Eleştiri ve Eleştirmenler

Eleştiri ve Eleştirmenler

“Okumayı ve yazmayı öğrenmenin

insana ne faydası var ki,

düşünmeyi başkalarına bıraktıktan sonra.”[1]

Coğrafyamızda eleştiri ya heptir ya da hiç! “Heptir”, her şeyi yerle yeksan eder. “Hiçtir”, susar görmezden gelir…

Bu tür zaaf(lar)ın aşılması için eleştiri ve eleştirmenler meselesinin yerli yerine oturtulması “olmazsa olmaz”dır.

* * * * *

Eleştiri denince birçoğumuz herhangi bir şeyi veya durumu olumsuzlama, ona karşı çıkma ve yermek anlamını çıkarıyoruz.

Eleştirme söz konusu nesneye bağlı olarak özel bir tavır geliştirmek ve edinilen özel kanıyı nesnel bir yargı biçiminde ortaya koymaktır. Yani eleştiri yalnızca yermek veya yalnızca övmek değildir. Her ikisini de kapsayan bir yargılamadır. Bu yargılama içinde öznel bir tavır barındırsa da nesnelliğe dayanmalıdır.

Eleştirenin verdiği hükmün doğruluğu (veya yanlışlığı) da eleştiriye açıktır. Eleştirideki yargıların doğruluğu ya da yanlışlığı bir süre geçtikten sonra daha iyi anlaşılır. Konuyla ilgili bir yorumun, bir eleştirenin döneme, zaman ve mekâna hâkim olan sosyal, siyasal kültürlerin değişiklikler göstermesi de doğaldır. Ama birçok durum gibi eleştiri de zamana karşı dayanma gösterebildiği ölçüde değer kazanır.

Bir olgu hakkında (hatta herhangi sıradan bir şey hakkında) hüküm vermek, başarılı-başarısız, güzel-çirkin, acemi-ustaca diyebilmek için o olguyla ilgili bir bilgi birikiminin olması gerekir. Bu da yetmez, bir değerlendirme yapabilmek için bilginin kavranması, eğilimlerin oluşturulması, duyarlılık ve düşünce birikiminin disipline edilmesi gerekecektir.

Eleştiri kısır bir döngü içinde, polemiklere çanak tutmak değildir. Sadece tartışma görüntüsü içinde, kışkırtan ve saldıran, düşmanca bir yaklaşım kadar, bağnaz bir hayranlığı da eleştiri dışında tutmak gerekir.

Araştırmak, kafa yormak, olay ve olgulara geniş bir pencereden bakmak eleştirenin olmazsa olmazıdır.[2]

Eleştiriyi seçkinci bir bakışın ürünü/ anlayışı olarak görmek de yanılgıdır. Eleştiri, ders vermez; gösterir, anlamaya çalışır, yorumlar, uyarır. Eleştirmenin işi/ uğraşı o “tek”e/ “yapıt”a dönüktür. Evet, yapıtın kurucusu yazara yönelik göndermeleri kaçınılmazdır. Ama yalnızca yazar’a/ yazan kişiyedir bu. Kuşkusuz eleştiri bir mektup, eleştirmen de mektupçu değildir. Yapıt üzerinden okura/ yığınlara seslenir.

Bu bağlamda eleştirmen kendini “Tanrı” gibi görmez. Aslında “bir bilen” de değildir. Ama eleştiri yazmaya soyunmuşsa eğer; yöneldiği eleştiri alanını bilendir kuşkusuz! Alan bilgisi onu “bir bilen” kılmasa da; yaptığını bilen konumuna taşır elbette. Eleştirmen, eleştirmek için yola çıkmaz. Anlamaktır onun derdi. Onu “eleştirel eleştiri” çizgisine getiren, yapıttır eninde sonunda.

Eleştirmen, buluştuğu yapıtı neden/niçin seçtiğini bilendir. Kendini bunu okumaya verdiğine, zaman ayırdığına göre; ilk derdi “ne anlatıyor”, sonrasında da “nasıl anlatıyor” sorularına yanıt arama yolculuğuna çıkmaktır.

“Buldum”, “bulamadım”, “beğendim”, “beğenmedim” diyen değildir eleştirmen. İnandırıcı olmak için o da nedenlerini/niçinlerini yazıp edendir.

Bazen, “yapıt”ın sessizliğine sığınan “yazar” “küstah” olabiliyor. “Neden öyle dedi/n,” diye çıkışıyor, eleştirmen(ler)e veryansın edebiliyor. Hatta yok sayıyor eleştiriyi. Oysa bilmeli ki; eleştiri onun mevcudiyetini var kılandır. Ve ne övgü, ne de yergidir.[3]

Eleştirinin kenarında duran deneme de düşünsel birikimi toplumsal gelişimiyle yoğurup ortaya koyan değerlendirmeyken; Max Norman’ın ifadesiyle de, “Deneme hakkında iyi bir kitap yoktur, sadece denemeler vardır.”[4]

* * * * *

“Eleştiri” deyince ilk anımsananlardan birisi, Sivas’ta yakılan aydınlarımızdan Asım Bezirci’dir.

Onun için çalışmak üretmekti, bir yaşam biçimi olarak algılıyordu ama öte yandan üretmek hayata karşı “egemen” olmaktı. Egemen olmak ama onu yok etmek, bozmak değil, anlamlandırmak. Çalışma süreci, kendi seçimlerinin yanı sıra, öğrenen, öğreten ve paylaşımcı bir nitelikteydi ki bu da başka bir seçimi gösterir. Şöyle de diyebiliriz: bu anlamlandırma eylemi toplumsal bir öz taşır.

Bilimsel yöntemle eleştiri yapmanın öncülerinden O, “Sanatın konusu insan, eleştirininse eserdir. Sanat insanı yansıtır, eleştiriyse eseri tanıtır. Sanat gerçeği estetik yolla, imgelerle canlandırır, eleştiriyse yalın bir dille, kavramlarla anlatır. Sanat bir yaratmadır, eleştiriyse yaratılanı yargılama. Sanat bir kurmadır, eleştiriyse bir çözümleme vb,”[5] derken neyin ne olması gerektiğini net biçimde ortaya koyar.

Yazma sürecinin bir evresinden sonra dergilerde çıkan yazılarını kitaplaştırır; bunlar tek tek eleştiri, deneme yazılarıdır ama kitap hâline gelirken bir bütünlük gözetilmiştir. 

Yazınsal düşüncesiyle öncü eleştirmenlerdendir.

Kendi görüşünden “taviz” verdiğini, inandığı değerlerden çark ettiğini göremezsiniz! 

Söz konusu çerçevede, “Onun asıl başarısı, Asım Bezirci olmaktır!”[6] diyen Atilla Birkiye sonuna kadar haklıdır.

“Ölümden Çalan Bilge”[7] diye anılan Vedat Günyol’u veya “O derinlikli bir yazar ve düşünürdü,”[8] denilen tiyatro eleştirmeni “Ahmet Cemal’in zemin kaymasına itirazı hep baki kaldı, sadece yazılarıyla direnmedi, bu kaymaya karşı lobilerin, kayırmacılıkların, siyasal dayatmacılıkların dışında kalarak elinden geldiğince alternatif alanlar üretmeye çabaladı,”[9] saptamasındaki yol açıcı tavrını unutmak mümkün mü?

Ya da “Bize Shakespeare’i anlatan”[10] yazar, çevirmen, belgesel sinemacı, denemeci, akademisyen, bir dolu sıfatla anabileceğimiz Sabahattin Eyüboğlu’nun,  “İnsanlık adına konuşmaya başladığınız anda sanata başvurmak zorundasınız,”[11] uyarısını “es” geçebilir miyiz?

* * * * *

Sonra “geleceksin değil mi/ geliyorsun değil mi/ gelmelisin mutlaka/ bırak şimdi gülmeyi de evet de/ haydi bedri evet de!” dizelerini kaleme alan Hasan Hüseyin’in, “Ozandı, eleştirmendi, sanat tarihi ve estetik öğretmeniydi, dilciydi, felsefeciydi, çevirmendi, polemikçiydi vb…Ama onu böyle anlatmaya kalkışmak yanlış olur çünkü o, bunların hepsiydi. Bütün bunların oluşturduğu bir bütündü,”[12] diye tanımladığı Doç. Dr. Bedrettin Cömert faşistler tarafından katledildiğinde 38 yaşındaydı. 

11 Temmuz 1978’de, Ankara Gaziosmanpaşa’daki evinden İtalyan eşi ile arabasına yürüyen Cömert’e yolda pusu kuran 3 kişi tarafından çapraz ateş açıldı. Saldırıda Cömert yaşamını yitirdi, eşi ise ağır yaralandı. 

“Tüm Öğretim Üyeleri Derneği Başkanlığını” üstlenmiş olan Cömert, kısa bir süre önce Hacettepe Üniversitesi’nde çıkan olayları araştıran komisyonun başkanlığı üstlenmişti. Bu nedenle de ölüm tehditleri alıyordu. 30 Mart 1979’da Avrupa Ülkücü Türk Dernekleri Federasyonu’nun eski başkanı Lokman Kondakçı, İçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş’e “Bedrettin Cömert olayında emri, dönemin ÜGD Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun verdiğini, onun üzerinde de Ramiz Ongun’un yer aldığını” söylemişti. 

Cömert Cinayeti’ni araştıran Ankara 5. Sulh Ceza Mahkemesi ardından, cinayetin azmettiricisi sıfatıyla Abdullah Çatlı hakkında tutuklama kararı çıkarmıştı. Polis yaptığı araştırmada, 3 saldırganın Rıfat Yıldırım, Üzeyir Bayraklı ve “Ahmet” kod adlı bir sağ görüşlü kişi olduğu belirlemişti. İlk ikisi, Almanya’ya kaçmışlardı. 

1985’te Almanya’da 1.5 kilo eroinle yakalanıp uyuşturucu kaçakçılığından tutuklandılar. Ama idamla yargılanacakları için Türkiye’ye iade edilmeyip serbest bırakıldılar. Rıfat Yıldırım’ın Frankfurt’ta açtığı gece kulübü Skala, Alaaddin Çakıcı dahil Türk mafyasının buluşma yeri hâline geldi. 2002’de Türkiye’ye iade edildi. Cömert davasında “delil yetersizliği”nden beraat etti. Üzeyir Bayraklı 1992’de öldürüldü.[13]

Poetika ve edebiyat eleştirisi konularında çalışan ve 1971’de Roma Üniversitesi Felsefe Bölümü’nde “Son Elli Yılda Türkiye’de Sanat Eleştirisi” başlıklı tezi ile doktorasını tamamlayan[14] Bedrettin Cömert, 38 yıl süren ömrüne şiir, felsefe, sanat tarihi ve nesnel eleştiri alanında çok değerli görüşler sığdırdı.

Şiirdeki duyarlığını eleştiriye uygulayınca daha verimli olduğunu düşünüyor ve Yaşar Nabi Nayır’a yazdığı bir mektupta “Önceleri her yazdığımın güzelliğine inanıyordum, şimdi ise şiirin her şeyden önce bir bilinç işi olduğu kanısındayım” diyordu. 

Sanatçılığı bilgi ve bilinçten önce bir yetenek, bir ‘işçilik’ olarak görüyor; şiirin, konu ve içerik üzerine konuşmaya en az olanak vermesi nedeni ile bizi sanatın özgüllüğüne daha iyi yaklaştırabileceğini dile getiriyordu. “Her ozan ilkin işçiliğiyle ozandır; üslup yaratabilmesiyle, biçimsel yapılar kurabilmesiyle ozandır. Buradaki ‘işçilik’ sözü hem kuyumculuk hem de kuyumculuğu da içeren yaratıcılık olarak anlaşılmalıdır.” 

Temel bir estetik anlayışa dayanan sanat eleştirisi olmadan sanat tarihi yapılamayacağı görüşünü benimsemişti. 

* * * * *

Ve “Anlamaya, anlatmaya çalışan, yıkıcı olmayan bir eleştiriye doğru gitmeliyiz. Eleştiriyi önyargılarımızı doğrulamak için değil, yargılara varmak için kullanmalıyız; bir kavga aracı olarak görmemeliyiz, kişisel duyguların çok üstünde, bir gerçeklere varma aracı olarak görmeliyiz.” 

“Gerçi bilimsel eleştiriye yönelişi destekledim, övdüm, yücelttim, ama öznel eleştirinin yaratıcılık sürecindeki önemli yerini belirtmekten de hiç geri durmadım,” diyen bir duayendi Memet Fuat…

O, eleştirmen, deneme, inceleme, anı, günce, öykü-roman yazarı, çevirmen, futbol, voleybol antrenörü, spor akademisinde öğretim üyesi, yayıncı, gençliğinde bir ara mimar yardımcısı, inşaatçıydı… 

“Nâzım Hikmet’ten gelen şiir ve insan sevgisiyle, Piraye Hanım’dan gelen katıksız ahlâkçılığı kişiliğinde bütünleştirmişti.”[15]

“Yazdıkları ve yayımladıklarıyla edebiyatımıza, düşünce özgürlüğü ve hoşgörü savunularıyla düşün yaşamımıza kalıcı katkılarda bulunan Memet Fuat”[16] “Ömrünün hiçbir döneminde ödün vermediği dünya görüşünü bir başına yaşarken, ona uygun düşmeyen anlayışlara kapıları ardına dek açıyordu.”[17]

“Özgün, Derin Bir Sanatçı,”[18] “Edebiyat Düşünürü”[19] ya da “Dürüst Bir Toplumcu”[20] veya “Hümanist Eleştirmen”[21] olarak betimlenen “O edebiyatın hemen hemen her türünde hem çağdaşları, hem de kendisinden sonra gelecek kuşaklar için yararlanılacak çok değerli yapıtlar bırakan bir edebiyat insanıydı.”[22]

Özetin özeti: “Eleştiriyi sanat dalı olarak algılayan eleştirmen,”[23] “Eleştiride hiçbir yöntemi üstün görmediğini sık sık yinelemiş, her yöntemin uygulanmasından bir şeyler umduğunu belirterek, ‘çok sesliliği’ savunmuştur. Eleştirinin yol haritasını çizerken izlencesinde şu ilkelere yer veriyordu:

‘1) Yazılarımızda yüksekten konuşmamayı, sanatçılara büyüklük taslamamayı öğrenmeli. 2) Tartışmalarımızı karşımızdakileri alt etmek için değil, birlikte gerçekleri bulup çıkarmak için yapmamız gerektiğini unutmamalı. 3) Yargılarında yanılabilecek birer insan olduğumuzu bilmeli. 4) Dostlukların, düşmanlıkların etkisinden kurtulmayı, yergiden, övgüde kaçınmayı başlıca amaç edinmeliyiz.’

Gözdesi deneme türüydü”[24] ve “toplumsalcı bir aydın olarak elbette dünyada ve kendi ülkesinde toplumsal, siyasal alanlarda yaşananlar üzerine söyleyecekleri vardı:

“Yirminci yüzyıl geride kaldı. İnsanlık mutluluk getirecek bir düzen kuramadı dünyanın hiçbir yerinde.”

“Kapitalizm korkunç bir şey. Bütün dünyayı eline aldı. Her şeyi denetliyor. Barış, savaş, açlık, tokluk, her şey ondan soruluyor. Çöküşü korkunç olacak.”

“Benim sıkıntım, inananların başkalarını baskı altına almak istemelerinden kaynaklanıyor. (…) Gerçekten demokrat olabileceklerine inanmak çok güç. Kadınları ezişleri ise korkunç.”

“İleri düzeyde, ikiyüzlü bir din istismarı Türkiye’yi nerelere götürür kestirmek çok güç. Önü karanlık günler bekliyoruz.”[25] 

* * * * *

Eleştiri önemli, eleştirmenler de değerlidir.

Yine “Neden” mi?

“İnsanın dünya görüşü bir eleştiri süzgecinden geçirilerek, yamalı bohça olmaktan çıkarılmamış ve içinde yaşanılan ânın etkisinde ve birlikten yoksun ise, kişiliği de acayip bir yamalı bohça görüntüsündedir.” (…) Eleştirici işleme girişmenin başlangıcı insanın gerçekte ne olduğunun bilincine ermesi, ‘kendini bil’ ilkesinin benimsenmesidir. Bu ilke, bugüne kadar akıp gelmiş bulunan ve her birimizde tartışmasızca kabul ettiğimiz sayısız izler bırakmış olan bir tarihsel sürecin ürünü olarak düşünülmelidir. İlk adımda yapılması gereken şey, bu kalıntıların bilançosunu düzenlemektir,”[26] der Antonio Gramsci… 

TEMEL DEMİRER

 

N O T L A R: 

[*]  Bu yazı Kaldıraç Dergisi’nin Ağustos 2021 tarihli 241. sayısında yayımlanmıştır. 

[1] Ernst R. Hauschkam.

[2] Hicri İzgören, “Eleştiri Adabı”, Yeni Yaşam, 1 Nisan 2021, s.11.

[3] Feridun Andaç, “Eleştiri Ne Değildir?”, Cumhuriyet Kitap, No:1626, 15 Nisan 2021, s.10.

[4] Burak Abatay, “Edebiyat Ne İşe Yarar?”, Birgün, 3 Eylül 2019, s.15.

[5] Asım Bezirci, Bilimden Yana, Yön Yay., 1989, s.11.

[6] Atilla Birkiye, “Asıl Başarısı ‘Asım Bezirci’ Olmak!”, Cumhuriyet Kitap, No:1585, 2 Temmuz 2020, s.8.

[7] Ali Ekber Ataş, “Ölümden Çalan Bilge: Vedat Günyol”, Cumhuriyet, 9 Temmuz 2021, s.2.

[8] Ceren Çıplak, “Prof. Dr. Afife Batur: Gözyaşları Ahmet Cemal İçin”, Cumhuriyet, 3 Ağustos 2017, s.14.

[9] Ayşe Emel Mesci, “Zemin Kayması ve Ahmet Cemal”, Cumhuriyet, 7 Ağustos 2017, s.16.

[10] Öznur Oğraş Çolak, “Shakespeare’i Bize Anlatan Usta: Sabahattin Eyüboğlu”, Cumhuriyet, 13 Ocak 2021, s.13.

[11] Yeni Ufuklar, Ekim 1965.

[12] Ahmet Özer, “Bedrettin Cömert: 80 Yaşında Gençliğinin Baharında”, Cumhuriyet, 12 Temmuz 2020, s.2.

[13] Cevat Bayrak, “Nesnel Eleştirimizin Öncüsü: Cömert”, Cumhuriyet, 12 Temmuz 2018, s.12.

[14] Özdemir İnce, “Bedrettin Cömert”, Cumhuriyet, 23 Ekim 2020, s.3.

[15] Turgay Fişekçi, “Piraye ile Nâzım’ın Oğluydu”, Cumhuriyet, 19 Aralık 2012, s.16.

[16] Celal Üster, “Edebiyatın Sportmeni”, Cumhuriyet, 19 Aralık 2012, s.16.

[17] Semih Gümüş, “Memet Fuat’ın Bıraktığı İz”, Cumhuriyet, 19 Aralık 2012, s.16.

[18] Ülkü Tamer, “Memet Fuat’ı Anarken”, Cumhuriyet, 17 Aralık 2011, s.17.

[19] Hikmet Altınkaynak, “Edebiyat Düşünürümüz Memet Fuat”, Cumhuriyet, 24 Aralık 2012, s.13.

[20] Turgay Fişekçi, “İlhan Berk’le Memet Fuat”, Cumhuriyet, 30 Mayıs 2012, s.14.

[21] Yücel Kayıran, “Hümanist Bir Eleştirmen”, Radikal Kitap, Yıl:11, No:613, 14 Aralık 2012, s.14.

[22] Cevat Çapan, “Yaşayan Memet Fuat”, Cumhuriyet, 19 Aralık 2012, s.16.

[23] Konur Ertop, “Doğumunun 95’inci Yıl Dönümünde Memet Fuat…”, Cumhuriyet Kitap, No:1618, 18 Şubat 2021, s.6.

[24] Konur Ertop, “Eleştirmenin Dünyası…”, Cumhuriyet Kitap, No:1609, 17 Aralık 2020, s.10-12.

[25] Memet Fuat, Ölünceye Kadar, Adam Yay., 2003.

[26] Antonio Gramsci, Hapishane Defterleri, çev: Adnan Cemgil, Belge Yay., 2011, s.3.

Sosyal Medyada Paylaşın:

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • Koç
  • Boğa
  • İkizler
  • Yengeç
  • Aslan
  • Başak
  • Terazi
  • Akrep
  • Yay
  • Oğlak
  • Kova
  • Balık
KOÇ BURCU YORUMU

Bugün enerji dolu bir başlangıç yapacaksın. İçindeki ateş, seni harekete geçirecek pek çok fırsatı değerlendirmeye itiyor. Özgüvenin yüksek, bu sayede sosyal çevrende dikkatleri üzerine çekebilirsin. Yaratıcılığın ön planda olacak, bu nedenle sanatsal ya da yaratıcı projelere yönelmekte fayda var. İlişkilerde samimiyet ve açık iletişim, sorunları çözmede önemli bir anahtar olacak. Bir adım atmaktan çekinme; cesur kararlar alabilirsen, beklediğinden güzel sonuçlarla karşılaşabilirsin. Ancak sabırsızlık, küçük tartışmalara yol açabilir; bu yüzden biraz daha anlayışlı olmaya çalışmalısın. Kendini ifade etme isteğin yükseliyor, bu da seni liderlik pozisyonlarına itebilir. Unutma, bugün işbirliği yapmak ve başkalarının fikirlerine değer vermek de senin için faydalı olacaktır.

BOĞA BURCU YORUMU

Bugün, kararlılığın ve sabrının ödüllendirileceği bir gün. Etrafındaki insanlar senin sağlam duruşunu ve güvenilirliğini takdir edecek. Bu, ilişkilerini güçlendirmek için harika bir fırsat sunuyor. Finansal konularda da dikkatli olmalı, harcamalarını iyi planlamalısın; gereksiz risklerden uzak dur. İçsel huzurunu bulmak için doğada zaman geçirmeye özen göster. Duygusal olarak, kalbinin sesine kulak vermek, seni doğru yolda yönlendirecek. Yaratıcılığını ön plana çıkartacak projelere girişmek için uygun bir atmosfer var; içindeki sanatsal yetenekleri keşfetmek isteyebilirsin. Sabırlı kal, hayalindeki hedeflere ulaşmak için gereken adımları atmayı unutma.

İKİZLER BURCU YORUMU

Sosyal etkileşimlerde sıcak ve enerjik bir gün seni bekliyor. Çevrendeki insanlarla derin sohbetler yapabilir, fikirlerini ifade etme fırsatı bulabilirsin. Zihinsel olarak çok canlısın. Yeni bilgiler öğrenmek ve paylaşmak için can atıyorsun. Projelerinle ilgili yaratıcı çözümler bulma konusunda ilham alabilirsin. Bu süreçte, eski dostlarla bağlantı kurmak, geçmişteki güzel anıları tazelemek sana iyi gelecek. Sıcak bir sohbet, sıcak bir dostluk yaratabilir. Aşk hayatında ise, spontane davranışların ilişkiyi canlandırabilir; içgüdülerin doğru yolda olduğunu hissettiriyor. Ama dikkat; fazla dağınık bir zihinle hareket etmemeye özen göstermelisin. Odaklanmanı gerektiren bazı konular olabilir. Sürekli değişen ruh hallerini dengelemek için kendine küçük molalar ver. Alacağın kararlar, uzun vadede avantaj sağlayacak şekilde yönlendirebilir.Bütün bu hareketlilik içinde, ruhsal sağlığına da özen göstermeyi unutma. Meditasyon veya kısa doğa yürüyüşleri, sana ferahlatıcı bir etki yaratabilir. Kendine güven, bugün en güçlü yanın olacak.

YENGEÇ BURCU YORUMU

Duygusal derinlikler keşfedilmeye açık. İçsel dünyanda bir hareketlilik söz konusu, bu nedenle içsel hislerine kulak vermek önemli. Aile ve yakın ilişkilerde güçlendirici bir etkileşim olabilir; iletişimini kuvvetlendirerek sevdiklerinle daha yakın bir bağ kurabilirsin. Bugün, geçmişe dair anılar ve nostalji duyguları ön planda. Her zamanki korumacı tavrını bir kenara bırakıp, yeniliklere açık olman gelişmene katkı sağlayacak. İçsel huzurunu bulmak adına yaratıcı aktivitelerde yer almak, zihnini ve ruhunu besleyecek. Senin için önemli olan şeyleri önceliklendirirken, dış dünyadaki değişimlere uyum sağlama yeteneğini de göz ardı etmemelisin. Kendine zaman ayırmak, duygusal dengenin sağlanmasında anahtar rol oynayacak.

ASLAN BURCU YORUMU

Parlak bir enerji etrafını saracak, bu durum kendine olan güvenini artıracak. Bugün, liderlik vasıflarını sergileme ve dikkat çekme fırsatlarıyla dolu. Sosyal ilişkilerde, özellikle iş yaşamında güçlü bağlantılar kurma olasılığı yüksek. İletişim becerilerin, başkalarını etkilemek için önemli bir rol oynayacak. Güne heyecan verici planlar ve yenilikçi fikirlerle başlayabilirsin; bunları desteklemek için sevdiğin insanlardan ilham alabilirsin. Ancak, egonun kabarmasına dikkat etmelisin; alçakgönüllülük, seni daha da yükseltecek. İçsel motivasyonunla hareket etmek, zaman zaman kararsız kılabilir ancak kalbindeki tutku, seni doğru yola yönlendirecek. Yaratıcılığını serbest bırakma zamanı; sanatsal projelere göz atmak veya hobi edinmek için harika bir gün. Kendine zaman ayırmayı unutma; öz bakım yapmak, ruhunu canlandıracak ve denge sağlayacak.

BAŞAK BURCU YORUMU

Detaylara olan ilgin ve analitik düşünme yeteneğin bugün seni daha da ileriye taşıyacak. Hedeflerine ulaşmak için gereken planları yapma arzusu içindesin. İş hayatında ya da projelerinde mükemmeliyetçi yaklaşımın sayesinde, dikkatli ve kararlı bir tavır sergilemek, seni başarıya yaklaştıracak.İletişim konusunda da net olmalısın. Duygularını ifade etme şeklin, başkalarından beklediğin desteği almanı kolaylaştıracak. Yakın çevrendeki ilişkileri güçlendirmek için samimiyetin ve anlayışın ön planda olacak. Ufak detaylara önem vererek, insanlarla olan bağlarını derinleştirebilirsin.Sağlık konusuna da eğilmen, bedenine ve zihnine iyi gelecek. Kendine zaman ayırmayı ihmal etme. Meditasyon veya doğada bir yürüyüş, ruhsal tazelik sağlayarak yeni bir perspektif kazandırabilir. Bugün için pozitif düşünmek ve kendini yeniliklere açmak, kariyerinde ve yaşamında yeni kapılar aralayacak.

TERAZİ BURCU YORUMU

Harmoni arayışı ve estetik duygu ön planda. İlişkilerde dengeyi sağlamak için çaba göstereceksin. Sosyal çevrende yaşanan dinamikler, yeni fırsatlar doğurabilir. İnsanlarla bir arada bulunmak, seni ruhsal olarak besleyecek. Ancak, karar alma süreçlerinde netlik olmadan hareket etmemeye dikkat et. İçsel huzuru bulmak için sanatla uğraşmak, doğada zaman geçirmek ya da meditasyon gibi yöntemler faydalı olabilir. Bugün, geçmişten gelen bir mesaja ya da hatıraya karşı duygusal bir tepki verebilirsin; bunu bir fırsat olarak görüp işe yarar hale getirmeye çalış. Kendine odaklanmak ve isteklerini netleştirmek, geleceğin için önemli adımlar atmanı sağlayacak.

AKREP BURCU YORUMU

Duygusal derinliklerinle yüzleşmek isteyeceğin bir gün. İlişkilerde yeni bir anlayış geliştirmek, kendini ve çevrendekileri daha iyi anlamana yardımcı olacak. Samimi tartışmalar, bağlılıkların güçlenmesine katkı sağlayabilir. Duygusal yoğunlukta, bazı kırılmalar yaşanabilir; bu, daha fazla empati ve sabır gerektirecek. Yaratıcılığının yükseldiği bu dönem, yeni projelere yönelmeni teşvik edebilir. İçsel keşiflere çıkmak, seni daha iyi ve güçlü hissettirecek. Gizemli bir çekim altında, bazı kişisel sırların açığa çıkması olası. Kendini ifade etme biçiminde cesur adımlar atabilirsin. İş ve kariyer alanında, stratejik düşünmen gereken durumlarla karşılaşabilirsin; sezgilerine güvenmeyi unutma.

YAY BURCU YORUMU

Bugün, macera ve keşif arayışın gözle görülür şekilde artış gösterecek. İçinde barındırdığın merak duygusu, seni yeni fikirler ve deneyimlere yönlendirecek. Sosyal çevrendeki insanlarla iletişim kurmak, ilginç sohbetlere ve derin tartışmalara yol açabilir. Bireysel düşüncelerini paylaşmanın yanı sıra, grup dinamiklerine katılmanın keyfini çıkaracaksın. Eğitim veya seyahatle ilgili fırsatlar önüne çıkabilir, bunlar hayatına yeni bir soluk getirebilir. Ancak duygusal olarak kendini savunmasız hissettiğin anlar yaşayabilirsin; bu durum, iç dünyanla yüzleşmeni gerektirecek. Doğru dengeyi bulduğun sürece, içsel huzurun sağlanacak ve özgür ruhun daha da parlayacak. Risk almayı göze almanın, yeni kapılar açabileceğini unutmamalısın. Aşk hayatında ise, romantik sürprizler kapıda olabilir; beklenmedik bir karşılaşma, heyecan verici bir dönüm noktası yaratacak.

OĞLAK BURCU YORUMU

Bugün, içsel motivasyonunuza odaklanmanız gereken bir gün. Uzun vadeli hedeflerinizin peşinden koşarken, bazı küçük ayrıntılara göz atmak önemli olabilir. İş hayatında yeni fırsatlar kapınızı çalabilir, kararlı adımlar atanların bu süre zarfında başarılı olacağına dair işaretler mevcut. Sosyal çevrenizle olan ilişkilerinizde daha açık ve anlayışlı olmaya çalışmak, iletişiminizi güçlendirebilir. Ayrıca, hissel duyumlarınızın artacağı bir dönemdesiniz; içsel sesinize kulak vermekte fayda var. Günün ilerleyen saatlerinde huzur bulmak için sevdiğiniz aktivitelere yönelmek, zihinsel bir arınma sağlayabilir. Kendinize zaman ayırmayı unutmayın; bu, içsel dengeyi sağlamak için önemli bir adım olacak. Hedeflerinize ulaşmak için ihtiyaç duyduğunuz kararlılığı ve disiplini beslemeye devam edin.

KOVA BURCU YORUMU

Sıradışı fikirler, yenilikçi yaklaşımlar ve özgür ruhun bugün ön planda. İletişim kurmak, paylaşımda bulunmak ve sosyal gruplar içinde yer almak için harika bir zaman. Başkalarına ilham verebilir, sıradışı projeler üzerinde çalışarak çevreni etkileyebilirsin. Özgür düşüncelerinle insanları etkilemeye hazır ol. İçsel bir huzur arayışında olabilir; meditasyon veya doğada zaman geçirmek, zihnini dinlendirip yenilenmene yardımcı olabilir. Romantik ilişkilerde, alışılmış kalıpların dışına çıkmaya cesaret et. Duygusal derinliklere dalmak, belki de ilişkilere yeni bir boyut katabilir. Bugün, sosyal etkileşimlerin ve yaratıcılığın sayesinde hayatının birçok yönünde yenilikler katabilirsin. Unutma, değişim her zaman bir fırsattır.

BALIK BURCU YORUMU

İçsel dünyana dalmak ve duygusal derinliklerini keşfetmek için harika bir gün. Yaratıcılığın zirveye ulaşabilir; sanatsal projelerine ya da hobilerine yönelmek için ilham bulabilirsin. İlişkilerde daha anlayışlı ve empatik olman gereken anlar gelişebilir, sevdiğin kişinin duygularını anlamak için daha fazla çaba sarf etmelisin. Fakat bu süreçte kendi sınırlarını korumaya da dikkat et. Kendini fazla yük altında hissettiğin anlarda, bir adım geri çekilmek ve ruhsal denge sağlamak önem kazanabilir. Günün sonunda, içsel huzurunu bulmak için kendine zaman ayırmayı unutma. Bazı hayallerinin peşinden koşmak için ikna edici yollar bulabilir, başkalarına ilham verme gücüne sahip olabilirsin. Unutma, hislerin seni doğru yolda yönlendirecek.

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM