak’ın çektiği oyunda Özge Özder, Özgür Kaymak rol alıyor.

Oyun, 5-8 Şubat, 12-15 Şubat 2025 tarihleri arasında Müze Gazhane Meydan Sahne’de.
Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Duygusal derinliklerinle yüzleşmek için mükemmel bir zaman. İçsel sezgilerin seni yönlendirecek, gizli hislerini keşfetmende yardımcı olacak. Yaratıcı projelerine odaklanmak için ilham alabileceğin bir ortam yaratmalısın. Sosyal etkileşimlerde daha duyarlı olman, başkalarının hislerine karşı empati kurmana olanak tanıyacak. Geçmişten gelen anıların gün yüzüne çıkabileceği, bu anıları değerlendirip, onları geleceğe taşımak için fırsat sunacak. Kendini ifade etmekte zorlanıyorsan, yazmak iyi bir seçenek olabilir. Ayrıca, sevdiklerinle arandaki bağları güçlendirmek için samimi bir konuşma yapabilir, hislerini açıklığa kavuşturabilirsin. Özellikle, ruhsal ve bedensel sağlığına özen göstermek, dengeyi bulmanda önemli bir rol oynayacak. Karar verme aşamasında dikkatli olmalı, aceleci davranmamalısın. Doğa yürüyüşleri veya meditasyon gibi aktiviteler, zihnini sakinleştirip, yeni açılımlara kapı aralayacaktır. Kendine zaman ayırmayı es geçme; bu, iç huzurunu bulmanda etkili bir yol olacak. Pozitif enerjini paylaşırken, kendi sınırlarını da korumayı unutmamalısın.

YAZARLAR / Tümü
Güven Bayar: Merhaba, Telefon rehberi duruyor mu?
2024-12-12 01:46:05