Mercan Selçuk, üçüncü kuşak sanatçı. Büyükbabası Münir Nurettin Selçuk, ünlü bestecimiz, sanatçımız. Babası Timur Selçuk, müzisyen, besteci ve şarkıcı. Mercan Selçuk bale sanatçısı. Koreograf. Dans topluluğu ile birlikte, babasının şarkıları, dedesinin besteleri üzerine yaptığı koreografileriyle bir sanat gösterisi sergiliyor, babaya ve dedeye sevgilerini sunuyor. Pandemi öncesiydi, artık yaşamımızda böyle bir kırılma var, izlemiştim “Babamın Şarkıları” adını verdiği gösteriyi. Geçen gün yine izledim, Zorlu PSM’de. İlk izlenimim, genç dansçıların pandemi döneminde hiç de boş oturmadıkları, sanatlarını ve tekniklerini daha da geliştirdikleri. Hepsini çok daha yetkin ve başarılı buldum.
Son izlediğimde Timur Selçuk, hayattaydı. Beyaz smokini yine sahnenin köşesinde duruyordu ama kendisi de en önde oturuyordu. O koltukta gözlerim onu aradı. Sesi ve şarkıları sahnedeydi. Nebil Özgentürk’e “Bir Yudum İnsan” programı için anlattığı anıları da. Babası Münir Nurettin Selçuk, oğlunun müzisyen olmasını hiç istememiş. Beş yaşında piyano dersleri almaya başlayan Timur’un başka bir mesleği olmasında ısrarcıymış. Çünkü kendisi beşlerinden hiç telif hakkı alamadığı gibi kadrosunda olduğu belediyeden de “temizlik işçisi” olarak emekliye ayrılmış! Ülkesinde sanata verilen değeri bildiği için oğlunun başına da bunlar gelmesin istemiş. Oğlunun başına gelenler ise farklı sıkıntılar. Bir anekdotunu paylaşacağım: Yine bir mahkeme kapısı, yargılanmak için bekliyorlar. Kapıda sanıklar ve suçları asılıdır. Timur Selçuk ve arkadaşlarının yanında “koprop” yazıyor. Koprop, koprop, koprop. “Şarkı sözü nakaratı gibi diyor Selçuk, meğer komünizm propagandası demekmiş! Şimdi bizim davaların önünde de hakaret yazıyor, hakaret, hakaret, hakaret!
Mercan Selçuk, “Timur Selçuk şarkıları ile aylardır hemhal olduk 7’den 37’ye. Efsane şarkılar bir modern bale eseri ile 3. nesil sanat yolculuğuna çıktı ve 4. nesil Mercan Selçuk Dans Topluluğu’na akmakta.. Bu süreçte Babamın beni yüreklendirmesi çok önemliydi, tam ben yapamayacağım dediğimde hep destek oldu. Ve canım dansçılarımın desteği. Ne büyük gurur. Nasıl bir mutluluk.” diyor.
12 solistin, 26 kişilik grubun ve 20 çocuk dansçının koreografisi, kıyafeti, müziği ile büyük bir prodüksiyon. Her birinin adını ayrı ayrı anmak isterdim ama imkânsız. Şahaneydiler. Hiç falso yapmadılar. Teknikleri gelişmiş, ifadeleri gerçekti. Kostümleri çok özenliydi, yakışmıştı. Modern dans ve bale figürleriyle karışık koreografiler çok beğenildi, çok alkış aldı. Timur Selçuk’un “Ekonomi Tıkırında” parçasında dansçıların mimikleri de şahaneydi, konunun yıllar geçse bile hâlâ güncel olması da! Babaya, atalara saygı, vefa, sanatla ifade edilmişti, biz de nasiplendik. Ne güzel oldu.
Duygusal derinliklerinle yüzleşmek için mükemmel bir zaman. İçsel sezgilerin seni yönlendirecek, gizli hislerini keşfetmende yardımcı olacak. Yaratıcı projelerine odaklanmak için ilham alabileceğin bir ortam yaratmalısın. Sosyal etkileşimlerde daha duyarlı olman, başkalarının hislerine karşı empati kurmana olanak tanıyacak. Geçmişten gelen anıların gün yüzüne çıkabileceği, bu anıları değerlendirip, onları geleceğe taşımak için fırsat sunacak. Kendini ifade etmekte zorlanıyorsan, yazmak iyi bir seçenek olabilir. Ayrıca, sevdiklerinle arandaki bağları güçlendirmek için samimi bir konuşma yapabilir, hislerini açıklığa kavuşturabilirsin. Özellikle, ruhsal ve bedensel sağlığına özen göstermek, dengeyi bulmanda önemli bir rol oynayacak. Karar verme aşamasında dikkatli olmalı, aceleci davranmamalısın. Doğa yürüyüşleri veya meditasyon gibi aktiviteler, zihnini sakinleştirip, yeni açılımlara kapı aralayacaktır. Kendine zaman ayırmayı es geçme; bu, iç huzurunu bulmanda etkili bir yol olacak. Pozitif enerjini paylaşırken, kendi sınırlarını da korumayı unutmamalısın.