Cemal Reşit Rey tarafından bestelenen ve Ekrem Reşit Rey’in librettosunu yazdığı “Deli Dolu”, operet dünyasının en önemli eserlerinden biri olarak kabul ediliyor.
Cemal Reşit Rey, halkı çoksesliliğe alıştırmak için 1932-1942 yılları arasında librettosunu ağabeyi Ekrem Reşit Rey’in yazdığı pek çok operet ve uvertür besteledi. Tamamı Darülbedayi’de sahnelenen oyunlar büyük ilgi gördü ki bugün yakın tarihimizde birçok kez sahnelendi. 1934 yılında üç perde olarak yazılan “Deli Dolu” opereti için İDOB Başrejisörü Caner Akın, “Eser, İDOB ile ilk kez sahnelenecek.
Cemal Reşit Rey, Fransa’dan döndükten sonra bu eseri yazarken İstanbul’un o kozmopolit halini çok samimi ve rafine biçimde yansıtmış. Aradan 100 yıl geçmesine rağmen aynı durumlar yine mümkün. Eser o zamanın günümüz insanını anlatıyor. aslında hâlâ aynı şekilde devam ediyor; entrikalar, çekişmeler, aşklar, yalanlar o dönemden bugüne kadar belki bundan yüzyıl sonra insanın kendisini görebileceği, herkesin kendisinden bir şeyler bulabileceği bir eser” dedi.
Basının provasını seyredebildiği eserin anafikri ikiyüzlülük. Eğlenceli bir konu ama aynı zamanda gerçek, bizden belki bugünden öğelerde bir araya geliyor. Eserin başkahramanının etrafında dönen riyakârlık, samimiyetsizlik ve sözde kalmış aile bağlarının ortaya konması ile işlenen dramaturjik yapısı ile Rey kardeşlerin en önemli operetlerinden biri. Operet, hem karakterleriyle hem de müzikal yapısıyla eğlenceli bir seyirlik.
Eserde diyalogların fazla olmasıyla oyunculuğun müzikten daha ön planda olduğunu görüyoruz. Şebnem Özsaran’ın sahneye koyduğu eserde, İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası’nı Murat Kodallı yönetiyor. Müzik düzenlemesi Aytuğ Ülgen ve Ulaş Kurugüllü imzalı eserin dekor tasarımı Zeki Sarayoğlu’na, kostüm tasarımı Serdar Başbuğ’a, ışık tasarımı Taner Aydın’a, koreografisi Çiğdem Erkaya Öztürk’e ait. İstanbul Devlet Opera ve Balesi Korosu’nun şefliğini ise Volkan Akkoç üstleniyor.
Eser, 13 -16 – 24 Aralık’ta Kadıköy Süreyya Opera Sahnesi’nde sanatseverlerle buluşacak.
Eserde; İzak rolünde Çağrı Köktekin/ Berk Özbek; Josef rolünde Alp Köksal/ Bahadır Özkoca; Marika rolünde Esra Akcan Abacıoğlu/Şebnem Ağrıdağ Kışlalı; Katina rolünde Sevim Ateş/Esen Demirci/Ayçin Sürücüer; David rolünde F.Kılıç Aslan/Anıl Önder; Prof. Silberstein rolünde Mehmet Tükel Acar/Ufuk Karakoç; Marlene rolünde Ayşenur A.Haksoy/Busegül Yalçın; Pervin rolünde Aslı Ayan/Anna Sirel Etyemez/ Özlem Soydan; Cevad rolünde Bülent Külekçi/Yoel Keşap; Sabiha rolünde İpek Zehra Evre/Nursel Yazman; İrfan rolünde Ali Murat Erengül/Berk Dalkılıç; Firuz rolünde Hazal Ata/Okan Fidan; Muhasebeci rolünde Çağdaş Bektaş/Fatih Çakmak; 1. Kız rolünde Bezmi Hazal Ekşi/Betül Görgülü Memik; 2. Kız rolünde M.Banu Ergün/Gülçin Özmaldar dönüşümlü olarak rol alıyorlar.
Duygusal derinliklerinle yüzleşmek için mükemmel bir zaman. İçsel sezgilerin seni yönlendirecek, gizli hislerini keşfetmende yardımcı olacak. Yaratıcı projelerine odaklanmak için ilham alabileceğin bir ortam yaratmalısın. Sosyal etkileşimlerde daha duyarlı olman, başkalarının hislerine karşı empati kurmana olanak tanıyacak. Geçmişten gelen anıların gün yüzüne çıkabileceği, bu anıları değerlendirip, onları geleceğe taşımak için fırsat sunacak. Kendini ifade etmekte zorlanıyorsan, yazmak iyi bir seçenek olabilir. Ayrıca, sevdiklerinle arandaki bağları güçlendirmek için samimi bir konuşma yapabilir, hislerini açıklığa kavuşturabilirsin. Özellikle, ruhsal ve bedensel sağlığına özen göstermek, dengeyi bulmanda önemli bir rol oynayacak. Karar verme aşamasında dikkatli olmalı, aceleci davranmamalısın. Doğa yürüyüşleri veya meditasyon gibi aktiviteler, zihnini sakinleştirip, yeni açılımlara kapı aralayacaktır. Kendine zaman ayırmayı es geçme; bu, iç huzurunu bulmanda etkili bir yol olacak. Pozitif enerjini paylaşırken, kendi sınırlarını da korumayı unutmamalısın.