Faşizm karşıtı bildiri dağıttığı gerekçesiyle idam edilen Sophie’nin kendisini yargılayanlara “Bir gün bizim bulunduğumuz yerde siz olacaksınız,” dediğini belirten yönetmen, “Biz de yıllardır ‘Yargılanacaksınız’ diyoruz” diye konuştu. Sophie Scholl ve arkadaşlarının ablukada oldukları sırada yazdıkları bildirinin, o sırada Almanya ile savaş içinde olan İngiltere’nin eline geçtiğini ve İngilizlerin de bu bildirinin 1.5 milyon kopyasını yapıp Almanya’nın üzerinden attığını anlatan Elçiboğa, “Yaptığınız şey bir şekilde bir yere ulaşıyor. Yeter ki doğrunun ve hakikatin peşinde olmaya devam edelim” dedi.

“BİRBİRİMİZE SES VERMEKTEN BAŞKA ÇAREMİZ YOK”

Yönetmen ve oyuncu Emrah Elçiboğa faşizme kaşı ses çıkarmanın önemini vurgularken bunun bir bedeli olduğunun da altını çizdi: “Ama bize bir umut ve cesaret veriyorlar. Arkalarında bıraktıkları en büyük şey bu diye düşünüyorum.”

“Birbirimize ses vermekten başka çaremiz yok,” diyen sanatçı, Türkiye’nin içinden geçtiği baskıcı ortamı ve gittikçe yoksullaşan halkı işaret ederek “Durum ortada; toplama kamplarına götürülmemize gerek yok” dedi.

“İNSANIN KENDİNE SADAKAT DUYMASI”

Yönetmen Emrah Elçiboğa, bir ‘kahraman’ hikayesi anlatmak gibi bir amacı olmadığını, Sophie ve diğer direnişçileri bu şekilde sahneye taşımak istemediğini belirtti. Faşizme karşı mücadele veren bu kişilerin eylemlerinin ‘insanlığın gerekliliğinden’ kaynaklandığını söyleyen Elçiboğa, “Oyunun özü de bu; insanın kendine sadakat duyması. Bunu kaybetmemesi. Sophie de bunu yapıyor” dedi.